Mustafa BALBAY : İran'la Nereye?

Mustafa BALBAY : İran'la Nereye? İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın İstanbul ziyareti Tahran’ın Türkiye’ye ve dünyaya...

Mustafa BALBAY : İran'la Nereye?

İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın İstanbul ziyareti Tahran’ın Türkiye’ye ve dünyaya vermek istediği mesajları istediği gibi gösterdiği bir zemine dönüştü.

Ahmedinejad tek başına düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’deki en önemli siyasi mesajının Sultanahmet Camisi’nde cuma namazı kılmak olduğunu söyledi. Ahmedinejad yanlış anlaşılmalara ve farklı yorumlara meydan vermemek için de bu tutumun altını özellikle çizdi:

En önemli siyasi mesajım budur!

Cuma namazındaki belli bir kalabalık da zaten mesajı aldı ve gereğini yaptı.

Yeri gelmişken vurgulayalım; İran’ın Hacıbektaş’ta bir metrekarelik propaganda yeri elde etmek için vermeyeceği şey yok. Türkiye’deki Alevilerin kendi rejimi için hiç de olumlu örnek olmadığını düşünen İran, öteden beri Türkiye’deki yandaşlarına şu mesajı veriyor:

Ya Alevileri Sünnileştirin ya da izin verin biz Şiileştirelim!

Hacıbektaş kültürü bu planın oyuncağı olmayacağını gösterdi, gösteriyor.

***

Mahmud Ahmedinejad’ın dünyaya verdiği mesajlar yeni değildi. Ama zemin yeniydi; İstanbul:

1- Bizi sınırlarımızın içine hapsedemezsiniz. Bölgede varız. Türkiye’ye bile misafir gibi değil, neredeyse evsahibi olarak geliyoruz.

2- Nükleer planlarımızdan vazgeçmeyiz. Biz bu teknolojiye sonuna kadar sahip olmak istiyoruz.

3- ABD’nin tehditlerine aldırmıyoruz. Bu konuda asıl suçlu olan biz değiliz, ABD’nin ikiyüzlü politikalarıdır.

4- Enerjiyi biz de pek çok büyük ülke gibi dış politikamızın en önemli unsurlarından biri olarak görüyoruz.

İran’ın bu mesajları, Amerika’nın başkanlık yarışına girdiği şu dönemde neredeyse bütün hesaplarını Ortadoğu üzerine yaptığı bir döneme karşılık geldi. Okyanus ötesinden gelen haberler, Bush yönetiminin en azından Irak batağını ikincileştirmek için bölgede başka bir göreceli “başarı” aradığını gösteriyor.

***

İran’ı nasıl bir süreç bekliyor?

Kimi değerlendirmeler şöyle:

Türkiye 2003 yılında Saddam yönetimini uyarmış, komşuluk görevini yerine getirmişti. Şimdi de aynı şeyi Tahran yönetimine yapıyor, “ABD’nin gözü kara, ne yapacağı belli olmaz, aman dikkat” diyor.

Bu değerlendirmede haklılık payı var ama şu da kesin:

İran, Irak değil!

Peki ne?

İki bin yıllık devlet geleneği olan İran, şu anda hiçbir küresel ölçekli pakta ve organizasyona üye değil. Bunu dış politikasının bir ölçüde temeli yapmış durumda. Ancak dünya dengelerini de çok iyi kullandığı görülüyor.

İran, ABD kutbuna karşı Çin-Rusya kutbuyla hareket ediyor. Bunu halen devam etmekte olan Kafkasya krizinde de görüyoruz. Bölgede ABD destekli Türkiye-Gürcistan-Azerbaycan hattına karşılık Rusya-İran-Ermenistan çemberi dikkati çekiyor.

Gül, Ahmedinejad’a, sürdürdüğü dünya dengelerinin ülkesinin yararına olmadığını iletmiş. Yalanlanmayan haberler bu yönde.

İran’la enerji alanında herhangi bir işbirliği yapılmadı. Türk işadamlarının İran’daki sorunlarında çözüm olmadığı gibi bu yönde bir inandırıcı mesaj bile verilmedi. Türkiye’nin bölge sorunlarına bakışının İran gibi olmadığı mesajı iletildi; peki bu gezi niye yapıldı? İran’ın Türkiye’nin içine ve dışına mesaj vermesine zemin yaratmaksa bunda bizim ne çıkarımız var? Yoksa çok sık olduğu gibi Türkiye’nin dış politikasıyla AKP’nin dış politikası yine ayrı mı düştü?

Yukarıda sıraladıklarımız akla ilk şu kaygıyı getiriyor:

Aman yeni bir ileri karakol olmayalım!

MUSTAFA BALBAY

<!--

var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';

var path = 'hr' + 'ef' + '=';

var addy91928 = 'ankcum' + '@';

addy91928 = addy91928 + 'cumhuriyet' + '.' + 'com' + '.' + 'tr';

var addy_text91928 = 'ankcum' + '@' + 'cumhuriyet' + '.' + 'com' + '.' + 'tr';

( '' );

91928 );

( '' );

//-->n

<!--

( '' );

//-->

<!--

( '' );

//-->


Cumhuriyet - 19.08.2008

Makale Haberleri

Ölümsüz bir analiz olarak: Büfeci İslamı - Ufuk Güldemir
Ali mi Aleviliği, Alevilik mi Ali'yi yarattı?
Şebnem Korur FİNCANCI yazdı: Aralık 78
Alevi düşmanlığı yapan Rabia Mine'ye PSAKD yöneticisinden cevap
Din ortaklığının kitle kontrol silahı : Korku