Necdet Saraç : Alevi açılımı

Necdet Saraç : "Alevi açılımı" AKP'nin 'Ilımlı İslam Projesi' çerçevesinde uygulamaya soktuğu 'Alevi...

Necdet Saraç : "Alevi açılımı"

AKP'nin 'Ilımlı İslam Projesi' çerçevesinde uygulamaya soktuğu 'Alevi açılımı' Alevi kamuoyunun ötesinde de belki de ilk kez, CHP, DSP, DTP, ÖDP, EMEP gibi partileri de içine alacak bir şekilde kamuoyunun gündemine oturdu. İlk kez Aleviler konusunda bir çok siyasi parti ve kuruluş açıklama yaptı, konuyla ilgili tavır koydu. AKP'nin Alevi kökenli milletvekili Reha Çamuroğlu eliyle devreye soktuğu ve adına 'açılım' dediği bu hamlenin aslında bir açılım değil, 'AKP Aleviliği' yaratma niyeti olduğu kısa sürede anlaşıldı. Bu 'açılımda' dünkü yemek sembolik olmasının ötesinde bir öneme sahip oldu. Alevilerin örgütlü güçleri, tümüyle yan yana gelmeseler de 'AKP'nin düzenlediği iftar şovuna katılmayacaklarını' açıkladılar. Alevi hareketinin en büyük çatı örgütlenmesi Alevi Bektaşi Federasyonu ile Cem Vakfı'nın ortak bir tavırda buluşmuş olması hem önümüzdeki dönemde 'muhatap alınma' açısınından, hem de AKP yemeğinin sanki Aleviler tarafından düzenleniyor imajını da bozması açısından çok önemli oldu. AKP'li Reha Çamuroğlu'nun 'bu yemeği 200 Alevi kuruluşu destekliyor' açıklaması boşa düştü. AKP'liler yemek için 20 dernek ismi bile açıklayamadılar. Dünkü yemeğe kaç kişinin nasıl katıldığı ve hangi şovun yapılmasının ötesinde ortaya çıkan tepkiler, yapılan açıklamalar şunu gösterdiki, Aleviler konusunda çözümün ilk adımı Alevi kuruluşlarını muhatap almaktan geçiyor. Bu konuda, Türkiye ve Avrupa'daki yaklaşık 450 Alevi Bektaşi kuruluşu adına Alevi Bektaşi Federasyonu'nun yaptığı açıklamaya kulak vermek gerekiyor. İşte dün basına da yansıyan açıklamadan bazı bölümler:

"Kamuoyuna sunulan tartışma ve 'açılım' başlıkları, Alevi sorununu çözmek yerine, yerel seçimler öncesi çizilecek siyasi rota için ilk elden kamuoyu tepkisi toplamayı hedefliyor. AKP hükümeti, Alevi sorununun çözümünde samimi değildir. Çünkü bir sorunu çözme iradesini göstermek için bazı kriterler vardır. Örneğin Alevi sorununun siyasi, demokratik ve hukuksal çözümle mümkün olduğunu kabul etmek. Alevilerin gerçek sorunları ve Geçmişte Alevilere yönelik inkarcı ve imhacı yaklaşım ve politika ile yüzleşmek gerek. AKP hükümeti gerek siyasi, gerek demokratik, gerekse hukuksal açıdan bir önermede bulunmuyor ve bu zeminlerde Alevilerle buluşmuyor. Geçmişle yüzleşmek yerine, unutturmak istiyor. Bu nedenle, 'bazı Alevi örgütleri sorunun çözülmesini istemiyorlar' iddiası, aslında AKP'nin kendi yanlışlıklarını örtmeye ve Aleviler arasında ayrımcılık yapmaya yönelik bir taktiktir. Çözümden uzak duran AKP'dir. Bu nedenle çözüm ve diyalog dili yerine çatışma dili kullanıyorlar. (...) Edep ve erkan dışı olan bu 'acılım' dillin Alevilerle buluşması mümkün değildir. (...) AKP'nin son günlerde bu yöndeki girişimleri Aleviler ve örgütleri tarafında boşa çıkarılmıştır. Organize ettikleri 'iftar projesinin' arkasında yerel seçimler hesabı ortadır. (...) Eğer Başbakan hükümet adına mevcut Alevi örgütlenmelerini hiçe sayarak, ikbal-çıkar beklentisi içinde olan ve Alevi olduğunu iddia eden bir kaç şahsı partisine kazanmak, AKP güdümlü projeye ve 'Federasyon' kurma girişimlerine destek verirse, eleştirilerimizin ne kadar haklı olduğu ortaya çıkacaktır. (...) Muharrem Ayı'nda Alevilerle toplu bir iftar yemeği düzenlemek, en iyimser bakış açısıyla bile, Aleviler ve Alevilik hakkında ne kadar bilgisiz olunduğunun göstergesidir. Alevi yol ve erkânlarında 'Toplu İftar Geleneği/Yemeği' yoktur. Muharrem Orucu bir matem orucudur. Bu ayda Aleviler İmam Hüseyin ve Kerbelâ şehitleri'nin yasını tutmaktadırlar. Alevilerin orucu, Sünni yurttaşlarımızın Ramazan ayında ibadetlerini gerçekleştirmiş olmanın coşkusuyla toplu iftar yemekleriyle açtıkları oruçtan farklıdır. Ancak kendi güdümünde Alevi kurumsallığına soyunanların, 'siyasal amaçlı toplu iftar' ile Alevinin mütevazı oruç açma geleneğini birbirine karıştıracak kadar bu konunun cahili oldukları anlaşılmaktadır. Öğretimizde ve inancımızda MATEM ayında, çok yıldızlı otellerde, gösteriş içinde 'iftar' alışkanlığımız olmadığından, bu son derece aykırı ve ayıplı tutumu tüm Alevi-Bektaşi kurumları olarak kınıyor, hin bir ahlaki tarafı olmayan bu kötü niyetli irişim karşısındaki şiddetli tepkimizi kamuoyumuzun bilgilerine bir kez daha sunuyoruz. Alevi toplumunun temsilcileri bellidir. Hükümet bu temsiliyeti ve tarafı görmezden gelip, yeni bir taraf ve temsil odağı yaratarak, Alevi-Bektaşi toplumuyla toplumsal diyalog kuramaz.

Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılacağı, AKP Milletvekili Reha Çamuroğlu'nun çağrıcısı olduğu 'Tertip Komitesi'nin, 11 Ocak 2008 tarihinde Ankara Bilkent Otel'de gerçekleştireceği 'Toplu İftar Yemeği'ne katılmıyoruz. İçinde bulunduğumuz Muharrem ayı AŞURE gününde, CEMEVİ ve dergâhlarımızda, ALEVİ-SÜNNİ ve her inançtan yurttaşımızın hep birlikte barış içinde AŞURE paylaşacağını, kamuoyunun bilgilerine tekrar sunarız. Kamuoyumuza saygı ile duyururuz."
 
Necdet Saraç

<!--

var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';

var path = 'hr' + 'ef' + '=';

var addy93562 = 'necdetsarac' + '@';

addy93562 = addy93562 + 'birgun' + '.' + 'net';

var addy_text93562 = 'necdetsarac' + '@' + 'birgun' + '.' + 'net';

( '' );

93562 );

( '' );

//-->n

<!--

( '' );

//-->

<!--

( '' );

//-->


BİRGÜN - 12 Ocak 2008

Makale Haberleri

Ölümsüz bir analiz olarak: Büfeci İslamı - Ufuk Güldemir
Ali mi Aleviliği, Alevilik mi Ali'yi yarattı?
Şebnem Korur FİNCANCI yazdı: Aralık 78
Alevi düşmanlığı yapan Rabia Mine'ye PSAKD yöneticisinden cevap
Din ortaklığının kitle kontrol silahı : Korku