Taş atıp kolunuzu yormazsınız.

Tek kelime okuma, araştırma ihtiyacı duymanıza gerek yoktur; oradadır işte, elinizin altında... Hoooop tek lokma, kolay lokma, hazır lokma... Hüp diye yutarsınız.

Ulan bize beşikten mezara kadar bi terane anlatıyorlar ama, acaba doğru mudur; iki okuyayım, bir bakayım deme zahmetine katlanmazsınız.

Bir şekilde içine doğarsınız.

- "Ne mutlu Türk'üm diyene!"

- "Bir Türk dünyaya bedel!"

Sizi üfleyerek ısıran baağğzı şey'ler, bu hamasi söylemleri, bu çarpık algıyı hayatınız boyunca sanki dört bir yanınızdan ruhunuza fısıldar.... Hiç sorgulamazsınız.

Resmî tarih tüm varoluşunuzun bu şekilde hapsedildiği yaldızlı tabutun çivilerini çakar... Asla karşı koymazsınız.

Üzerinize bi de Atatürk heykeli kondurdular mıydı işlem tamaaam.

Paket olma halleri...

İadesi taahhütsüz.

Sizi artık nereye sürerlerse oraya.

Allah allah allah! Vatan millet Sakarya.

Selvi boylum al bayrağım ver bayrağın.

Haşmetlimize artık herkes öteki, herkes tu kaka.

Sadece Türk vardır hayatta, dünyaya kazık kaka!

Dünya Türk ola!

Çay söyliym mi kanka?

Rabia Mine