Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Bilaloğlu, TTB ve Ankara Tabip Odası olarak Dr. Zekai Tahir Burak Hastanesi’nde yaşanan bebek ölümlerini incelemek istediklerini, ancak hastane yönetiminin incelemeye izin vermediğini söyledi
ANKARA - Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri Dr. Eriş Bilaloğlu, TTB ve Ankara Tabip Odası (ATO) olarak Dr. Zekai Tahir Burak Hastanesi’nde yaşanan bebek ölümlerini incelemek istediklerini, ancak hastane yönetiminin incelemeye izin vermediğini söyledi. Bilaloğlu, başhekim imzasıyla kendilerine gelen resmi yazıda Sağlık Bakanlığı’nın konuyu incelemek için bilimsel bir kurul oluşturduğu ve yeni bir incelemeye mahal olmadığının belirtildiğini açıkladı.
TTB’de basın toplantısı yapan Bilaloğlu, aldıkları duyuma göre, hastanede Ağustos ayının ilk beş gününde mortalitede Temmuz ayına göre yüzde 100 artış olduğunu belirtti ve şöyle konuştu: “ATO’nun çağrısıyla oluşturulan kurul bunların da enfeksiyon ile ilişkili olduğu düşünmektedir. Bir başka ifadeyle bir hastane enfeksiyonu salgını yaşanmıştır."
Sürecin bu yönde geliştiğine dair bulguların önceden sinyallerini verdiğinin anlaşıldığını belirten Bilaloğlu, “İstenilen bilgiler aktarıldığı taktirde kamuoyuna olayla ilgili tatminkar bir açıklama yapılabileceğini hatırlatıyoruz. Bu aşamada zorunlu olarak Sağlık Bakanlığı’nın bu konuyla ilgili kurul raporunun bir an önce kamuoyu ile açıklanmasını bir kez daha talep ediyoruz" dedi. Bilaloğlu, şöyle devam etti: “TTB’ce oluşturulan kurula yardımcı olunmaması kamuoyundaki kuşkuları arttırdığı gibi Sağlık Bakanlığı’nın anlayışı açısından da düşündürücüdür. Başhekimden gelen yazıda bakanlığın “yeniden incelenmesine mahal bulunmadığı ifade edilmektedir. TTB’nin yanı sıra TBMM tarafından da yapılan bir talebe direnç gösterilmesi anlamlıdır.
Olay sonrası kimi yetkililerin açıklamaları, basında yer alan kimi yazılar doğrudan sağlık çalışanlarını, hekim-hemşireleri sorumlu tutar nitelikte olmuştur. ATO 6023 sayılı TTB yasasının kendine verdiği yetki ve görevler çerçevesinde hekimlere yönelik bir inceleme ve soruşturma sürecini yapacaktır. Ancak bu süreci tek tek hekim, hemşire kusuru ile açıklamak olsa olsa durumun ciddiyetinin farkında olmamak olabilir. TTB’nin 3 yıl kadar önce yine aynı konu ile ilgili hazırladığı rapor ve uyarıların dikkate alınmamış olması da bunu teyit etmektedir. Dolayısıyla sorun bir politika sorunu, sorunlara gerçekçi, sistemli ve köklü çözümler üretme anlayışından uzaklık, bilimsel yöntem ve planlamadan yoksunluk, gündelik ifadeyle “hesapsız-kitapsızö iş yapma olarak adlandırılabilir. Kısacası sistem sorunudur. Sağlıkta dönüşüm programının niceliğe endeksli sağlık hizmet sunma anlayışı, hizmet-eğitim-araştırma arasındaki süreçlerde yapılan bütünlüklü hatalı tercihler ister istemez sonuçlarını doğurmaktadır."
RADİKAL - (anka) - 13/08/2008