15 yıl önce bombalı suikastle öldürülen Uğur Mumcu yurdun pek çok yerinde düzenlenen törenlerle anıldı. Mumcu’nun eşi ve TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu ile kızı Özge Mumcu’nun da katıldığı Ankara’daki törene ilgi büyük oldu.
İSTANBUL - Usta gazetecinin sevenleri ve okurları, Uğur Mumcu’nun saldırıya hedef olduğu evinin önünde bir araya geldi. Kırmızı-beyaz karanfillerin bırakıldığı ve mumların yakıldığı törene Beşiktaş kulübü taraftarı bir grup da “Çarşı, Faili Meçhullere Karşı” yazılı büyük bir pankartla katıldı.
Uğur Mumcu için ilk tören, saat 11.00’de Batıkent Uğur Mumcu Parkı’nda düzenlendi. Batıkent Uğur Mumcu büstüne kırmızı beyaz karanfillerden oluşan çelenk konuldu, yapılan konuşmaların ardından Mumcu’nun anıtına mumlar bırakıldı. Mumcu’nun “Ben yobazların, hırsızların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıyım” ve “Vurulduk ey halkım, unutma bizi” gibi sözlerinin yazılı olduğu dövizler taşıyan gruptakiler, Amerika aleyhine sloganlar attı.
Saat 13.00’te ise usta gazetecinin hayatını kaybettiği yerde, evinin önünde sevenleri ve okurları buluştu. Uğur Mumcu’nun Sokağı’nda bir araya gelen sevenleri, ellerinde Uğur Mumcu fotoğrafları ve karanfillerle “Uğurlar ölmedi, ölmez”, “Uğurlar olsun”, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” şeklinde sloganlar attılar.
Çeşitli tarihlerde uğradıkları suikastlarda hayatını kaybeden aydınlar Ahmet Taner Kışlalı, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy ve Turan Dursun ile Şehit Kubilay’ın fotoğraflarını taşıyanlar, “Uğur Mumcu, Turan Dursun, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy, Ahmet Taner Kışlalı yaşıyor” sloganlarıyla tepkilerini dile getirdiler.
Bazı milletvekilleri ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin de yer aldığı anma törenine, Beşiktaş kulübü taraftarı bir grup da “Çarşı, Faili Meçhullere Karşı” yazılı büyük bir pankartla katıldı.
KALEMİ GİBİ DİMDİK YAŞADI
Törende bir konuşma yapan Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı’ndan İlker Gülüm, Türkiye’nin aydınlarını suikastlara kurban verdiğini söyledi. “15 yıl önce bir karlı kış gününde hain bir suikasta kurban giden Uğur Mumcu’nun Türkiye üzerinde oynanan oyunları kaleme aldığını” anlatan Gülüm, “Bu güzel insanların katilleri bulunamadı. Uğur Mumcu ne kalemini ne de düşüncelerini pazarlık konusu yapmadı. Kalemi gibi dimdik yaşadı” dedi.
Mumcu’nun sadece yazılarıyla değil yaşamıyla da örnek bir insan olduğunu ifade eden İlker Gülüm, “Onsuz geçen 15 yılda onun ne kadar haklı olduğunu gördük. Türkiye’yi Ortaçağ karanlığına sürüklemek isteyenlerin gerçek yüzünü o bizlere göstermişti” diye konuştu.
MUM GİBİ PARLAKTI
Uğur Mumcu’nun bombalı suikast sonucu hayatını kaybetmesinin ardından 15 yıl önce oluşturulan defterde yer alan yazıların vakıf tarafından bir kitapta toplanacağını da anlatan Gülüm, bu yazılardan örnekler sundu.
Kitapta yer alacak, bir ilköğretim okulu 4. sınıf öğrencisinin yazısı ve şiiri törendekileri duygulandırdı. Öğrencinin Gülüm tarafından okunan yazısında, Uğur Mumcu’dan “Mumcu, korkusuz bir yazardı. Mum gibi parlaktı, Mum gibi aydınlatırdı etrafını. O da Atatürk gibi yaşıyor, kalbimizde...” diye söz etti.
Daha sonra, Uğur Mumcu ve suikastlar sonucu hayatını kaybeden tüm aydınların anısına saygı duruşu yapıldı. Saygı duruşu öncesinde Uğur Mumcu’nun eşi ve TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu ile kızı Özge Mumcu, Uğur Mumcu Anıtı’na çiçek ve mum bıraktı.
Anma töreninde, Samuel Beckett’tan uyarlanan “Felaket” adlı oyun da sunuldu. Sokak Tiyatrosu tarafından sahnelenen oyunda, İrem Evcan, Aynur Hürriyet Şeşen, Seçil Binboğa, Ezgi Gündüz ile Sercan Peşan rol aldı.
KALBİMİZDESİN
Törenin ardından, sevenleri Mumcu’nun yıllarını verdiği Cumhuriyet gazetesi ve fotoğraflarıyla süslenen anıtın önüne mumlar diktiler.
Vatandaşlar, Uğur Mumcu’nun cenaze töreninden ve çeşitli yıllarda düzenlenen anma etkinliklerinden çekilen fotoğrafların bulunduğu anıta değişik notlar ve şiirler yazdıkları kağıtları da iliştirdi. Sevenleri, “Kalbimizdesin”, “Uğurlar ölmeyecek” gibi sözlerle duygularını aktardılar.
Um:ag tarafından hazırlanan ve Gazeteci-yazar Mumcu’nun cenazesinden fotoğrafların yer aldığı fotoğraf sergisi de izlenime sunuldu.
Törene katılanlar, daha sonra “Ankara’nın Taşına Bak” türküsü eşliğinde Uğur Mumcu’nun kabrine gitmek üzere yola çıktılar.
KABRİ BAŞINDA TÖREN
Uğur Mumcu’nun Cebeci Asri Mezarlığı’ndaki kabri başında düzenlenen anma törenine eşi Güldal Mumcu, CHP Genel Sekreteri Önder Sav, CHP merkez ve ilçe teşkilatı üyeleri, bazı sivil toplum örgütü temsilcileriyle vatandaşlar katıldı.
Güldal Mumcu ve Önder Sav ile törene katılanlar, Mumcu’nun mezarına kırmızı karanfiller bıraktılar.
CUMHURİYET GAZETESİ’NDE ANMA
Gazeteci-yazar Uğur Mumcu, ölümünün 15. yılında, Şişli’deki Cumhuriyet gazetesi binasının bahçesinde düzenlenen etkinlikle anıldı.
Atatürkçü Düşünce Derneği ve Türkiye Gençlik Birliği üyeleri ile Cumhuriyet gazetesi okurlarından oluşan bir grup, çalınan müziğe eşlik edip sloganlar atarak bahçede toplandı.
Grup adına yapılan basın açıklamasında, “Uğur Mumcu, Muammer Aksoy ve Ahmet Taner Kışlalı gibi aydınların, düşünmeleri ve sorgulamaları nedeniyle öldürüldükleri” ifade edildi. “Atatürk gençliği görev başında” ve “Işığını hiç söndürmeyeceğiz” yazılı dövizler taşıyan gruptakiler, basın açıklamasının ardından dağıldı.
Bu arada, Uğur Mumcu’nun fotoğrafı ve karanfiller konulan masada anı defteri açıldı.
KADIKÖY’DE ANMA
Gazeteci-yazar Uğur Mumcu, ölümünün 15. yılında Kadıköy’de düzenlenen etkinlikle anıldı.
CHP Kadıköy İlçe Örgütü üyeleri ile bazı siyasi parti, sivil toplum kuruluşu ve sendika üyelerinin de aralarında bulunduğu grup, Kadıköy İskele Meydanı’nda toplandı.
Atatürk ve Mumcu’nun posterlerini taşıyarak, çeşitli sloganlar atan gruptakiler, meşale ve karanfillerle Altıyol’a kadar yürüdü. Burada, Mumcu’nun anısına saygı duruşunda bulunan ve İstiklal Marşı’nı okuyan grup adına, CHP Kadıköy Gençlik Kolları üyesi Sevnur Yıldırım basın açıklaması okudu.
Yıldırım, “Mumcu’nun öldürülmesinin üzerinden 15 yıl geçmesine rağmen hala katillerinin yakalanamadığını, Mumcu’nun uğruna savaş verdiği ilkelerin bugün arsızca yok edildiğini” ifade etti.
Uğur Mumcu’nun, “Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır” sözünü hatırlatan Yıldırım, “İşte o parçalar biziz. En azından onun kadar korkusuz, onun kadar mücadelesine bağlı... Varsın bize de sıksın katiller kurşunları. Gerçekler, sevdamız, davamız kadar değerli değil canımız. Düşmekle bitmeyiz biz. Birimiz düşsek, hepimiz inadına Uğur Mumcu’yuz” dedi. Gruptakiler, açıklamanın ardından dağıldı.
BAYKAL: ANISINA SAHİP ÇIKACAĞIZ
CHP lideri Baykal, Türkiye’nin bu olayın arkasında nelerin olduğunu ortaya koyamadığını belirterek “Daha sonra ortaya çıkan olayların hala aydınlatılamamış olması da bunların üzerine ekleniyor. Türkiye, bu karanlık ilişkilerin gölgesinden bir an önce kurtulmalıdır” dedi.
Baykal, CHP Genel Sekreteri Önder Sav’la birlikte, gazeteci-yazar Uğur Mumcu’nun ailesini ziyaret etti. Baykal, Mumcu’nun evinden ayrılırken “Türkiye’nin Uğur Mumcu gibi insanlara çok büyük ihtiyacı var. Geride bıraktığımız 15 yıl, Uğur Mumcu’nun öneminin daha da artmasına, daha çok sevilmesine, değerinin daha iyi anlaşılmasına yardımcı oldu. Anısına sahip çıkmaya devam edeceğiz. Onun bir araştırmacı gazeteci, düşünür olarak üstünde durduğu konuların yaptığı çalışmaların, günümüz için ne kadar aydınlatıcı olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. O dönemde fark edilmeyen bağlantıları, ilişkileri, çeşitli örgütlenmelerin hedeflerini, Türkiye’nin nereye doğru sürüklenmekte olduğunu, çok başarılı bir şekilde ortaya koymuş olduğunu görüyoruz.” dedi.
TÜRKİYE MUMCU’YU UNUTMADI
Bombalı saldırıda hayatını kaybeden Uğur Mumcu, ölümünün 15. yılında yurdun çeşitli yerlerinde de anıldı.
İzmir’in Karşıyaka ilçesinde, gazeteci yazar Uğur Mumcu anısına yaptırılan park ve büst açıldı. Bostanlı 1814/1 sokaktaki parkın açılışı töreni, Mumcu’nun öldürüldüğü saat olan saat 10.46’da saygı duruşunda bulunulmasıyla başladı.
Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, Uğur Mumcu’yu anmak ve anlamaya çalışmak için bir araya gelindiğini belirterek, Mumcu’nun yeri doldurulamaz bir vatansever olduğunu söyledi. Mumcu’nun “ben tek başıma ne yapabilirim kolaycılığına kaçmadığını” belirten Durak, “Uğur Mumcu’nun bedenini paramparça eden bu acımasız zalimler, parçalanan vücutla birlikte fikirlerin yok olamayacağını bir türlü öğrenemediler” dedi.
Parkta, Mumcu’nun büstünün yanı sıra süs havuzu, çocuk oyun alanları, içinde Mumcu’nun tüm kitaplarının bulunduğu ve Mumcu belgeselinin izletileceği kafeterya, spor aletleri ve tenis kortu yer alıyor.
MERSİN’DE SESSİZ YÜRÜYÜŞ...
Mersin’de, çeşitli sivil toplum örgütlerinden oluşan bir grup sessiz yürüyüş düzenledi. Aralarında Mumcu’nun ağabeyi Ceyhan Mumcu’nun da bulunduğu grup, Atatürk Caddesi güzergahından Atatürk Parkı’ndaki Uğur Mumcu Anıtı önüne geldi.
Mersin Gazeteciler Cemiyeti (MGC) Başkanı Ahmet Ünal, Uğur Mumcu’nun yolsuzluk ve yoksulluktan arınmış, tam bağımsız Türkiye için halkı aydınlatmaya çalışan vatansever bir gazeteci olduğunu söyledi.
Mumcu’nun üzerine gittiği siyaset-tarikat-ticaret üçgeninin kurbanı olduğunu savunan Ünal, “Türkiye’nin bugün her zamankinden daha fazla Uğur Mumcu’ya ve Uğur Mumcu’lara ihtiyacı var. Mumcu yürekli, düşündüğünün arkasından giden, asla yılmayan bir savaşçı, bir aydın, bir gazeteci kelimesinin içine doldurulan özgür bir kalemdi” dedi.
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Mersin Şube Başkanı Mehmet Doğan da Uğur Mumcu’yu her anışlarında içlerinin titrediğini ve yüreklerinin burkulduğunu söyledi.
Gruptakiler, Mumcu’nun anıtı önüne karanfil bırakarak, mum yaktı.
KELLE KOLTUKTA YAŞADI
ADD Çanakkale Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Önder Ergül, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Çanakkale Şubesince Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen töreninde, Uğur Mumcu’nun, kanayan yaralara hiç çekinmeden parmak bastığını, “kelle koltukta” yaşadığını ifade etti.
Atatürk’ün hayatını kaybetmesinden sonra, birçok vatanseverin katledildiğini belirten Ergül, şöyle dedi:
“Hangisinin katili bulundu? Bulunacağı da yok. Dini de imanı da para ve paraya dayalı şeyler olan uluslararası sermaye, bunların işbirlikçileri 1940’lı yıllarda başlattıkları sinsi planlarını çeşitli oyuncu değişiklikleri yaparak o kadar güzel oynadıklar ki bu günlere kadar geldik.”
AYVALIK’TAKİ YAZLIĞININ ÖNÜNDE DE ANILDI
Uğur Mumcu, Balıkesir’in Ayvalık ilçesindeki yazlığının önünde düzenlenen törenle anıldı. Mumcu ailesinin tatillerini geçirdiği Ali Çetinkaya Mahallesi Armutçuk mevkisindeki Tapu Kadastro Sitesi’nde bulunan yazlığın önünde toplanan sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve vatandaşlar, Mumcu’nun katillerinin bulunmasını istediler.
Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ve Atatürkçü Düşünce Derneğinin (ADD) de aralarında bulunduğu sivil toplum örgütlerine adına konuşma yapan ÇYDD Ayvalık Şube Başkanı Nuray Özer, “Demokrasinin savunucusu, kalpaksız Kuvay-i Milliyeci” olarak nitelendirdiği Uğur Mumcu’nun hayatını anlattı.
Gazeteci-yazar Ahmet Yorulmaz da “15 yıl sonra onu, yazlarını geçirdiği evi önünde anmak bizim için bir vefa borcu haline geldi” dedi. Anma törenine katılanlar, Mumcu ailesinin yazlığının balkonunun korkuluklarına kırmızı karanfillerini bıraktı.
SEÇKİN BİR AYDIN
Muğla’da, bazı sivil toplum kuruluşlarının üyeleri belediye binası önünde bir araya geldi. Çeşitli saldırılarda yaşamını yitiren gazetecilerin fotoğraflarını taşıyan grup, kent merkezindeki Atatürk Anıtı’na yürüdü.
Atatürk Anıtı’na, üzerinde “yaşatacağız” yazılı çelenk bırakan grup, saygı duruşunda bulundu ve İstiklal Marşı’nı okudu.
Muğla Barosu Başkanı Ayla Kara, yaptığı konuşmada, Mumcu’nun, Türkiye’nin ulusal bağımsızlığını savunan seçkin bir aydın olduğunu söyledi. Uğur Mumcu’nun, gerçek yüzleri ortaya çıkaran laikliğin, hukukun üstünlüğünün, özgürlüğün ve demokrasinin yılmaz savunucu olduğunu kaydeden Kara, “Uğur Mumcu cinayetinin aydınlatılmaması diğer aydınlarımıza yönelik cinayetleri getirdi” dedi. Gruptakiler, Atatürk Anıtı’na karanfil koydu.
Muğla’nın Marmaris ilçesinde de CHP Marmaris İlçe Teşkilatı tarafından Atatürk Anıtı önünde tören düzenlendi. Törene, Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar, Turunç Belediye Başkanı Ali Fuat Fidan, belediye çalışanları ve CHP üyelerinin bulunduğu yaklaşık 100 kişi katıldı.
Bodrum’da da Belediye Meydanı’nda tören düzenlendi. Muğla Barosu Bodrum Temsilcisi Avukat Kezban Çelen, Uğur Mumcu’nun bilimin, hukukun, demokrasinin insanı doğruya güzele götüren aydınlanmanın yılmaz savunucusu olduğunu söyledi.
NTV - 24 Ocak 2008 Perşembe