Hani sihirbazların şapkadan tavşan çıkardığını duymuşsunuzdur.
Seyirciler şaşkınlık içinde bu numarayı alkışlar iken, sihirbaz cin bakışları ile seyirciyi nasıl etkilediğine bakarak sırıtmaktadır.
Günü kurtarmak adına günümüzdeki Alevi yöneticileride, işi epey geliştirmiş, toplum cambazlığı yapmaktadır.
Diasporanın en güçlü örgütlenmesi YOL ve Mücadele çizgisinden uzaklaştıkça bunu örtmenin bir yöntemi olarak, sihirbazlık cambazlık numarasına yatarak uzatmaları oynuyorlar.
Önce bir eğitim kurumu kuruyoruz diye AKADEMİ ile sahne aldılar, peki Akademiyi göreniniz varmı. sahi nerde şimdi Akademi'miz..??
Bu Akademi işi nasıl oluyor..??
Sonra pahalı sükseli bir işe soyundular, eylemlerde yüz insanı toparlamayanlar, yada öyle bir niyetleri olmadığı için toparlamak istemeyenler, YOL bir sürek binbir dediler, havalı, pahalı ama lüks bir şapkadan tavşanı çıkardılar.
Bastırdılar parayı binlerce insanı salon etkinliğinde bir araya getirmeyi başardılar.
Sonra bekleyin son dakika geldik geliyoruz son üç gün geri sayım başladı diyerek, sanki tüm ülkede kamu tüzel kişiliği almışlar gibi örgütlenme tabanına bir gösteri daha sundular.
Bu önemli bir hakkıtı elbette, son 30 yıldır biriken bir çabanın emeğin ürününü sanki bunlar olmaz ise alınabilecek bir şey olmadığı havası içinde sundular.
Üstelik kağıt üzerinde bir anlaşma olarak uzun süre bekleyecek gibi çünkü bu konuda gerekli alt yapı yoktur.
Düşünsenize çimento, tuğla, demir aldınız, ama arsanız, kumunuz, yok gibi bir duruma benziyor.
Elde olan kurumlar, yapılar TV, CENAZE ŞİRKETİ vasatın çok altında keyfiyet içerisinde..
TV, de ısrarla bayat kadrolar
Ya Alevilik dersleri..??
Parayı en cimri tuttukları yer..
Üstelik topluma doğru sunulamayan
Geçmişte sayılar yetersiz olsada öğrenci sayısı binlerle ifade edilirken
Alevilik dersleri dibe vurmuş durumda..
Bilimsel, tarihsel araştırma arşiv ve dökmantasyon merkezi kurmak bunları işler hale getirmek
Alevilerin kendi hafıza merkezini oluşturmak bunlara uzak duruyor.
Bir tüzük ve program kurultayı bile henüz yapamadılar..
Paket siparişi olmasın tabiki..
Ama böyleyken bile "ahlak" kazanıyormuş deyiverdiler.
Ötekiliyen yaklaşımlar hız kazandı.
Seçimlerden mağrur ben neymişim be abi havasında çıktılar.
Sonra ISPARTA projesi ortaya çıktı..!
2018 de başlayan ısınma hareketleri ile..
MHP'li belediye döneminde resmi, protokolü bir temel atma töreni yapılmış aradan geçen 3 yıl içinde Avrupa çapında bağış kampanyası yürümüş bir kaç bin eurocukta bağışta örgütçe sunulmuştu..
Her şey iyi yürüyordu, yarım otobüs insan heyecan ve gururla ISPARTA'ya çıkarma yapmış, Türkiyede Alevi üst kurumlarından davet edilmedik sadece CEM VAKFI kalmış gibiydi.
İstiklal marşı, Vali ve ne ararsan bulursun parti temsilcileri ile AKP'li belediye başkanı sonrası bu başkan Gani, ye patladı.
Hopp dedi... Sus dedi...
"CEM " evinin açılışında
Burayı biz yaptık her şey biz verdik..!!
Aaaa biz yapmıştık hani..???
Ne oldu bizim palketlere..?? Hepsini Vali ile AKP'li belediye başkanı kaptı..
Üstelik kuyruğu dik tutmak için, Gani'mizin nezaketle bu tür protokllerde konuştuğu içe dönük Alevilere bakın ben nasıl herkesten farklıyım çabasıydı.
Maksadı devletin Ali menfaatelerine dokunmak değildi.
AKP'nîn ampülü yanmış belediye başkanı patlamış, bizimkiler şaba oturmuştu.
Yanında sırıtan bu işlere alışkanlık haline getirmiş Celal efendi ve pişkinler grubu hadi buradan kaybolalım derken, Tunceliler dernek başkanı yeğen hemen belediye başkanın yanında saf tutarak Gani ile birlikte bunları kovmaktan beter etti.
Sahneye bizim Avrupalı Dedecikler çıktı, gülbank okuyarak gençlerimizi bunların önünde semaha kaldırdılar sonra AKP'li belediye başkanı ve Vali memnun mesut ayrılırken, bizimkiler sağ salim kuzu kuzu yuvaya geri geldiler.
Sahne şefi Özkan maskeden kimseyi tanımamıştı.. ..
Bu Corona çok şeylere yaradı.
İş yapmayana bahane adam tanımak istemeyene kılıf oldu.
Sonra bazı kendini bilmezler, sanki hesap sorabileceklermiş gibi bunlardan hesap sormaya kalktı.
Vayyy... sizmisiniz bunu yapan diye Isparta korosu tarafından trol olarak yaftaladılar.
YOL TV yandaş medya gibi günlerce Isparta temizliği aklanması yaptı...
Kendileri çaldı oynadılar.
Ne bir özür, nede bir istifa yapmadan bu işten şimdilik sıyırdılar.
Sonra Eyalet temsilcilikleri seçimleri geldi
Yıllardır doğru dürüst bir çalışma programına kavuşamayan
Programsız eksik ilkesiz davranışların merkezi haline gelen bölgelerde bütün bu olanlara sesiz kalmayanlar..
Hizmet için ayaǧa kalkınca, yandaş koronun kara propagandasına ve itibar suikastına maruz kaldılar...
İki büyük bölgede seçimlere gölge düştü.
Bir bölge adeta İstanbul seçimleri gibi defalarca sayım ve yapılan müdahalelere rağmen ikinci kez seçim yapmak zorunda kaldı.
Eh tabi böyle olunca halkımızın öfkesi tuttu..
Ancak o şekilde görev değişikliği olabildi.
Gece notları ile huzur ve barış balonları uçarken..
Bununda taktiksel algıda profesyonel olmuş, yeni bir tavşan numarası olduğu, kısa sürede ortaya çıktı..
Delege, divan "oy sayımı tekrarı vs. vs. derken..
Diğer bölgede 11 saatlik yorucu bir tavşan çıkarma olayı yaşandı.
Eh tabi sorunu yaratanlar sorun çözermi.. elbette hayır..!
Zaten niyet çözüm olsaydı 3 ay beklenirmiydi. insanların iç sataşma çatışmalara girerek birlerini kırmalarına fırsat yaratılırmıydı.
"Adeta bul karayı al parayı" tekerlemesi gibi bir imza kampanyası çözüm olarak sunuldu.
Üstelik jet hızıyla geceyarısı kararnamesine benzer, güya YK. kararıyla..
Git gide derinleşen sorunlar bunları görmezden gelen bir anlayışla yönetim ısrarcı yola devam diyor..
Bunun bir çürümeyi getirdiği malum
Lakin sayın başkan değerli üyelerin keyfi yerinde..
Ellerinde 499 vekil var gibi davranıyorlar, yüksek uçuşlar parendeler ile ani çakılmanın eşiğindeler..
Onlar çakılmaz ise örgütlenme bürokratik odacıklara dönüşecek..
Otur proje, kalk proje yehuuuu... yaşasın..
Yaşasın Alevilerin birliği...!!!!
Aman tavşan çıkarmalara dikkat..
Gerçeklerin demine devranına...
Mücadelede dik duranlara, emek verenlere..
Aşk ile...
Binali İpek
17.02.2022