2,5 sene önce Malatya’da kurulan Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin Malatya’da 200’den fazla üyesi bulunuyor. Ayrıca dernek birçok etkinlik yapmaya hazırlanıyor.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Malatya Şube Başkanı Nesimi Turhan ve Türk Halk Müziği Sanatçısı Ercan Radyo Yenigün’de canlı olarak yayınlanan haber programı Satır Arası’nın stüdyo konuğu oldular. Satır Arası programının yapımcısı Sultan Kılıç’ın konuklarıyla yaptığı söyleşinin bir bölümünü Yenigün gazetesi okurlarıyla paylaşıyoruz.
S. Kılıç: Sayın Nesimi Turhan, dinleyenlerimize kendinizi kısaca tanıtır mısınız?
N. Turhan: 1958 yılında Yazıhan’a bağlı Karaca Köyü’nde doğmuşum. Emekli sınıf öğretmeniyim. Şu anda bir dershanede çalışıyorum. Bir yandan da derneğimizin etkinlikleriyle uğraşıyorum.
DERNEĞİN 200’DEN FAZLA ÜYESİ VAR
PSAKD’nin kuruluşunu, üye sayısını, Malatya halkının ilgisini merak ediyoruz?
N. Turhan: 1976 yılında Sivas’ın Yıldızeli İlçesinin Banaz Köyü’nde Banaz Pir Sultan Abdal Turizm ve Tanıtma Derneği kurulmuştu. Bu dernek 12 Eylül’de kapatıldı. 1988’de Banaz Köyü Pir Sultan Abdal Turizm ve Dayanışma Derneği adıyla açıldı. En son adı ise PSAKD oldu.
Malatya PSAKD şubesi yaklaşık 2.5 yıl önce kuruldu. Şu anda ildeki üyemiz 200’ün üzerindedir. İlçelerimizde de şubelerimiz vardır. Türkiye genelinde pek şubesi olan demokratik kitle örgütüdür. Halkın yoğun ilgisi görülüyor. Sadece Aleviler değil demokrat Sünni üyelerimiz de var.
PSAKD’nin kuruluş amacı ve ilkeleri hakkında Radyo Yenigün dinleyicilerini bilgilendirir misiniz lütfen?
PSAKD’NİN AMACI
N. Turhan: Amacımız Pir Sultan Abdal’ın yaşamı ve felsefesi doğrultusunda; toplumsal ve kültürel çalışmalar yapmaktır. Başta Anadolu Alevilerinin kültürü olmak üzere tüm kültürleri yaşatmak, geliştirmek ve yaymaktır. Özgürlük, emeğe saygı, laiklik ve insan haklarına saygı gibi değerlere sahip çıkmaktır.
Anadolu Alevilerinin sorunlarına ve kendilerini özgürce ifade etmelerine çözüm yolları aramaktır. Demokrasinin, laikliğin, insan haklarının özgürlük ortamında bilimsel olarak kurumlaşmasına katkıda bulunmaktır ilkemiz.
Pir Sultan Abdal kimdir?
N. Turhan: Pir Sultan Abdal, 16. yüzyılda yaşamış büyük halk ozanıdır. Medrese eğitimi görmediğinden dili, bugün bile anlaşılacak kadar sade, akıcı bir Türkçedir. Alevi inancına sahip insanların Osmanlı zulmüne direnmesinde simgeleşen bir bayrak olmuştur. Zulme başkaldırının simgesidir Pir Sultan Abdal. Deyişleriyle halkın direncini dalga dalga yayarak güçlendirmiştir. Baskılara boyun eğmemeyi hayatıyla ödeyerek kendinden sonraki kuşakların gönlünde özenilen bir yere sahip olmuştur. Osmanlının buyruğuyla Sivas’ta Hızır Paşa tarafından astırılmıştır. Alevi inancıyla birleşen özgürlük ve demokrasi kavramının yiğit, ölümsüz kahramanı olmuştur.
Dernekteki kaçıncı yöneticisiniz?
N. Turhan: Ben üçüncü yöneticiyim. Derneğin ilk başkanı Abbas Uğurlu, ikinci başkanı Zafer Dirican idi. Üçüncü kez de dernek başkanı olarak ben seçildim. Benden önceki arkadaşlarım dernek için özveriyle çalıştılar. Onlara teşekkür ediyorum. Hizmet bayrağını şimdi de biz taşıyoruz.
Dernek olarak herhangi bir yerden maddi yardım alıyor musunuz?
DESTEK ALMIYORUZ
N. Turhan: Şimdiye kadar herhangi bir partiden veya kuruluştan maddi destek almadık. Asla kabul etmeyiz. Böyle bir destek güdümlü olmamızı doğurur. Bu da bizim ilkelerimize terstir. Üyelerimizin yıllık 12 TL aidatları vardır. Üyelerimiz gönüllü olarak 12 değil de kimi zaman daha fazla aidat verebiliyor. Bunlar makbuz karşılığında alınarak gelir defterine kaydediliyor. Harcamalar da kayıt altında tutuluyor.
PSAKD olarak bundan sonra yapacağınız çalışmaları anlatır mısınız?
N. Turhan: 17 Mayıs’ta bir tanışma ve sohbet toplantısı yaptık, kimi kararlar aldık. Âşık Mahzuni Şerif’i andık. Derneğimiz çatısı altında müzik, semah, Türkçe, matematik, fen ve daha birçok ilgi alanına yönelik kurs açacağız. Yakın zamanda Türk Halk Müziği yarışması düzenleyeceğiz. 1 Temmuz’da Sivas katliamının yıldönümünde katliamı kınayıcı bir basın açıklaması yapacağız. 2 Temmuz’da Sivas’ta yakılan Alevi demokrat insanlarımızı anmak üzere otobüslerle Sivas’a gideceğiz.
Sivas katliamını sizce kimler neden gerçekleştirdi?
N. Turhan: Halklar birbirine düşman olamaz. Yöneticiler, halkı yönetmekten aciz kaldığında halkı birbirine düşürmeyi en kolay yol olarak görürler. Bu çirkin, insanlık dışı, insan yakma eylemine maşa olabilecek bilinçsiz sürüyü kullanmayı da iyi becerirler. Sivas’ta demokrasiyi, laikliği, özgürlüğü ve evrensel insan sevgisini yakmışlardır. Anadolu Aleviliği tüm bu güzel değerlerin birleşimidir. Biz de PSAKD olarak tüm bu güzel değerlere sahip çıkma çabasındayız.
MADIMAK SİMGESELDİR
Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, Madımak Oteli’nin demokrasi şehitleri müzesi olması için bir girişimde bulundu. Otelin altındaki kebapçıyı başka yere taşınmaya ikna etti. Daha ötesini yapabilir miydi?
N. Turhan: Hükümet isteseydi tüm oteli derhal müze yapardı. Biz de bir başka yerde otel alıp müze yapabilirdik. Bizim Madımak Oteli’ndeki ısrarımız simgeseldir. İnançları uğruna özgürlük ve demokrasi mücadelesi veren insanların zulme boyun eğmeyeceğini göstermenin simgesidir Madımak Oteli. Tabi müze olabilirse, belki de Sayın Ertuğrul Günay’ın hükümete sözü bu kadar geçiyordur. Bu olayı sineye çekmeyeceğiz. Sivas katliamını unutmadı, unutturmayacağız.
Alevilikle ilgili bilgileri din bilgisi kitaplarına konarak okutulmasına nasıl bakıyorsunuz?
N. Turhan: Alevilik bin yıllarca horlanmış hatta Aleviler her fırsatta katledilmiştir. Aleviler, kentlerden uzakta gerçek kimliklerini gizleyerek hayatta kalabilmişlerdir. Cumhuriyet döneminde bile açık kimlikleriyle yaşayamamışlardır. Sivas’ta, Kahramanmaraş’ta, Çorum’da ve Malatya’da sadece Alevi-Demokrat oldukları için yüzlerce insan katledilmiştir. Tüm bunlar Cumhuriyet döneminde olmuştur. Osmanlı zamanında Celali İsyanları, Baba İshaklar, Şeyh Bedreddinler hep zulme boyun eğmeyen yürekli Alevilerin bayraklaşan adlarıdır.
“DİN DERSİNE GEREK YOK”
Bu baskılarla bile Alevilik unutturulamamıştır. Okullarda Alevilik okutulmadan da bu inanç madem yürüyebiliyor. Okullarda din dersi okutulmasına gerek yoktur. Herkes ailesinden öğrensin, kütüphanelerden, internetten yararlansın. Okullarda Alevilik veya Sünnilik fark etmez, din bilgisinin ders olarak okutulması sakıncalıdır; laiklik ilkesine de aykırıdır.
Sayın Ercan Göksu, siz de kendinizi ve çalışmalarınızı Radyo Yenigün dinleyicilerine tanıtır mısınız?
Ercan Göksu: 1969 yılında Arguvan’da doğdum. Müziğin ve türkünün en yoğun ortamında büyüdüm. Liseyi bitirdikten sonra profesyonel olarak halk müziği dalında çalışmaya başladım. Şimdiye kadar iki kaset çıkardım. Müzik kursları verdim. İzmir’de düzenlenen Âşık Mahzuni Şerif beste yarışmasında Türkiye birincisi oldum. Haziran ayında yeni bir kasetim çıkacak. Yaşamımı müzikle kazanıyorum.
Sayın Göksu, bağlamayı adeta konuşturdunuz. Söylediğiniz deyişlerle Pir Sultan Abdal felsefesi bütünleşti. Teşekkür ederiz.
E. Göksu: Böyle anlamlı bir programda yer almaktan onur duydum. Ben teşekkür ederim. Radyo Yenigün’ün çalışanlarına, dinleyenlerine saygılarımı sunuyorum.
Sayın Nesimi Turhan, dinleyicilerimize PSAKD’yi ve Pir Sultan Abdal felsefesini tanıttınız. Radyo Yenigün dinleyicileri ve çalışanları adına teşekkür ediyorum.
“GİZLEMEDEN YAŞAMAK ÖZLEMİMİZ”
N. Turhan: Türkiye’de yaşayan tüm etnik kökenli insanların gerçek kimliklerini gizlemek zorunda kalmadan, barış içerisinde yaşayabilecekleri gerçek demokrasinin uygulandığı bir Türkiye’dir özlemimiz. Tüm çabalarımız da bunun içindir. Bu çabaya sesimizi duyurarak siz de katkıda bulundunuz. Radyo Yenigün’ün çalışanlarına, değerli dinleyicilerine; Yenigün gazetesinin çalışanlarına ve okuyucularına teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum
KAYNAK : Malatyayenigun.com - 29 Mayıs 2009