"Türkiye'nin ÖDP'ye İhtiyacı Var"
ÖDP’nin Parti Genel Merkezi’nde dün toplanan Olağanüstü Kongresi’nde, konferanstan çıkan sonuç deklare edildi. Parti Meclisi ve Merkez Disiplin Kurulu"nda da çoğunluğu parti içerisindeki Devrimci Dayanışma grubu kazandı. Yeni Genel Başkan Hayri Kozanoğlu, ilk hedefinin partide birlik ve beraberliği sağlamak olduğunu ifade etti, “Üç ay sonra yapacağımız olağan konferans ve kongreye daha güçlü bir şekilde gideceğimizden eminim” dedi. Partililerin büyük sevgi gösterileri altında konuşan Kozanoğlu, Türkiye’nin ÖDP anlayışındaki bir partiye bugün her zamankinden daha fazla ihtiyacı olduğunu vurguladı, konferans ve kongredeki tablonun ÖDP’nin potansiyelini bir kez daha herkese gösterdiğini söyledi. Olağanüstü konferans ve kongrenin ÖDP’nin çoğulcu katılımını gözler önüne açıkça serdiğini belirten Kozanoğlu, şunları kaydetti: “Sosyalist, devrimci hareketler Türkiye’deki gelişmeleri dikkate alarak Amerikancı ve ulusalcı politikalara karşı üçüncü bir yol açmak durumundadır. ÖDP, bunu gerçekleştirebilecek bir partidir. Önümüzdeki süreci son derece verimli geçirerek, farklı fikirlere tahammülü olan platformlar oluşturmalıyız. Yerel seçimde özgürlükten, demokrasiden, sosyalizmden yana olan adaylar çıkarmalıyız. Meclis’teki temsilcimiz Uras’la dayanışma ve işbirliği içinde çalışmalar geliştirmeliyiz."
HAYRİ KOZANOĞLU KİMDİR?
ÖDP"nin yeni Genel Başkanı Hayri Kozanoğlu 1956 yılında Adana’da doğdu. ODTÜ Endüstri Mühendisliği Bölümü’nü bitirdikten sonra Marmara Üniversitesi İşletme Bölümü’ne araştırma görevlisi olarak girdi. Yüksek lisans ve doktorasını ‘işletme finansmanı’ konusunda yaptı. Bir ara Eximbank’ta görev aldı. 1992’de Marmara Üniversitesi İngilizce İktisat Bölümü’ne girdi. Halen aynı bölümde iktisat politikası profesörü olan Kozanoğlu, evli ve iki çocuk babası.
Kozanoğlu, 1988-1992 arasında üniversiteden ayrılıp bürokraside çalıştığı yıllarda ‘Öğretim Elemanları Sendikası’na girdi. 2000 yılında sendikanın genel başkanı oldu. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı Eğitim-Sen’e katıldı. Kozanoğlu, 1996 yılında kurulan ÖDP’nin kuruluş süreçlerinde yer aldı. ÖDP’nin kurullarında yer alan Kozanoğlu, 2003-2007 yılları arasında genel başkanlığı görevini üstlendi. Kozanoğlu’nun “Yuppiler, Prensler, Bizim Kuşak”, “Küreselleşme Heyulası” ve “Hem Eşitlik Hem Özgürlük” adlarında üç kitabı bulunuyor.
BİRGÜN"E DEĞERLENDİRDİLER
Ufuk Uras ÖDP İstanbul Milletvekili:
“Olağanüstü konferansta bir araya gelen delegelerle birlikte demokratik bir yarış yaşandı. Kongremiz de konferansın sonuçlarına uydu. Daha önce söylediğim gibi, Genel Başkan ya da herhangi bir üye olarak ÖDP için, ÖDP ile birlikte çalışmaya devam edeceğim. Ben partimizin Meclis’teki temsilcisi olarak solu temsil etmeye devam edeceğim.”
Alper Taş ÖDP Genel Başkan Yardımcısı:
“Artık önümüzdeki dönemde yapmamız gereken olağan kongre sürecine iyi hazırlanmak ve yerel seçim çalışmalarını hızlandırmaktır. Parti içi politik tartışmaları nasıl aşacağımızı olağan kongrede belirleyebiliriz.”
Önder İşleyen ÖDP Genel Başkan Yardımcısı:
“Konferans sonucuyla bütün ÖDP’yi yaşadığı krizden çıkaracak bir irade gösterilmiş oldu. Yeni yönetim, olağan kongre sürecine kadar demokratik, katılımcı, çoğulcu ilkelerimizle ezilenlerin mücadelesini yükseltme çalışmalarımızın nasıl işleyeceğini belirleyecektir. Farklı fikirlerin tabandan tartışılacağı bu süreç en verimli biçimiyle değerlendirilecektir.”
İsmail Hakkı Tombul KESK eski Genel Başkanı:
“Seçim sonuçları ÖDP delegelerinin demokratik iradesinin göstergesidir. ÖDP, geçmişten bugüne taşıdığı değerlere sahip çıktı. ÖDP bundan sonraki süreçte bütünlüğü içinde farklı görüşleri zenginlik olarak görecek, devrimci hamlelerde bulunacaktır.”
Kemal Ulusaler EMO eski Genel Başkanı:
“Beklediğimiz sonucu elde etmiş olduk. ‘Parti dağılır, ayrışmalar olur’ gibi söylentilerin, ‘konferansta kavga çıkar’ gibi yorumların doğru olmadığını herkes görmüş oldu.
El birliğiyle seçim çalışmalarına yönelecek olan ÖDP, ileriye doğru bir adım daha atacaktır.”
Mehmet Soğancı TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı:
“Tüm krizler demokratik çözümlerle aşılabilir. Yaşadığımız süreçte de böyle oldu. Sorunun çözümü sandıktan çıktı. ÖDP yoluna devam edecek.”
Emin Koramaz MMOdası Yönetim Kurulu Başkanı:
“Olağan kongreye üç ay gibi bir süre kala olağanüstü kongreye gitmek anlamlı değildi. Ancak sonucu çok olumlu buluyorum. Hayri Kozanoğlu bu süreci en iyi şekilde değerlendirecek bir isimdir.”
Abdullah Kahraman TAKSAV Başkanı:
“Parti içinde yaşandığı söylenen ‘kriz’in aslında Türkiye solunun tartışmalarından bağımsız olmadığı görülmelidir. Yaşanan kriz solun krizidir, ÖDP’nin değil. Önümüzdeki süreçte ÖDP’liler sağlıklı bir tartışma zemininde hem parti hem de ülke ve dünya sorunlarını tartışacaktır. Yaşadığımız dönemde solun daha sağlıklı tespitler yapabilmesi ve Türk siyasetine ağırlık koyabilmesi önemlidir. ÖDP bunun öncülüğünü yapacaktır.”
Oğuzhan Müftüoğlu Yazar:
“Kongre sonucu, partinin kuruluş ilkelerinden sapmaya ‘dur’ diyen bir sonuçtur. Partimiz başkan merkezli geleneksel parti modellerinden farklı, örgüt merkezli taban çalışmasını esas alan bir parti olma iddiasına dayanır. Ancak partide bir süredir ‘başkan merkezli parti anlayışı’ yönünde sapma yaşandı. Eski genel başkan, parti kurallarını dikkate almayan bir siyaset anlayışı yürüttü. Söz konusu siyasetin doğruluğu yanlışlığı bir yana esas olarak bu tarz siyasetin kendisi yanlıştı. Partinin kuruluş mantığına aykırıydı. Başkan, olağanüstü kongre toplayarak parti meclisinin kendi anlayışına uygun dizayn edilmesini istedi.
Ancak kongre bunu reddetti. Bu sonuç aslında, başkan merkezli parti anlayışının, onun yürüttüğü siyasi çizgiyle birlikte reddedilmesi anlamına gelir. Örgüt merkezli ve geleneksel burjuva modellerindeki lider sultası diye yakınılan siyasi yapıları doğuran anlayışları reddeden ÖDP, kendi kuruluş ilkelerine ve anlayışına geri dönmüştür.”
ÖZLEM ZORCAN-ZEHRA ŞAHİNDOKUYUCU
BİRGÜN - 3 Şubat 2009
***
Gençliğin kongresi!
ÖDP olağanüstü konferansına yoğun bir genç katılımı dikkat çekti. Devrimci Gençler"den Barış İnce, "Partinin, solun geleceği olan gençler tüm provokasyonları boşa çıkarmıştır" dedi. Son yıllarda gençlikteki hareketliliğe de değinen İnce, "Devrimci Gençler, solda iğneyle kuyu kazılarak, devrimci değerlere sahip çıkılarak da kitleselleşilebileceğini gösterdi. Büyüme-yenilenme söylemlerine umut bağlayanlar partideki gençliğin çalışmalarına dikkat etmelidir. Geleceğimizi İstiyoruz / Gençlik Muhalefeti süreçleri doğru politikalar ve doğru bir ekiple bu ülkede bir şeylerin yapılabileceğini göstermiştir" dedi. Barış İnce değerlendirmesini şöyle sürdürdü: "ÖDP Kongresine 500"e yakın gençle katılan Devrimci Gençler; tarihsel değerlerine, uğruna bedeller ödedikleri partilerine sahip çıktılar. Gençlerden korkan, yıkıcı fikirlerinden rahatsız olan bir solun sistemi yıkma şansı da yoktur. Bizler yürüttüğümüz Gençlik Muhalefeti çalışmasıyla bu cüreti hayata geçirmeye çalışıyoruz. Daha çok yolumuz var ama şu ana kadar da devrimci yolda alnımızın akıyla yürüdüğümüzü söyleyebilirim. Bizim kuşağımız şansız bir kuşak ve büyük devrimci zaferlere tanıklık edemeyebilir belki. Ama solun tarihinde bu gençler, yaşayan veya kaybettiğimiz tüm devrimci değerlere sahip çıkan çocuklar olarak hep sevgiyle hatırlanacaktır."
Burak Öz / BİRGÜN - 3 Şubat 2009