Türbana destek veren rektörlerin atanmasıyla, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararının ortadan kaldırılacağı, üniversitelerde gerginliğin artacağı vurgulandı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği türban düzenlemesini destekleyen öğretim üyelerinden 36’sının YÖK tarafından yeni kurulan 23 üniversite için rektör adayı olarak gösterilmesi tartışma yarattı. Yüksek mahkemenin türban düzenlemesini iptal etmesine karşın üniversitelerde türbanı savunan AKP’ye yakın öğretim üyelerinin rektör olarak atanmasıyla türban yasağının yasal düzenlemeye ihtiyaç duyulmadan ortadan kalkacağına işaret edildi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün geçen haftalarda AKP’ye yakın isimleri rektör olarak ataması hâlâ tartışılırken YÖK’ün yeni kurulan 23 üniversite için seçtiği toplam 69 rektör adayından 36’sının türbana özgürlük bildirisine destek veren isimlerden oluşması tepki çekti. YÖK Genel Kurulu tarafından belirlenen rektör adaylarından türban bildirisine imza atan öğretim üyeleri, Karamanoğlu Mehmetbey, Muş Alparslan ve Iğdır üniversitelerindeki adayların tamamını oluşturdu. Sekiz üniversitede iki aday, 11 üniversitede de bir rektör adayı türbanı destekleyen öğretim üyeleri arasından seçildi. Listede türbanı destekleyen rektör adaylarından 14’ü birinci sıradan aday gösterildi. YÖK’ün hazırladığı listede yalnızca Kilis 7 Aralık Üniversitesi’ndeki rektör adaylarının tamamı türban bildirisine imza atmayan öğretim üyelerinden oluştu. Diğer 22 üniversitenin rektör adayları arasında türbanı savunan öğretim üyeleri yer aldı.
Tüm Öğretim Elemanları Derneği (TÜMÖD) Genel Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Işıklı, YÖK listesindeki sonucun böyle olmasına şaşırmamak gerektiğini söyledi. YÖK’ün kompozisyonunu belirleyen Gül’ün rektör adaylarını da belirlediğine işaret eden Işıklı, şunları söyledi: “Bu liste Sayın Gül’ün listesidir. Sayın Gül’ün de bugüne kadarki tutumuna bakıldığında, bir AKP partizanı olarak hareket ettiği bilinen bir gerçektir. Burada türbandan yana olmanın manası AKP’den yana olmak demektir. Dolayısıyla AKP her konuda olduğu gibi bu konuda da ‘Ya benden yana olacaksın ya da ben sana yer vermeyeceğim’ anlayışını sürdürmüştür”
‘Üniversiteler kendi kendilerini yönetmeli’
Üniversitelerarası Kurul’un (ÜAK) ve genel olarak üniversitelerin AKP yanlısı kadrolarla doldurulmasının yükseköğretimdeki kaosu arttıracağına dikkat çeken Işıklı, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararına ve türban yasağına karşın rektörlük makamları ve ÜAK’nin türban yanlısı görüşlere sahip kişilerle doldurulduğunu vurguladı. Rektörlüklerin türbanı özgürlük gibi gören kişilere verildiğini anlatan Işıklı, “Bu durum öğrencileri de, üniversite hocalarını da derin bir kararsızlığa ve huzursuzluğa mahkûm edecektir” dedi. Işıklı, üniversite özerkliğinin temel koşulunun üniversitelerin kendi kendilerine yönetmeleri olduğunu dile getirdi.
Eğitim-İş Genel Başkanı Yüksel Adıbelli, yeni kurulan 23 üniversite için belirlenen rektör adaylarının AKP’ye yakın olan, türbana destek veren isimlerden seçildiğini kaydetti. Adıbelli, “Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararına karşın türbana destek veren isimlerin rektör olmasıyla türban yasağı yumuşatılacak” diye konuştu.
Cumhuriyet - 15 Ağustos 2008