Ateşi bulanlar utandılar,
Madımak ı duyunca.
Ateş utandı.
Yakanlar ve yaktıranlar utanmadı
İnsanlıklarından.
Değerli Sivas şehit aileleri, Emek Demokrasi ve özgürlük mücadelesinde bizi yalnız bırakmayan değerli mücadele arkadaşlarım ve değerli basın emekçileri. Sizleri şahsım ve Pir Sultan örgütlülüğü adına sevgiyle, saygıyla yaratılan tüm değerlerle selamlıyorum.
2 Temmuz 1993’te Sivas Madımak Oteli’nde gerçekleştirilen katliam, insanlığın yüzkarası sayfalarındandır.
33 canımızın yaşamının, tertipli ve hunharca ortadan kaldırılışının 18.yılında, katliamın gerçekleştirildiği otel, kamuoyunun duyarlılığı,“Sivas Şehit Ailelerinin” kararlılığı, Pir Sultan Abdal kültür derneğinin ve demokratik kitle örgütlerinin yıllarca vermiş oldukları mücadeleler sonucunda kamulaştırıldı.
18 yıldır vicdan ve adalet sahipleri, 2 Temmuzlarda Sivas’ta ve Türkiye’nin her yerinde Madımak Utanç Müzesi olmalıdır, diye haykırdı. Yıllarca “Madımak Utanç Müzesi Olacak” talebimize, devleti yönetenlerden, Sivas yerelinden, medyadan, farklı gerekçelerle karşı çıkıldı.
“Madımak Utanç Müzesi Olacak” girişimleri hep sonuçsuz, bırakıldı. Unutulsun istendi. Sanki Sivas’ta; Sivas halkının, güvenlik güçlerinin, devlet yöneticilerinin ve tüm Türkiye’nin gözleri önünde bu insanlık suçu işlenmemişti.
Sivas Katliamında devlet, vatandaşlarına eşit yurttaş gibi davranmadı. Anayasadan, yasalardan, uluslararası antlaşmalardan ve evrensel insan haklarından doğan, hukuku görmezlikten geldi.
Devlet özür dilemedi.
Devlet kendisiyle yüzleşmedi.
Devlet ya kendisi ile yüzleşecek, ya da bu utancı üzerinde taşımaya devam edecektir.
Peki ne yaptı devlet?
2 Temmuz 1993’de Sivas Madımak Oteli’nde Farklı kültürün, farklı inancın, varlığına tahammülsüzlüğünü insanlığa sergiledi.
18 yıldır ben insanım diyenlerin yüreği parçalanıyor. Dönmeyen kuzularına yanan anaların, vicdanını yitirmemiş kamuoyunun, tek bir isteği var.
“Madımak Utanç Müzesi Olsun”
II. Dünya savaşında Yahudilere uygulanan gaz odaları, insan yakılan fırınlar nasıl bugün insanlığın ibret yerleri olarak müzeye dönüştürülmüş ve katliamın ayrıntıları yağlıboya tablolarla resmedilerek yarınlara taşınıyorsa, aynı duyarlılık ve sorumluluk çerçevesinde Madımak Oteli Müze olmalıdır.
İnsanlık; İnsanlık suçunun kara tarihi, Madımak Oteli’nden dersler çıkarabilmelidir. Evrensel değerleri esas alan, kişi hak ve özgürlüklerine saygılı birey yaratmanın ön koşulu olarak, toplumsal bellek, toplumsal vicdan ve adaleti harekete geçirmelidir.
İnsan vahşetiyle yüzleşmelidir.
Adresi de Madımaktır.
Unutmak; vahşetin yeniden yaşatılmasına gerekçe oluşturmaktır. Unutturmak; bir daha yaparımın yaptırımıdır. Unutmak ihanettir. Anadolu’nun kadim kültürünü ve bu kültürü yaşatan Alevileri ortadan kaldırmaya kalkışmak nafiledir. Egemen inancın dışında kalanlar yok ediliyorsa, Anadolu gerçeği katledilmiştir. Anadolu’nun rengine kokusuna, dokusuna uzanan el orta çağın karanlığına çekme gayretidir.
İnsanlık; farklı renklerle, farklı etnik yapılarla, farklı inançlarla, farklı kültürel zenginlikle, farklı lehçe ve dillerle bir arada olma, yaşama ve yaşatma becerisini göstermek zorundadır. Devlet buna hizmet eder. Devlet vatandaşları arasında hiçbir ayrım yapmadan yaşam haklarını güvence altına almak zorundadır.
Madımak Otelinin tadilatta olduğunu biliyoruz. Buna ilişkin haberler yer yer basına yansımakta. Hükümetin nasıl bir kurguyla hareket ederek, iç tasarım yapacağını bilmiyoruz. Ancak var olan dokuyu bozduğunu, izleri kaybettirmeye yönelik biçimsel değişikliğe gittiğini biliyoruz. Bu da AKP Hükümetinin olaya nasıl baktığının çarpıcı bir örneğidir.
Bizim açımızdan, Madımak Otelinin Kütüphane, Çiçekçi, Böcekçi ya da bir bölümünün Anı Evi olarak dizayn edilmesi, AKP Hükümetinin katliamın üstünü örtme ve günü kurtarma gayretinden başka bir şey değildir.
Eğer bu konuda sorumlular samimi iseler, katliam yapılan yerin Utanç Müzesi düzenlemesine çevrilirken, tasarım konusunda Madımak Katliamında yaşamını kaybeden Ailelerin ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin de görüşü alınarak yapılmalıdır.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği olarak, Madımak’ın Utanç Müzesi olması konusundaki, kararlılığımız ve mücadelemiz artarak devam edecektir
Saygılarımızla
“MADIMAK UTANÇ MÜZESİ OLACAK”
Hüseyin Güzelgül
PSAKD Genel Başkanı