Yaşar Seyman
12 Eylül'ü anlatan filme vuruldum... Olacak şey mi? Oldu vallah...
Sonra ilk kez dinlediğim Dilber Ay'a takıldım, kaldım...
Ve bir İstanbul akşamında onu tanıdım.
O filmin senaristi, oyuncusu ve de yönetmeni,
Sırrı Süreyya Önder
78liler Türkiye Girişimi gecesinde iki yönetmene ödül verildi.
'Eve Dönüş' filminin yönetmeni Ömer Uğur,
'Beynelmilel' filminin yönetmeni Sırrı Süreyya Önder,
O günlerde izlediğim filmin yönetmenine ödül vermek güzeldi.
"Kendi kuşağımdan ödül almak çok anlamlı" diyordu.
O akşam bir parça duydum 12 Eylül'le buluşma öyküsünü.
Bir başka İstanbul akşamında da yaşam öyküsünü belleğime işledim.
O nakış ödül aldıkça dallandı...
Bakmayın iki adının 'S' harfi ile başladığına; onun, yaşam gizi 'A' harfinde saklı...
Adıyaman'dan Ankara'ya gelen genç Altındağ'a yerleşiyor.
Adıyaman, Ankara, Altındağ, Atıfbey...
Bir de bizim Çinçin Bağları'na Atıfbey tepesinden bakmaz mı?
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinde okumaya başlıyor.
12 Eylül'ü burada karşılıyor, yedi yıl ülkenin hapishanelerinde yatıyor.
O, hapishanede yatma eylemini okuma eylemine dönüştürüyor...
2006 yılında gösterime giren Beynelmilel'in sinema yolculuğu başlıyor...
Adana'da Altın Koza Film Festivali,
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu,
En iyi Görüntü Yönetmeni,
En İyi Senaryo ödülünü alıyor.
12 Eylül acılarını komedi ile anlatan film ödül almayı sürdürüyor.
Altın Koza'dan Avrupa'ya...
Komedi türü olsa da acılar ödül alıyor.
Acılarımız ödül alıyor...
Şimdilerde bir başka acıyı film yapıyor.
Maraş Katliamı...
Yıl 1978 Maraş Katliamı'nı protesto eylemine katılıyor.
O eylem onu, hapishaneyle tanıştırıyor.
78 kuşağı olarak Maraş Katliamı'nı protesto eylemlerine katılırdık.
Yine bir soğuk gündü...
Ankara, Altındağ'da Maraş Katliamı'nı protesto eylemindeyiz.
Polis korsan mitingi püskürtünce, annem şaşkınlıkla, sordu:
"Kızım biz ne yaptıkda polis copla insanların canını yaktı."
"Anne slogan attık ya... Poliste ona kızdı."
"Vıyyy! Kızım vereydin bir iki tane de ben ataydım."
Sloganı bilmeyen annemin sorusu hâlâ bizleri güldürür ve düşündürür.
Sevgili Önder, Beynelmilel filminde 12 Eylül öyküsünü hoş bir ironi ile anlattı.
"Sevgili yerine çıplak mavzere/ Sarıldık ey halkım unutma bizi" kuşağının yeni bir dünya düşünü genç kuşaklarla paylaştı.
Maraş Katliamı filmini merak ediyorum.
Almanya'da yaşayan Ozan Emekçi ve binlerce insan da merak ediyor.
O katliamda çocuk olanlar şimdi anne, baba oldular...
Ellerinde bağlamalar diyar, diyar gezdiler.
Yaban ellerde kitap oldular.
Söyleşilerde bu acıyı nasıl aştıklarını anlattılar.
Yine de kalemleri barış yazdı...
Beynelmilel'i izleyen biri olarak, yönetmenin üslubuna güveniyorum.
Yine naif, yine ironi, yine umut türküleri söylenecek...
O gün bir anımsatma, bir bellek tazeleme yaşanacak.
Bizi tarihimizle yüzleştirecek...
Çünkü gün olup devran dönmüyor. Katliamlar sürüyor...
Acı olan, Maraş Katliamı'nı unutan aydınlarımız bile var...
Çünkü acılar da paylaştırılıyor...
Benim acım, senin acın yerine, acılarımız diyemiyoruz.
Oysa birbirimizin acılarını paylaşsak, konuşsak daha iyi olmaz mı?
Acılarımızı birlikte aşmalı...
Birlikte çoğalmalıyız...
Yaşar Seyman
<!--
var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';
var path = 'hr' + 'ef' + '=';
var addy98741 = 'yasarseyman' + '@';
addy98741 = addy98741 + 'birgun' + '.' + 'net';
var addy_text98741 = 'yasarseyman' + '@' + 'birgun' + '.' + 'net';
( '' );
98741 );
( '' );
//-->n
<!--
( '' );
//-->
<!--
( '' );
//-->
09.10.2007 - Birgün Gazetesi