GENÇLİK VE SORUNLAR
2000 yılından bu yana düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz sosyal demokrasi gençlik kampına hoş geldiniz. Bugün burada 13.gençlik kampımızı gerçekleştiriyoruz. Bu kampın düzenlenmesinde bizlere büyük destek veren başta Güre Belediye Başkanı Sayın Kamil SAKA olmak üzere emeği geçen herkese SODEV adına teşekkür ediyorum. Türkiye devrimci gençlik hareketi tarihsel olarak onurlu geçmişe sahiptir. Emperyalizme ve bozuk düzene karşı verilen kavgada, yüzlerce genç bu uğurda canını feda etmiştir. Bu geleneğin öncüleri olan Deniz’ler, Mahir’ler, İbrahim’ler ve 78 kuşağının tüm önderlerini bir kez daha saygıyla anıyorum.
Gençlik bir toplumun en dinamik en enerjik kesimini oluşturmaktadır. Nüfusunun çoğunluğunun gençlerden oluşmasına rağmen toplumsal sorunlardan en çok etkilenen gençlerdir. Bugün ülkemizde gençlerin ekonomik sorunları, eğitim sorunları, psikolojik sorunları giderek büyümektedir. İşsizlikten yine en çok gençler payını almaktadır.
Çığ gibi büyüyen sorunları çözmenin yolu örgütlü mücadele etmekten geçmektedir. Aynı zamanda gençlik konumu gereği toplumsal değişime ve dönüşüme önderlik yapmak zorundadır. Bu ancak özgürce düşünen, okuyan, araştıran, eleştiren ve sorgulayan bir gençlikle mümkündür.
Ülkemizde var olan siyasiler ve siyasi partiler gençliğe önem vermemekte, gençliğin özgürce politika yapmasının önünde engel olmaktadırlar. Var olan partilerde parti içi demokrasi işlememekte, parti genel başkanları kendilerini birer padişah gibi görmekte gençliğin özgürce politika yapmasını engellemektedirler.
Bugün TÜRKİYE’NİN pek çok konuda olduğu gibi gençlik konusunda da devrimsel dönüşümlere gereksinim vardır. Eğitim sistemimiz gençlerin beklentilerini karşılayamamaktadır. Gençliğin önünü açmak için TÜRKİYE’NİN önce eğitim sisteminde bir devrim yapması gerekir. Katılımcı ve demokratik eğitim olmadan; toplumun demokratikleşmesi mümkün değildir. Siyasal yozlaşmayı önlemenin yollarından biri de siyasetin gençleştirilmesidir. Gençliğe ve dolayısıyla topluma sahip çıkmanın iki önemli ön koşulu vardır.
Bunlardan birincisi gençlerin eğitimi (bilimsel, laik, çağdaş eğitim) ikincisi de gençler üzerindeki yasaklamaların kaldırılması ve gençliğin özgür bırakılmasıdır.
İşte bu sorunları aşmanın tek yolu örgütlenmekten ve bilinçlenmekten geçmektedir. Bu nedenle Cumhuriyetin Kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK Cumhuriyetin ve Ülkenin geleceğini GENÇLİĞE emanet etmiştir.
Bu nedenle gençliğe büyük görevler düşmektedir. Gençlik SODEV’in göz bebeğidir. SODEV’İN faaliyetleri açısından hayati önem taşımaktadır. Gençlerin çalışmalarını SODEV olarak son derece önemsiyor ve destekliyoruz. Bundan sonraki süreçte olanaklarımız ölçüsünde bu desteğimizi arttırarak sürdüreceğiz. SODEV gençliği hem TÜRKİYE’NİN hem de sosyal demokrat ve sol bir iktidarın geleceğidir.
Bizler SODEV olarak, bu gençlerin siyasete ve sorunlarına karşı duyarsız kalmaması için 2000 yılından bu yana gençlik kampları düzenliyoruz. Kıt olan olanaklarımızla ve dostların destekleriyle bunu gerçekleştiriyoruz. Gençliği olmayan bir siyasi hareketin bir siyasi partinin geleceği olamaz.
Yine özellikle gençlerimizin geleceği olan topraklarımız sözde sanayileşme, altın arama ve turizm adı altında resmen katledilmekte ve böylelikle gençlerimizin geleceği yok edilmektedir.
Bu çirkinliğin ve çirkefliğin bir örneği de güzelim KAZ DAĞLARINDA yaşanmaktadır.
Yüz yıllar boyu efsaneleşmiş oksijen deposu KAZ DAĞLARININ altın arama şirketlerine altın aramak için izin verilmesi neticesi asırlık ağaçlar katledilerek doğal hayat ve çevreye zarar verilmektedir. HOMEROS’UN İLYADA sına konu olan, dünya üzerinde sadece burada yetişen 47 bitki türüne ev sahipliği yapan KAZ DAĞLARI ölüm kalım mücadelesi vermektedir. Şu an 36 değişik noktada sondaj izni alan 10 firma aralıksız olarak çalışıyor.
Bu sondajlar durdurulamadığı takdirde güzelim KAZ DAĞLARI BOZ DAĞLAR olacaktır. Havanın suyun oksijenin olmadığı yerde paranın altının önemi olabilir mi? İnsan kendi toprağını doğasını para karşılığı satar mı? Ama ne yazık ki para ve ranttan dolayı bir tarafta savaşlar çıkartan yüzlerce insanını ölümüne neden olanlar bir taraf tandan da zehir saçarak insanları ölüme terk etmekteler.
Eğer bizler omuz omuza verirsek bu gözü doymaz haydutları ülkemizden def edebiliriz.
Çünkü bizler haklıyız bu topraklar ve kaz dağları bizimdir. Bizim çocuklarımıza bırakacağımız en büyük emanettir.
22 EKİM 2007 - 13.GENÇLİK KAMPI / GÜRE
MEHMET TÜM
SODEV GENEL SEKRETERİ / ABF DELEGESİ