Yenice'den barış çağrısı

Bu yıl 6. kez gerçekleşen Yenice Barış ve Kültür Festivali’nde ‘Köklü bir barış için, eşit yurttaşlık temelinde çözüm’ çağrısı yapıldı. Etkinliklerin ana konusu başta Türkiye olmak üzere tüm dünyada barışın hüküm sürmesiydi.

Mersin’in Tarsus İlçesi’ne bağlı Yenice Belde Belediyesi’nde gerçekleştirilen 6. Barış ve Kültür Festivali, 5 gün süren etkinliklerin ardından Musa Eroğlu ve Ferhat Tunç konserleriyle son buldu. Yenice Belediye Başkanı Ali Kuru, “Çözümsüzlükler artıkça veya yanlış çözüm yolları seçildikçe ülkemizde demokrasinin inşa edilmesi ortadan kalkmakta veya kesintiye uğramaktadır. Her türlü şiddete karşı çıkarak gerek dünyada, gerek ülkemizde barışı inşa etmek için sesimizi yükseltmeliyiz ve bu konuda çaba sarf etmeliyiz” dedi.

Festivalin son günü, sabah erken saatlerde kortej yürüyüşü ve barış sembolü olan güvercinlerin gökyüzüne bırakılmasıyla başladı. CHP Mersin Milletvekilleri Ali Rıza Öztürk, Ali Oksal, Vahap Seçer, İsa Gök, Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, sanatçılar ve çok sayıda vatandaşın katıldığı etkinlikte Churchil Barış Parkı’ndaki Barış Anıtı meşalesi de yakıldı.

‘KENDİ BACAĞIMIZA KURŞUN SIKIYORUZ!’

Etkinlikler içinde yer alan ‘Anadolu’da Aleviliğin ve Azınlıkların Dünden Bugüne Sorunları’ başlıklı panel, konuşmacı ve katılımcıların yaklaşımları açısından öne çıktı. 1 Eylül Barış Günü’nde yapılan panelde, Kürt sorunu, Alevilerin yaşadıkları ayrımcılık ve Ortadoğu’da akan kanın neden durmadığı konularına ağırlık verildi.

Konuşmacılardan Tarihçi Erdoğan Aydın, Kürt sorununun çözülememiş olmasını “Kendi bacağımıza kurşun sıkıyoruz” diyerek tanımladı. 1 Eylül’ü Ortadoğu’da barut kokusu içinde kutladıklarını ifade eden Erdoğan Aydın, Türkiye’deki durumun da çok farklı olmadığını söyledi. Aydın, KKTC, Kerkük, Bulgaristan ya da Şincan Bölgesi’nde yaşanan insanlık trajedilerine seslerini yükseltenlerin Türkiye’deki Kürtlerin ya da Alevilerin yaşadıkları sorunları ise görmezden geldiklerini ifade etti. “Hiçbir şey bir insanın hayatından daha önemli olamaz” diyen aydın, Kürt sorununun çözülmemesi nedeniyle binlerce insanın hayatını kaybettiğini vurguladı. Türkiye’de yaşanan sorunların ancak eşit yurttaşlık temelinde çözülebileceğini kaydeden Erdoğan Aydın, Kürt sorununun yalnızca Kürtlerin değil aynı zamanda Türklerin de sorunu olduğunu ve Alevilerin de bu sürece katkıda bulunmaları gerektiğini söyledi.

‘DEMİR TAVINDA DÖVÜLÜR’

Hacıbektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez ise, Alevilerin ve Kürtlerin yaşadıkları sorunların sürüncemeye bırakıldığına dikkat çekti. Anadolu’nun kavim halklarından olan Kürtlerin ilk defa kabul gördüğünü söyleyen Ercan Geçmez, “Kürtler daha önce kabul görselerdi, yani demir tavında dövülseydi şimdi bu sorunlardan bahsetmiyor olacaktık” dedi. “İnsanların, ilk defa barışı bu kadar çok isteyip elde edemedikleri bir süreç yaşıyoruz” diyen Geçmez, bu nedenle her kesimin bu sürece çözüm anlamında önemli katkılar sunması gerektiğini vurguladı.

EMPATİ YAPMAK GEREKİR

Antropolog Atilla Erden ise Türkiye’deki ‘tekleştirme’ sorununa değindi. Erden, örneklemesinde empati yaparak “Oğlunu hapishanede ziyaret eden 80 yaşındaki kadına, Kürtçe konuştuğu için dayak atılıyor. Şimdi burada silahlı adamlar bizi kuşatıp artık İngilizce konuşacaksınız deselerdi acaba biz ne yapardık” dedi. Türkiye’deki Kürtlerin Türksüz, Türklerin ise Kürtsüz olamayacağını kaydeden Erden, “Araştırmalar bize şunu gösteriyor: 35 milyon insanın ya annesi ya da babası Kürt. Yani bir tarafı Kürt diğer tarafı Türk” dedi.

Festivalin kapanış konserinde sahne alan Özgün Müzik Sanatçısı Ferhat Tunç da, yaşanan süreci değerlendirdi. Eline pimi çekilmiş el bombası verilen askerlerin trajedisini hatırlatan Ferhat tunç, “4 aile daha yas içine girdi. Çözümsüzlükte ısrar sürdükçe kaybettiklerimize yenileri eklenecek” dedi. Tunç, Yenicelilere seslenerek “Barış türkülerini hep birlikte söyleyelim” dedi. Festival, havai fişek gösterileri ve halaylarla son buldu.

Kadir Baziki / Evrensel - 04.09.2009