TBMM'de Çorum Katliamını araştırma önergesi verildi.

İstanbul Milletvekili Zeynel Özen, Katliamla ilgili devlet arşivlerinde saklı kalan belgelerin kamuoyuyla paylaşılması ve perde arkasındaki sorumlularının açığa çıkartılması için Çorum Katliamı’nın araştırma önergesini TBMM Başkanlığına sundu.

HDP İstanbul Milletvekili Zeynel Özen, 57 Alevi yurttaşın yaşamını yitirdiği Çorum Katliamı’nın 39. yılında, katliamın aydınlatılması için Meclis Araştırma Komisyonu kurulması önergesi verdi.

Özen, Çorum’da bir buçuk ay boyunca yaşanan insanlık dışı saldırıları hatırlatarak, katliam mağdurlarının az da olsa acılarının dindirilmesi için Çorum Katliamı’nın araştırılmasının önemine dikkat çektiği önergede şu ifadelere yer verildi:

“27 Mayıs 1980 günü Gün Sazak’ın öldürülmesinin arkasından Çorum’da bir yerlerden düğmeye basılan bazı paramiliter gruplar karışıklıklar çıkartmak için solculara ve Alevilere saldırdılar. 27 Mayıs 1980’de Çorum sokaklarında tekbirler eşliğinde Alevi mahallelerine başlattıkları saldırılar yaklaşık bir buçuk ay boyunca 10 Temmuz 1980’e kadar devam etti. Özellikle 4 Temmuz Cuma günü Çorum’da sokağa çıkma yasağı kaldırıldıktan sonra saldırganlar uzun menzilli silahlar ve bombalarla topyekün bir saldırıya geçerek, ikinci bir Maraş Katliamı yaratmayı amaçladılar. Önceden planladıkları saldırılarla Çorum tamamen bir savaş alanına döndü.

Cuma günü, Milönü mahallesinde bulunan Alaaddin Camiinin bombalandığı ve kurşunlandığı şeklinde yalan haberlerin şehre yayılmasıyla katliam doruk noktasına çıktı. Camilerden boşalan vatandaşların büyük bir kısmı haberin yalan olduğunu anlayınca saldırganların peşinden gitmedi. Ancak, “Komünistler camileri yakıp yıkıyor” söylentileri şehirde yoğun bir şekilde işlendi ve bir kısım yurttaşlar tahrik edildi. Gösteri ve saldırılar daha sonra sol görüşlü kişilerin oturduğu mahallelere yayıldı ve yüzlerce ev çıkarılan yangınlar sonucu hasar gördü. Saldırıların yöneldiği semtlerde, saldırgan gruplarla halk arasında yoğun çatışmalar oldu. Öncesinde yaşanan Maraş Katliamı’ndan ötürü tedbirini alan halk sokaklara barikatlar kurarak kendilerini savunmaya çalıştı. Saldırganlar her seferinde bu barikatların ardındaki halk tarafından püskürtüldü.

Bu katliamda resmi rakamlara göre 57 can yaşamını yitirdi. Yüzlercesi de yaralandı. Solcuların ve Alevilerin işyerleri ve evleri yağmalandı. Birçoğu ise Çorum’u terk edip başka şehirlere göç etmek zorunda bırakıldılar. Bu katliamda yaşanan en korkunç cinayetlerden biri Veli Solmaz adlı bir Alevi dedesinin faşistler tarafından fırında diri diri yakılmasıydı. Tarihte kaldığı düşünülen Nazi yöntemleri bu katliamla Anadolu’nun ortasında bir kabus gibi yeniden ortaya çıkmıştı. Çorum’da bir buçuk ay boyunca içlerinde kadınlar, çocuklar, ve yaşlılar dahil saldırganların eline geçen masum insanlar çeşitli işkencelerle katledildi, onlarca kadın tecavüze uğradı, malları mülkleri talan edildi.

Çorum Katliamı kanlı 1 Mayıs olaylarıyla başlayan ve Malatya, Maraş, katliamları ile devam eden solculara ve Alevilere karşı bir plan dâhilinde gerçekleştirilen katliamlar zincirinin bir parçasıdır. 12 Eylül 1980 darbesinin hemen öncesinde meydana gelen Çorum katliamı, solun güç kaybetmesi ve küresel sermayenin Ortadoğu’da yayılımlarını başarılı bir şekilde sağlayabilmesi için gerekli Yeşil Kuşak Projesine müsait bir iklimin yaratılması için planlanan askerî darbenin zeminini oluşturan bir son aşama niteliğindedir.

Bu nedenlerle 27 Mayıs 10 Temmuz 1980 tarihleri arasında bir buçuk ay boyunca Çorum’da onlarca solcu ve Alevinin hunharca katledilmesine ve yüzlerce masumun yaralanmasına, kalanların ise önemli oranda şehri terk etmek zorunda kalmasına sebep olan Çorum Katliamı’nın aydınlatılması, arkasında gizli kalan gerçeklerin ortaya çıkarılması, katliamla ilgili devlet arşivlerinde yıllardır saklı kalan belgelerin araştırılıp kamuoyuyla paylaşılması, perde arkasındaki sorumlularının açığa çıkması ve böylece katliam mağdurlarının az olsa acılarını dindirilmesi için Çorum Katliamı’nın araştırılması elzemdir.”

Alevihaber

Alevi Haber Haberleri

AABF’ye karşı ‘hakkını arayan’ Beyhan İpek’ten çağrı!
Alevilik ve Kızılbaşlık
"Alevi ocakzadeler siz Evladı Resulsunuz, Seyitsiniz" diyerek kandırılmışlardır
HEDEP Vekili 'fırıldak' Celal Fırat'tan Tolga Sağ'a HEDEP kıyağı