Sosyalizmin gülü soldu

İşçi Partisi kurucularından, eski milletvekili ve ‘Mülkiye’nin eski öğretim üyesi Prof. Sadun Aren tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Aren, Türkiye sosyalist hareketinin önemli ismi, ÖDP’nin de onursal genel başkanıydı

Mülkiyeliler Birliği’nin “2007 Mülkiye Büyük Ödülü”nü rahatsızlığı nedeniyle Aren’in yerine eşi Munise Aren almıştı.

Sosyalizmin Türkiye’deki öncülerinden, iktisatçı Prof. Dr. Sadun Aren (86), dün hayata gözlerini yumdu.

Rahatsızlığı nedeniyle uzun süredir tedavi gören ve Bayındır Hastanesi’nde kontrol altına alınan Aren, dün 11.30’da vefat etti. Türkiye İşçi Partisi (TİP) kurucularından, eski milletvekili, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi eski öğretim üyesi, 86 yaşındaki Aren’in cenazesi yarın toprağa verilecek.  Aren için 1965’de TİP milletvekili olarak görev yaptığı TBMM’de ve Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde tören düzenlenecek. Kocatepe Camii’nde kılınacak cenaze namazının ardından Aren, Cebeci Asri Mezarlığı’nda toprağa verilecek.

Son ödülü Mülkiye’den

Erzurum’da doğan Aren, 1944’te Siyasal Bilgiler Okulu’nu bitirdi ve 1950’de doçent olmasının ardından İngiltere’ye gitti. 1956’da Türkiye’ye dönen ve hakkında açılan davada yargılanarak beraat eden Aren, 1957’de profesör cüppesini giydi.

DPT’de danışmanlığa getirilen ve iki yıl boyunca bu görevde kalan Aren’i Türkiye’nin tanıması TİP’in kurucuları arasında yer almasıyla oldu.

1965 seçimlerinde İstanbul milletvekili olarak parlamentoya giren, 12 Mart döneminde TİP yöneticileri davasında 12 yıl hapse mahkum olan Aren, afla serbest bırakıldıktan sonra DİSK’te de görev aldı.  Çeşitli gazete ve dergilerde yazmayı sürdüren Aren, 12 Eylül döneminde tutuklandı, 1984’te tahliye oldu.

Sosyalist Birlik Partisi’nin genel başkanlığını yapan, ülkenin idari ve iktisadi yapısı üzerine araştırmalar yapan Aren, ÖDP’nin de onursal genel başkanıydı. Mülkiyeliler Birliği Vakfı’nın 2007 Büyük Mülkiye Ödülü’ne layık görülen Aren, rahatsızlığı nedeniyle törene katılamamıştı.

Nabi Yağcı: Gençlik yıllarımın idolüydü

Eski Türkiye Komünist Partisi (TKP) Genel Sekreteri Nabi Yağcı, “Ölüm haberiyle şok oldum. Çok üzüldüm. Türk sol siyasi hayatında çok önemli yeri olmuştur” dedi. Aren’in bilim özgürlüğü açısından önemli bir mücadele verdiğini de söyleyen Yağcı, şöyle dedi:

“Gençlik yıllarımdan beri Aren’i tanıyordum. Yumuşak üslubuyla TİP’te kendine özgü bir çizgi koymuştu. Derin konulara girebilen, hoca gibi karmaşık sorunları anlatabilen özellikleriyle tanınan birisiydi.

Solu, sorunlar üzerinde düşünmeye çağıran bir özelliği vardı. Benim gençlik yıllarımın idollerindendi.

Daha sonra da Sosyalist Birlik Partisi kuruluş süreci içerisinde birlikteliğimiz oldu. O süreç içerisinde de yakınlaştık, görüş farklılıklarımız da oldu ama önemli olan buna rağmen ortak kaygılarımızın olmasıydı.”

Uras: En büyük arzusu sol kitle yapılanmasıydı

ÖDP’nin 1996 yılındaki genel kurulunda genel başkanlığına getirildiğinde, bayrağı Aren’den devralan ÖDP Genel Başkanı ve İstanbul milletvekili Ufuk Uras, birkaç gün önce Aren’e “geçmiş olsun” ziyaretinde bulunduğunu anlattı. Uras, “Bizim seçim başarımızın önemi üzerinde durdu ve ‘solun ortak yürüyüşünün sağlanabileceğini düşündüğünü’ söyledi. En büyük arzusu, sol kitle yapılanmasını görmekti, bunu da vasiyeti  olarak kabul ediyoruz” diye konuştu. Uras şöyle devam etti:

“Tüm amacı solun birliğini gerçekleştirmek ve sosyalizm bayrağını gerçek bir kurtuluş seçeneği olarak sunmaktı. Türk sosyalist hareketinin en önemli isimlerinden biri oldu. Kaybımız çok büyüktür. Solda bir dizi figür sürekli  ayrılıkçı ve hizipbaşı olurken, o her zaman   birliği temsil etti. Mizahi bir tarzı vardı. Bilge duruşu aslında solun bütün renklerinin birlikteliğinin teminatıydı. İyi niyet, bilgi ve hoşgörüsü nedeniyle herkesin güven duyduğu bir isimdi.”

Türkiye Sosyal Tarih Araştırma Vakfı Başkanı, eski TİP Genel Sekreteri Nihat Sargın ise, “Çok eski bir arkadaşımı, yoldaşımı kaybettim.   Hiç bir şey söyleyecek durumda değilim, beni affedin” dedi.

‘Çetin Altan’la birlikte dayak yedik’

Gazeteci yazar Çetin Altan da 1965-69 yılları arasında Aren’le birlikte TİP milletvekilliği yaptı. Haberi aldığında üzüntüsünü gizleyemeyen Altan, Aren’le meclis koridorlarında birlikte dayak yemişti. Aren, “Puslu camın arkasındaki devrimci”nin sayfalarında bu anısını şöyle anlatıyordu:

“Bir gün Meclis’te Çetin Altan ‘Nazım, Türkiye’nin en büyük şairidir’ deyince büyük kıyamet koptu. (...) Gece geç vakit Adalet Partililer bizim tarafa doğru hücuma geçtiler. Bir ara Çetin’in yerde tekmelendiğini gördüm. Birisi de benim gözüme bir yumruk attı.

Ama yumruktan çok, orta parmağını  mahmuz gibi ileri çıkartarak gözüme vurdu. O kadar çok acıdı ki öylece kaldım. O olayda en çok Çetin Altan zarar gördü zannedilir ama asıl ben zarar gördüm. Ama zarar verdiklerini  anlamasınlar diye söylemedim.”

ŞÜKRAN PAKKAN İstanbul
MİLLİYET - 9 Mart 2008