Israr ve inatla dogmatik hurafelere, yalan bir tarihe sarılarak, yaşadığı,yaşanılmış geçmişi, mevcut durumu,islam tarihini, akıl ,bilgi ,tarih bilmi süzgecinden geçirmeden geleneksel Alevi yolunu sürüyoruz iddası ile toplumda muhabettin dostluğun insanca dialogun önünü kesen mantık, karşsındakine, yezit, mervan, harci, melun,ikrarsız,vb.bir çok yaftalama yapabilen kişiliğin içine düştüğü hal nedir..???
Ha keza, bunların bir kısmının kendine Ocakzade,Dede,Derviş, akademisyen,sanat insanı, Prof, gibi sıfatları taşıyor olmaları,yada kendini öyle tanıtmalarını ,Alevi toplumu,veya Demokrat,devrimci, aydın,çağdaş farklı inançlardan insanlar nasıl anlamalıdır..??
Bu durumda bu dayatmacı zorlama islamın özü Masalına sığınanların nasıl anlamalıyız..???
Ülkemizde yükseltilen gerici, faşizan uygulamaların,İslam coğrafyasında yaşanan radikal insanlık dışı uygulamaların, kaynağını islami olarak açıklayan terör gruplarının,çeşitli versiyonlarda islamcı tarikatların halinin ayan beyan görebilen bilginin,bir tık uzağındaki insanlarımız bu durumlar karşsındaki sesizliği duyarsız kalışını nasıl okumalıyız..???
İslamın özüyüz diyerek, hakret yaftalamlarla ötelediklerinizin aydın, farkında, mücadeleci araştıran, sorguluyan, sorumluluk duyan insanımızın kardeşliğini red ederek, yukarda belirtiklerimizle din kardeşi olarak, aynı tastan su içmiyormusunuz..???
Madem dininiz diyanetiniz yolunuz, kitabınız aynı, Kuyucu Murat'ın, Yavuz'un,Sivas'ın vb. bir çok zulmün ,neden, niçin olduğu duygusunu, tarihsel gerçekliği içinize nasıl sindiriyorsunuz...???
Yoksa Devletleşmiş İslamın derin ajanlığını yürüten kordinatörler, parelel yapılanmalar, aklın vicdanın en önemlisi YOL, umuzu kirletenler karşsında edilgen onaylayan destekleyen tavrınız istediğiniz küçük,büyük menfaatleriniz karşılığındamı bu öz oluşunuz nedir...???
Tarihsel gerçekliğimiz şudurki, İslam Aleviliği etkisi altına almış,sindirmiş,ağır bedeller ödetmiştir .!!
YOL, u devam ettiren nice canımız bunun için çok çeşitli çabalar yöntemler geliştirerek, İslam coğrafyasında var olabilmenin koşullarını kendince geliştimiş, mütefik olarak şia dilini Politik yaklaşımını benimsemiştir.!
Ama asla şii olmamıştır...!!!
İslam örtüsü,şia versiyonun çeşitli argümanlarını kullamıştır.!
Olabildiğince Içine kapanık yaşamıştır.!
Dönem, dönem bu zulme baş kaldırmış,gücü yetmemiştir..!!
Alevilik tanımlaması dahi yakın yüzyılların tanımlamasıdır.
Bir çok sosyolojik etmen, Alevilik tanımlamasını islami gösterse bile, YOL içinde isimlendirme dışında hiçbir rituellen İslam olarak değerlendirebilir yanı yoktur.!!
Deyişler,duazlar,gülbanklar, tarihsel olarak ozanlarımıza atfedilen bir çok şiir kelam vs. ya bu korkunun politik yansıması,yada bilinçli olarak yakın çağımızda egemenlerin planlı yürütüğü asimilasyonun etkisindedir.
Dedesi Müftü olan,sunni bir zat Pir sultan abdal şiirlerini 1929 yılında ilk kez derlemiştir.
Keza nerdeyse yakın onyıllarımıza kadar şii,sunni yazarlar bize bizim tarihimizi anlatan kitaplar yayînlar yapmışlardır.
1930 larda kadınlı erkekli Ayin yapıyorlar sapkınlar şeklide cem basılmış gözaltı ve tutuklamalar olmuştur.
Bütün bu örnekleri o günlerin gazeteleri manşete taşımıştır.
Her şeye rağmen Cumhuriyete,laik liğe sahiplenmek isteyen Aleviler bu dönemde yaşadıkları zulümler hafızalarda durmaktadır.
Kendine Aleviyim, YOL evladıyım diyebilen herkes ,gerçeklere sahip çıkmalıdır.
İslam coğrafyasında laik demokrat liberal sunnilerde,şia kökenlilerde tehdit altındadır.
Alevi toplumu YOL inancı insanı insandan ancak iyi ve kötü kavramlarının içeriğine göre ayırabilir ,aksi hangi inancın,düşüncenin etnik kültürel kimliğin mensubu olursa olsun kardeşi görür.. !!!
Alevilik sorguluyan, akıl yürüten şatiye yoluyla Hak(Allaha) sorular yönelten, eleştiren bir inançtır.
Bu bağlamda kötü ile kötülüğe revan olan,iş tutan ister evimizdeki öz kardeşimiz olsun, kötüdür .!
İyiliğe insanlığa yüreği vicdanı açık, her samimi dürüst can kardeşimizdir.!!
Hızır Cümle iyiliğe koşanların samimi dürüst olan bütün Canlarımızın yoldaşı olsun.
Gerçeklerin demi devranına
Aşk ile ..
05.10.2020
Binali ipek