Yayınevi Katliamcılarından "Alevi-Sünni" Fişlemesi

Valilikten Zirve Yayınevi baskını raporu

Malatya Valiliği İl İnsan Hakları Kurulu, Zirve Yayınevi baskınıyla ilgili bir rapor hazırladı. Raporda, Emniyet Müdürü’nün “Yüzde yüz derin bağlantı yok diyemeyiz” ifadelerine yer veriliyor.

MALATYA - Zirve Yayınevi’nde 3 kişinin öldürülmesiyle ilgili Malatya Valiliği İl İnsan Hakları Kurulu, bir rapor hazırladı ve raporu Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı’na gönderdi.

Raporda Malatya İl Emniyet Müdürü Ali Osman Kahya’nın dikkat çekici ifadelerinde, “Bütün soruşturmamızı derin bağlantı olma ihtimali üzerine bina ettik. Yüzde yüz derin bağlantı yok diyemeyiz. Hastanedeki bütün gayretimiz Emre Günaydın’ın can güvenliğini sağlamaya dönüktü. Endişemiz şu idi: Derin bir bağlantı var ise öldürülebilir diyorduk” sözleri yer aldı.

Raporda, Zirve Yayınevi’nin istihbarat örgütü gibi çalıştığı belirtiliyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki köylerin koordinatlarıyla kaydedildiği, buralarda yaşayanların güvenilir ve güvenilmez olarak fişlendiği, yerleşim yerlerini Alevi-Sünni diye kayıt altına alındığı belirtiliyor.

Cinayetlerle ilgili basında çıkan iddialara da yer veriliyor.

Raporda, Ergenekon örgütünün yönlendirmesi sonucunda Zirve Yayınevi cinayetlerinin işlendiği, Rahip Santoro ile Hrant Dink cinayetlerinin de aynı örgütün yönlendirmesi ile işlendiği iddiası yer aldı.

Baskının bir numaralı sanığı Emre Günaydın’la ilgili araştırmaya da dikkat çekiliyor.

Emre Günaydın’ı kan tuttuğu, kurban kesilirken bile arkasını döndüğü ileri sürülüyor.

Günaydın’ın ve diğer zanlıların dini hassasiyetlerinin bulunmadığı, kişilik bozukluklarının olduğu, zanlıların propaganda veya psikolojik telkinle yönlendirilebileceği kaydediliyor.

Raporun sonuç kısmında, zanlıların psikolojik olarak değerlendirilmesi talep ediliyor.

NTV-MSNBC VE AJANSLAR - 29 Ocak 2009 Perşembe