Pir Sultan Abdal Kültür Derneği üyeleri ve Madımak Olayları'nda ölenlerin aileleri, eski Madımak Oteli önüne gelerek binanın utanç müzesi olmasını istedi.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği tarafından organize edilen açıklama öncesi, kamulaştırıldıktan sonra 'Sivas İl Özel İdaresi Bilim ve Kültür Merkezi' adını alan eski Madımak Oteli önünde geniş güvenlik önlemleri alındı. Araç trafiğine kapatılan otel binası ve çevresine barikatlar kuruldu. Polisin otelin önünde açıklama yapılmasına izin vermemesi nedeniyle Emniyet Müdür Yardımcısı Mustafa Tutar ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Hüseyin Güzelgül arasında kısa süreli tartışma yaşandı.
Ellerinde hayatlarını kaybedenlerin fotoğraflarını taşıyan grup, Kent Meydanı'nda toplanarak, "Madımak utanç müzesi olacak" şeklinde slogan attı. Ölen 33 kişinin ismi tek tek okunarak yoklama yapılırken, görüşmeler sonrasında grup Atatürk Caddesi'nde geniş güvenlik önlemleri eşliğinde yürüyerek otel binasını gören sokağın girişinde açıklama yaptı. Yürüyüş sırasında polislerle gruptaki bir kişi arasında tartışma çıktı.
Olaylarda hayatını kaybeden Gülsüm Karababa'nın ağabeyi Hüseyin Karababa, nasıl bir Madımak istediklerini Devlet Bakanı Faruk Çelik'e anlattıklarını söyleyerek, otel binası 'utanç müzesi' olana dek mücadelelerinin devam edeceğini vurguladı. Karababa, "Biz aileler nasıl bir Madımak istiyoruz? 1993 yılı 2 Temmuz günü Kültür Bakanlığı ve Sivas Valiliği ortaklığında yapılan Pir Sultan Abdal Anma Etkinlikleri devletin kolluk kuvvetleri kontrolünde katliama dönüşmüş, 25 aydın karanlık eller tarafındankatledilmiştir.
Alevi çalıştaylarında aradıklarını bulamayıp biz aileleri ziyarete gelen Devlet Bakanı Faruk Çelik'e, 'Bu düğümü çözmek istiyorsanız Madımak'ı yeniden projelendirecekseniz. Biz aileleri bunun bir parçası olara görmelisiniz' dedik. Bunu dememize rağmen tüm bu çalışmalar bizim dışımızda, adeta bizden kaçırırcasına yapılmış, şu andaki durum ortaya çıkmıştır. Bir kez daha bilinmelidir ki Madımak Oteli utanç müzesi olana dek mücadelemiz kararlı bir şekilde sürecektir" dedi.
HÜSEYİN GÜZELGÜL: "KATLİAMDAN O GÜNKÜ DEVLET SUÇLUDUR"
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Hüseyin Güzelgül ise, 2 Temmuz 1993 yılında meydana gelen olaylarla ilgili o günkü devleti suçlayarak faillerin belli olduğunu ve 18 yıl sonra suçluları başka yerde aramanın gerçeğin yüzünü örtmek olduğunu ileri sürdü. Güzelgül, "33 canımızın yaşamının tertipli ve hunharca ortadan kaldırılışının 18. yılında katliamın gerçekleştirildiği otel; kamuoyunun duyarlılığı, Sivas Şehit ailelerinin kararlılığı ve demokratik kitle örgütlerinin yıllarca vermiş olduğu mücadelenin sonucunda kamulaştırıldı. 18 yıldır vicdan sahipleri 2 Temmuzlarda Sivas'ta ve Türkiye'nin her yerinde 'Madımak utanç müzesi olmalıdır diye haykırdı.
Madımak Katliamı, Sivas'ta, Sivas halkının, güvenlik güçlerinin, devlet yöneticilerinin ve tüm Türkiye'nin gözleri önünde kameralar kayıttayken işlendi. Katliamın failleri bu kadar açık ve net iken 18 yıl sonra suçluları başka yerde aramak, gerçeğin üzerini örtmekten, yandaşları aklamaya çalışmaktan başka bir şey değildi. Devlet koruyamadı ya da korumak istemedi. Katillerle oteldeki yurttaşları baş başa bıraktı. O günkü devlet yöneticilerinin kişisel sorumlulukları bir yana, bu olay kurum olarak devlet suçludur" ifadelerini kullandı.
Yapılan açıklamanın ardından grup olaysız şekilde dağıldı.
Haber x - 9 haziran 2011