Taha AKYOL : Alevilik ve Anadolu isyanları

Taha AKYOL : Alevilik ve Anadolu isyanlarıBİZDE ve Avrupa'da orta ve yeni çağlarda en önemli sosyal hareketler köylü isyanlarıdır....

Taha AKYOL : Alevilik ve Anadolu isyanları

BİZDE ve Avrupa'da orta ve yeni çağlarda en önemli sosyal hareketler köylü isyanlarıdır. Bizim bozkır coğrafyasında buna göçebe, yarı göçebe aşiret isyanlarını da eklemek lazımdır.

13. yüzyılda Baba Resul önderliğindeki Babailer İsyanı sosyal tarihimizin en önemli olaylarından biridir.

Aynı şekilde, II. Bayezid döneminde başlayıp hemen bütün 16. yüzyılı kapsayan sosyal çöküntü ve isyanlar da bütün tarihimizi derinden etkilemiştir.

Bu isyanlar, sonradan Marksistlerce "sınıf savaşı" gibi yorumlandı, "işçi-köylü devrimi" şablonuna oturtulmak istendi.

İslamın sufi bir kolu olan Aleviliği devrimci bir siyasal ideolojiye dönüştürmek için de tarihteki isyanlar bu yönde yorumlandı. Uzun ve derin kriz dönemlerinde çiftini çubuğunu bırakıp "çiftbozan" olmak, devrimci eylemmiş gibi gösterildi.

Sosyal çöküntü

Halbuki, değerli tarihçi Ahmet Yaşar Ocak'ın "Babailer İsyanı, Aleviliğin Tarihsel Altyapısı" adlı eserinde gösterdiği gibi, bu olay Alevi mezhebinin Sünni devlete isyanı değildi; sınıf savaşı da değildi. Orta Asya'dan seller gibi gelen göçebe nüfus akışı yüzünden Anadolu'da sosyal bir krizin patlak vermesiydi.

Heterodoks inançlar isyanların sebebi değil, ifade biçimiydi.

Büyük yıkımlar oldu. Babailer İsyanı başarısızlıkla sonuçlandı. İsyanların acılarına karşı Anadolu'da dirlik ve düzenlik, sevgi ve dayanışma ihtiyacı derin bir şekilde hissedildi. Şiddetini kaybeden isyanlardan geriye kalan barışçı sufilik Anadolu Aleviliğinin de Sünni tasavvufun da toplumsal zeminini oluşturdu. Babailer İsyanı'ndan uzak duran Hacı Bektaş Veli hem ruhani alanda bu yeni iklimin simgesidir, hem Osmanlı'nın getireceği dirlik düzenlikte Bektaşi ocağıyla yapıcı bir rol oynamıştır.

Dirlik ve düzenlik için merkezî otorite ve hukuk gerekiyordu. Osmanlı bunu Sünni medreseden, Şah İsmail Şii medreseden sağladı. İki devlet de kurumlaştıkça aşiret hayat tarzıyla çatıştı.

Bu süreçte 16. yüzyılı kapsayan ve bütün Akdeniz havzasında görülen nüfus patlamasını Anadolu kaldıramadı, yeni bir sosyal çöküntü ve isyanlar dalgası patlak verdi.

Nüfus arttı ama

1520-1575 arasındaki 55 yılda iç Anadolu'da nüfus yüzde yüz arttı; ama tarlalar genişlemedi! Artık fetihlerle Balkanlara nüfus taşımak da kolay değildi!

Toprağı daralan köylüler "Çiftbozan" oldular, yani çiftini çubuğunu bırakıp şehirlere yığıldılar, dağlara çıktılar, "haramilik" de arttı.

Yoksul köylüler çocuklarını medreselere vermişler, medreseler işsiz bekâr odalarına dönmüştü! Bir süre sonra "çiftbozan"lara "suhte" denilen Sunni medrese talebeleri de katıldı; isyanlar aldı yürüdü!

Devletin tımar (toprak) verebildiği isyancılar vazgeçiyordu... Sünnilikle ilgisi olmayan Bektaşiler, devlet içinde yer aldıkları için, isyanlara katılmadılar!.. Sünni suhteler ise sosyal sebeplerle, isyanlarda büyük rol oynadılar!.. İsyanlara katılan Aleviler de Alevi oldukları için değil, sosyal çöküntüden mağdur oldukları için ayaklanmışlardı!

Bu konuda Prof. Halil İnalcık ile merhum Prof. Mustafa Akdağ'ın araştırmaları, özellikle "Celali İsyanları" adlı eseri önemlidir.

Tarihten bir ders çıkarılacaksa bu, sosyal çöküntü ve mağduriyetten sakınma dersidir. Bunun dışında her mezhep kendi inananı için iyidir. Kavgaya gerek yok.

Taha AKYOL

<!--

var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';

var path = 'hr' + 'ef' + '=';

var addy79613 = 't.akyol' + '@';

addy79613 = addy79613 + 'milliyet' + '.' + 'com' + '.' + 'tr';

var addy_text79613 = 't.akyol' + '@' + 'milliyet' + '.' + 'com' + '.' + 'tr';

( '' );

79613 );

( '' );

//-->n

<!--

( '' );

//-->

<!--

( '' );

//-->


MİLLİYET - 30 Kasım 2007

Makale Haberleri

Ölümsüz bir analiz olarak: Büfeci İslamı - Ufuk Güldemir
Ali mi Aleviliği, Alevilik mi Ali'yi yarattı?
Şebnem Korur FİNCANCI yazdı: Aralık 78
Alevi düşmanlığı yapan Rabia Mine'ye PSAKD yöneticisinden cevap
Din ortaklığının kitle kontrol silahı : Korku