Sultan Nevruz Yaklaşırken...

Sultan Nevruz Yaklaşırken...         Mustafa Nuri ÖZDEN*            ...

Sultan Nevruz Yaklaşırken...
        
Mustafa Nuri ÖZDEN*
            
 
Temeli binlerce yıllık tarihe dayanan bir bayramın adıdır Nevruz; nam-ı diğer Sultan Nevruz. Barışın, sevginin, kardeşliğin, baharın, bereketin, bolluğun temsil edildiği yeni ve kutsal bir gün olarak bilinir… Kimi ‘Mart dokuzu’, kimi ‘Mart bozumu’, kimi de Nevruz Sultan diye adlandırır bu günü.
   
Sultan Nevruzun; Anadolu’da, Ortadoğu ve Asya toplumlarında, geçmişten gelen bir gelenek olarak, değişik şekillerde, çeşitli anlamlar yüklenerek kutlandığı bilinir.
 
Nevruz; kimine göre, Tanrı’nın dünyayı yarattığı; kimine göre, Hazreti Ali'nin doğduğu; kimine göre, baharın başladığı; kimine göre, Türk musikisinde bir makam; kimine göre özgürlüğün; kimine göre ise Türklerin Ergenekon’dan çıktığı gündür.

Her kim Nevruzu nasıl anlıyor ve algılıyorsa; herkesin dilediği ve inandığı gibi kutlamasından yanadır gönlümüz.  Karşısındakine ve inancına saygı duyarak; yok saymadan; hoşgörüyle; çağdaşça… Yunus Emre’nin “Yaradılanı severim Yaradan’dan ötürü” ifadesinde anlatıldığı gibi…
 
Sultan Nevruz, Anadolu’da kimi algılanış ve inanışlara göre;
 
• Hazreti Ali’nin dünyaya gelmesiyle evrenin ışıkla dolduğu;

• Kutsallığına olan inancın gereği, 21 Mart gecesi dileklerin kabul edildiği;

• Nevruzda ateş yakılmasının ve en az üç defa üstünden atlanmasının; bütün hastalıklara iyi geldiği;

• 21 Mart gecesi derelerden su yerine süt aktığı ve bu sularda yıkananların tüm günahlarından arınacağına inanılır.
 
Alevi-Bektaşi toplumunda Nevruz, Hz. Alinin doğum günü olarak kabul edilir ve bu gün bayram sevinciyle kutlanır. Nevruz akşamı "Nevruz Cemi" yapılır. Nevruz Cemi, Alevi-Bektaşi toplumunun en önemli cemi yani erkânıdır. 21 Mart akşamı Anadolu’nun bir çok yerinde Nevruz Cem’i yapma geleneği hala sürdürülmektedir.
 
Nevruz Cem’inde; insanlık değerleri ve hoş görü öne çıkarılır, 72 ulusun birliği vurgusu yapılır. İnsan ve doğa sevgisi, barış, dayanışma ve paylaşma gecenin temel konusunu oluşturur. Bunun gereği olarak, küskünler barıştırılır, suçlular affedilir; gönül birliği sağlanır. Cem’de, ayrıca baharın gelişi, berekete, bolluğa yorulur ve bunun mutluluğu yaşanır. Baharın müjdecisi sayılan sümbül çiçeğinin de Nevruz Cemlerinde ayrı bir yeri vardır. Ve sümbül çiçeği bu nedenle canlar arasında elden ele dolaştırılır.
 
Cemlerde paylaşmak esastır. Bu ilke gereği, Nevruz Cem’lerinde, canların yanlarında getirdikleri lokmalar aynı-ı cemde paylaşılır. Canlar, aynı zamanda cemin giderlerine ortak olur. Cemde, günün önemi ve anlamı üzerine konuşmalar yapılır; gülbenkler çekilir, sazlar çalınır, semahlar dönülür, nefesler(şiirler) okunur; Alevi-Bektaşi toplumunda “ibadet”in bir parçası kabul edilen dem/dolu alınır ve dualar yapılır.  
 
Sultan Nevruzda varılmak istenen ve söylenmek istenenin; insan ve doğa sevgisinin, birlik ve beraberliğin, barışın ve kardeşliğin, paylaşmanın ve dayanışmanın olduğu açıktır.
 
Yukarıda ki bilgiler, Nevruz’un, Alevi- Bektaşi toplumlarının yanı sıra farklı kültürlerinde ortak bir bayramı olduğu gerçeğini doğrulamaktadır. Ayrıca, Pir Sultan Abdal’ın nefesinde, canları bu aşk-ı muhabbete çağırması boşuna değildir. Sultan Nevruz’unuz kutlu olsun. Aşk ile…
 
Sultan Nevruz günü cemdir erenler,
Gönüller şad oldu ehli imanın.
Cemal yâri görüp doğru bilenler,
Himmeti erince Nevruz Sultan’ın.
 
Cümle eşya bugün destur aldılar,
Aşk ile didara karşı yandılar,
Erenler ceminde bade sundular,
Himmeti erince Nevruz Sultan’ın.
 
Erenler dergâhı ruşen bu günde,
Doldurmuş badeyi sunar elinde,
Susuz olan kanar kendi gönlünde,
Himmeti erince Nevruz Sultan’ın.
 
Sultan Nevruz günü canlar uyanır,
Hak ehli olanlar nura boyanır.
Muhip olan bugün ceme dolanır,
Himmeti erince Nevruz Sultan’ın.
 
Pir himmet eyledi bugün kuluna,
Cümle muhip bugün cemde buluna.
Cümle eşya konar kudret balına,
Himmeti erince Nevruz Sultan’ın.
 
Aşık olan canlar bugün gelirler,
Sultan Nevruz günü birlik olurlar.
Hallak-ı cihandan ziya alırlar,
Himmeti erince Nevruz Sultan’ın.
 
Pir Sultan’ın eydür: Erenler cemde,
Akar çeşnim yaşı her dem bu demde.
Muhabbet ateşi yanar sinemde,
Himmeti erince Nevruz Sultan’ın.

*Eğitimci,

<!--

var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';

var path = 'hr' + 'ef' + '=';

var addy93756 = 'nozdenbaba' + '@';

addy93756 = addy93756 + 'mynet' + '.' + 'com';

var addy_text93756 = 'nozdenbaba' + '@' + 'mynet' + '.' + 'com';

( '' );

93756 );

( '' );

//-->n

<!--

( '' );

//-->

<!--

( '' );

//-->

KAYNAK : Alevihaber.com - Bu yazı, Antalya GÜNDEM Gazetesinde 19 Mart 2010 Cuma günü yayımlanmıştır.

Makale Haberleri

Ölümsüz bir analiz olarak: Büfeci İslamı - Ufuk Güldemir
Ali mi Aleviliği, Alevilik mi Ali'yi yarattı?
Şebnem Korur FİNCANCI yazdı: Aralık 78
Alevi düşmanlığı yapan Rabia Mine'ye PSAKD yöneticisinden cevap
Din ortaklığının kitle kontrol silahı : Korku