Avrupa’da ‘S’lerle esiyoruz…
Spor ve sanat…
14 Haziran 2008 akşamı Strasbourg’da ‘AŞK OLA’ etkinliğini Strasbourg Belediye Başkanı ile yan yana izledim.
Fransa Alevi Federasyonu - FUAF 10. yılını sanatsal etkinlikle Fransa’nın en büyük salonu Zenith’te binlerle kutladı…
NİCE YILLARA FUAF…
Avrupa’daki Aleviler önce Almanya’da üç etkinlikle on binleri bu yılda Fransa’da binleri bir araya getirmeyi başardı…
Önce ‘Bin Yılın Türküsü’ ile tarihlerini, kültürlerini sundular. ‘Kadının Türküsü’ ile dünya kadınının ortak dilini, sevdasını mücadelesini anıp yeni yol haritasını açıkladılar. ‘Ağıttan Umuda’ etkinliğinde analar artık ağıt yakmasın iletisini binlerle dillendirdiler. ‘Aşk Ola’ projesi Anadolu Hümanizması ile Avrupa Rönesanssının özü olan çağdaşlık, kültürlerin yüzünün birbirine dönüklüğü, birbirini besleyip çoğaltmasını iki kadın sesleriyle belleklere nakışladı…
Fransızca Francesca Sollevile ile Türkçe Mehpare Çelik ‘AŞK Ola’ projesini; el ele omuz omuza inanılmaz bir kadın dayanışması ile sundular.
Gösteriye Avrupa’dan katılan binleri barış iletisi ile ayağa kaldırıp hep bir ağızdan “Gelin canlar bir olalım” türküsünü söylettiler…
Dört projenin de sanat yönetmeni Necati Şahin
O sanat adına mutfaktaki göçmen kadını binlerin karşısında semaha katıp ayağını yerden kesen, toplumsal uğraşa iten eylem adamı…
O ortak aklı buluşturan, sanatsal projelerle geleceğe ışık tutan bir sanat ustası…
O ortak ekipten bir başka güzel insan…
Tüm sesleri yöneten şef Zafer Gündoğdu
Koregrafi ve dansların görkemli dili Mesut Gülşen
Projelerin ardındaki büyük güç Alevi örgütleri
Ve binlerce isimsiz kahraman…
Binlerle yapılan bu projelerin ilki ‘ Bin Yılın Türküsü’ İstanbul’da gösterildi.
‘Kadının Türküsü’, ‘Ağıttan Umuda’ ve ‘Aşk Ola’ projeleri ise; anayurt seyircisi ile buluşmayı bekliyor…
Binlerle yapılan bu etkinlikler Avrupa’da Anadolu’nun çağdaş yüzünü yansıtırken; Türk medyasında bu etkinlikler adına yaprak kımıldamıyor, tuşlardaki kalem parmaklar devinmiyor, ekranlar ışıldamıyor… Ne diyelim; projenin adıyla AŞK OLA!
Oysa spor coşkusu ile yer gök inliyor…
Elbette spor coşkusuyla sanat yarışabilir mi?
Öyle olsa dünya bu kadar acı içinde kıvranır mı?
Spor coşkusu tüm coşkuları gölgede bırakır, susturur, ezer.
Sporla coşarız, taşarız, tarih yazarız.
Oysa sanatın coşkusu düşündürür.
Dinginleştirir.
Söz ve öz uyumu bellek tazeler…
Yaşam anlam kazanır…
Tarih yeniden güncellenir…
Sanat kalıcı izler bırakır...
Bir anda dolu başağın eğikliği yansır...
1 Temmuz 2008’de başlayacak Fransa’nın AB Dönem Başkanlığı için Aleviler, Türkiye adına Fransa’da “AŞK OLA” projesi ile güzel bir başlangıç yaptılar…
Bu şölende beklenenin ötesinde görsel iletiler verildi…
Konuşma yerine yaşamımda ilk kez şiir okudum.
Madımak’ta yananların isimleri tek tek okunarak yaşatılsa da mumları bir bir söndü.
O yangında çıkan büyük usta Arif Sağ, yananların isimleri okunurken; saz yerine kaval çaldı…
Beklenenler adına ezber bozuldu…
2 Temmuz 2008 yaklaşıyor…
Gelin hep birlikte beklenenin ötesinde beklenmeyen bir barış eylemi ile Madımak sorununu çözün ve Aleviler için güzel bir başlangıç yapın…
BİRGÜN - 22 Haziran 2008