Üzmez üzer mi?

Üzmez üzer mi?

Üzmez üzer mi?İsmail Cem Özkan  Üzmez olayı üzmeye devam ediyor diye düşünenler vardır sanırım. Aslında Üzmez...

A+A-

Üzmez üzer mi?Üzmez üzer mi?

İsmail Cem Özkan
 
Üzmez olayı üzmeye devam ediyor diye düşünenler vardır sanırım. Aslında Üzmez olayı yeni ve birden çıkmış bir durum değildir, fakat olaylara bakış açısı açısından turnusol işlevi görmektedir. Çağdaş dünyanın normlarını kendisine bakış açısı kabul edenler ve orta çağ düşüncesini kendilerine temel olarak kabul edenler arasındadır. Duruş noktası olaylara bakışı ve haklılık kavramını ortaya çıkarır.
 
Üzmez olayında onu haklı görenler ile onu sübyancı olarak görenlerin duruş noktalarına bir bakın, bu uçurumun ne kadar büyük olduğunun farkına varmanız için yeterlidir. Haklı görenlerin bakış noktası İslam ve geleneklerinin bakış açısıdır. Yaşadığımız ülkenin yasalarını ve gelişimini insanlığa kazandırdığı yeni bakış açısını ret eden, onların dışında kendi dünyalarından bakışının bir temsilidir.

Vakit gazetesi, yazarı olduğu için ve duruş noktası ile bu konuda savunma durumundadır. Diğerleri ise sessiz kalarak takkiye halindeler, eleştiri yoksa kabul vardır! (Yeni Şafak gazetesi eleştiri durumu bunlardan ayrılmaktadır.)
 
2 Kasım 2008 tarihli Vakit gazetesindeki açıklamadan bazı şeyleri öğrenebilirsiniz, çünkü onlar duruşlarını açık açık yazmaktan çekinmiyorlar. "Biz Müslümanız. Bizim ölçümüz Kur'an ve Hz. Peygamber'in ölçüleridir." Bu söylemden çıkarılacak sonuç ortadadır.
 
Üzmez olayı sıradan taciz olayı değildir, çünkü sürekliliği olan ve yaşam biçimi olarak kabul edilen durumun bugünlerde göze batmasıdır. Küçük yaşta evlilikler, küçük kız çocukların taciz ve tecavüz edilmesi, kimsesiz çocukların başından geçen olaylar geçmişin sayfalarında canlı canlı durmaktadır. Son birkaç yıl içinde bu tip davalar yazılarımın konusu olmuştu. Suç toplu yapıldığında suç olmaktan çıkıyor sonucunu çıkarmıştım, çünkü davalar sonunda toplu yapıldığı için ceza almdan ya da en düşük ceza alarak kurtulanlar ya da yaşları tutmadığı için beraat edenler dava dosyalarında durmaktadır.
 
Başörtüsü altında saç örtü takmayı bir sembol olarak seçenler, bu gelişmeler karşısındaki duruşları sessiz olmuştur. Saç örtüsünü sıkı sıkıya saçlarını sararken, çağdaş dünyanın benimsediği ve evrensel kurallara karşıda duruşlarını ortaya sererken, bunun bir özgürlük olarak sunmuşlardır. O özgür beyinler bu durumun karşısında nerede durdukları ortada değil midir? Başörtüsü altında saç örtüsü takanların özgürlük mücadelesi diğer özgürlük mücadelesinin önünü aldığında ve onlara destek verenlerin duruşları nedir diye sormak gereklidir. Evet, küçük kıza taciz ve tecavüz özgürlüğünü savunanlar olacak mıdır? Yaşlı adamların küçük yaşta ve reşit olmamış kızlar ile evliliği onaylayanlar var mıdır?
 
Üzmez ve onun gibi düşünenlere göre regl olmuş kız ile ilişkiye geçilebilinir ve evlenilebilinir, bundan doğal bir şey yoktur. Bunun doğru olduğunu düşünüyor musunuz? Duruş noktanız çağdaşlık mı, yoksa geçmişin alışkanlıkları mıdır?

İsmail Cem Özkan
www.cemoezkan.de
Alevihaber.com - 7 Kasım 2008

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.