Alevi Bektaşi Federasyonu basın toplantısı yaparak 6 Mart’ta İzmir’de yapılacak mitingin duyurusunu yaptı.
Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) 6 Mart 2011’de İzmir’de yapılacak olan ” Demokratik, Eşitlikçi, Çoğulcu, Özgürlükçü Yeni Bir Anayasa” isimli miting ile ilgili basın toplantısı gerçekleştirdi.
“Tahrir Meydanı’ndan Gündoğdu Meydanı’na “ başlıklı basın açıklamasını ABF Başkanı Ali Balkız okudu. Eşit yurttaşlık hakkı taleplerini Türkiye genelinde yaptıkları eylemler ile dile getirdiklerini söyleyen Balkız, 2008 yılından beri yapmakta oldukları eylemleri hatırlattı.
Alevilerin temel taleplerini elde etme konusunda kararlı olduğunu ancak hükümetin tutarsız, savsaklayıcı ve geçiştirici olduğunu söyleyen Balkız, AKP’nin Alevi toplumunun içinden devşirdiği ancak Alevi toplumu içerisinde değerleri olmayan kimselerle, “çakma aleviler” ile kamuoyunu oyaladığını belirtti.
AKP’yi ciddiyete davet eden ABF Başkanı, AKP’nin Alevilik ile oynadığını ve kendilerine uygun bir Alevilik yaratmaya çalıştığını söyledi. Ali Balkız, AKP’yi uyararak bu yapmaya çalıştıklarının tehlikeli bir oyun olduğunu ve ellerine aldıkları ateş topu olduğunu bu ateşin AKP’yi yakacağını ifade etti.
Diktatörlerin tek tek devrildiği günümüzde, Başbakan’ın bu diktatörlere halkın önünde kimse duramaz derken kendi ülkesine ve kendi halkına bunun tam tersini yapmasının anlaşılamaz olduğunu belirten Balkız, HSYK ve Anayasa Mahkemesi üyelerini kendi memurları haline getirdiğini, Yargıtay ve Danıştay üyelerini aldıktan sonra ise ülken sivil dinci, faşist bir diktatörlüğe gittiğini söyledi.
Polislerden imam, imamlardan polis yapıldığını bu adımların Mübarek yanlısı kara gömlekli milislere benzer milisler yaratmanın ilk adımları olduğunu belirten Balkız, Torba yasaya karşı çıkan emekçilere biber gazı, tazyikli su, gaz bombası, cop ve panzer ile yapılanların ilk denemeler olduğunu söyledi.
Başbakan’a seslenen Balkız, “Kahire’nin Tahrir Meydanı varsa, bizim de Sıhhiye, Kadıköy, Taksim, Cumhuriyet, Gündoğdu meydanlarımız var” dedi.
6 Mart’ta İzmir Gündoğdu Meydanı’nda olacaklarını söyleyen Balkız, meydanda ısrarla ve bir kez daha, demokratik, eşitlikçi, özgürlükçü, çoğulcu Anayasa taleplerini ve Eşit Yurttaşlık haklarını dile getireceklerini belirtti.
Seçimlere doğru sadece AKP’ye değil, iktidara talip olan bütün partilere sesleneceklerini, ne bir partinin ne de bir adayın ya da aday adayının taşıyıcısı olmayacaklarını söyleyen Balkız, sadece sorunlarının çözümlerini talep edeceklerini yoksa iktidarın sonunun Tahrir Meydanı gibi olacağını söyledi.
"Hüsnü Mübarek ile Başbakan birbirlerine benziyorlar"
Basın açıklaması sonrasında Balkız, soL'un sorularını yanıtladı.
AKP’nin 2008 yılından beri Aleviler ile ilgili yaptıklarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
AKP kendi içinde, seçmeniyle, ilahiyatçılar ve Diyanet ile Alevilik üzerinden konuşuyor. Evin içinde konuştukları başka bir şey ve büyük bir olasılıkla olmaz öyle bir şey kabulü mümkün değildir şeklinde, kamuoyunun huzurunda ya da bizlerle konuştuklarında bizim taleplerimizi tanınmaz hale getiriyor. Biz Madımak oteli müze olsun diyoruz, onlar anı yeri olsun kütüphane olsun diyorlar. Biz Cem ve Kültür evlerimiz bizim ibadet hanemizdir diyoruz, onlar inanç merkezleridir Başbakanlığa bağlansın diyorlar. Biz Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi kaldırılsın diyoruz, onlar ikinci bir ders koyma hazırlığı yapıyorlar. Bu süreçte gördük ki bizim gündeme getirdiğimiz taleplerimiz üzerinden AKP kendi ajandasındaki gizli gündemlerini, amaçlarını gerçekleştirme gayreti içerisinde. Bunları bizim üzerimizden yapmaya çalışıyor. Bu bir cin oyunu, bir hinlik ve tutarlılıklarını gösteriyor. Aynı zaman da ne kadar iki yüzlü olduğunu gösteriyor.
AKP hükümet ise, devleti yönetiyor ise yurttaşlarına böyle davranamaz. Yurttaşlarının taleplerini alır değerlendirir ve yerine getirir. O bizimle pazarlık yapıyor. Kurban pazarlarında celeplerin tokalaşarak yaptığı pazarlık gibi pazarlığa soyunuyor. Bu bizim açımızdan kabul edilebilir değildir.
Başka bir şey daha yapıyor, AKP Alevilik ile oynuyor. Bu çok tehlikeli. Kendince , kendi meşreplerine uygun Alevilik yaratmaya kalkışıyor. Aleviler binlerce yıldır süregelen inançsal geleneklerini AKP böyle istedi diye değiştirmezler. Ne Selçuklu, ne Osmanlı ne de şeriat bunu önleyebilmiştir ki AKP önleyebilsin. Çağımız insanların dillerinden, dinlerinden, ırklarından mezheplerinden dolayı ayrımcılığa maruz kalamayacağı bir çağ. Kimsenin kimseyi ötekileştirmemesi çağıdır. Yok etmeye kalkıştığınızda asimilasyona tekleştirmeye sebep olunur. Bu doğadaki bir canlının soyunu kurutmak gibi bir suçtur ve insanlığa karşı işlenmektedir.
Basın açıklamasında Tahrir Meydanı’na gönderme yapıyorsunuz. Hüsnü Mübarek ile Tayyip Erdoğan’ı eşleştiriyor musunuz?
Despotik ve faşizan tavırları açısından benziyorlar. İkiyüzlülük, halkın isteklerini dikkate almadıkları için benziyorlar. Hak için meydana çıkan emekçileri ve hak arayanları şiddet yoluyla bastırmak açısından benziyorlar.
Aleviler demokratikleşme konusunda ısrarcı olacaklar mı?
Kesinlikle ısrarcı ve söz sahibi olacaklar. Artık baskıya izin vermeyeceğiz. Alevi örgütlerinin emeklemesi aşaması çoktan geçti. Artık alanlarda, meydanlardayız ne istediğimizin farkında ve bilincindeyiz. Örgütlülüğümüz nitel ve nicel anlamda sıçrama noktasına gelmiş halde. Sadece biz Aleviler değil, taleplerimiz aydın, demokrat, sosyalist hatta liberal hatta vicdan sahibi Sünni kardeşlerimiz tarafından tasdik edilirken AKP bu sese kulağını tıkayamaz.
Sizce 6 Mart mitingi Türkiye’nin en kalabalık demokrasi mitingi olur mu?
Büyük ihtimalle olacak. Sadece biz Aleviler olmayacağız orada, bir çok demokratik kitle örgütü, siyasi parti sendikalar olacak. Biz bu mitingi müsahiplerimiz ve yoldaşlarımız ile gerçekleştireceğiz. Kimin bu ülkede özgürlüğe, demokrasiye, laikliğe, insan haklarına ihtiyacı varsa onlarla birlikte bu çalışmayı yapacağız. Biz sadece kendimiz için bir şey istemiyoruz. Türkiye halkları için istiyoruz. Bize ait taleplerimizin dışında, ekonomi, sağlık ve eğitim politikalarının değiştirilmesine ilişkin, temel özgürlüklere ilişkin, yeni anayasaya dair taleplerimiz var ki, bunlar sadece Alevilerin talepleri değildir.
(soL-Haber Merkezi) - 07.02.2011