Madımak'a Yandaş Alevi Formülü
Tüm Alevi örgütlerinin ortak taleplerinden birisi olan Madımak Oteli’nin Utanç Müzesi olması talebini sulandırma gayretleri devam ediyor. Önceki yıllarda “Çiçekçi olsun, kitapçı olsun, hediyelik eşya mağazası olsun” formüllerini gündeme getiren AKP’nin, dört elle sarıldığı son formül “Otel yıkılsın park yapılsın” oldu. Bu formülü hayata geçirmek isteyen AKP’nin imdadına ise CEM Vakfı yetişti.
7. Alevi Çalıştayı’ndan sonra “Madımak konusunda kararı Sivaslılar verecek”, “Sivaslılar ne derse o olacak” söylemini geliştiren AKP Hükümetinin Sivaslılardan kimi kastettiği ise netleşmeye başlıyor. “Madımak Oteli yıkılsın park yapılsın” formülünün “Alevi Ayağı” Cem Vakfı ile doldurulacak.
“Otel yıkılsın park yapılsın” formülünü hayata geçirmek için çalışmaları hızlandıran AKP hükümeti bu hafta ilk adımı atıyor. “Alevi Açılımı”ndan sorumlu Devlet Bakanı Faruk Çelik, 24 Şubat Çarşamba günü Sivas’a gidecek. Sivas’ta çeşitli temaslarda bulunacak olan Devlet Bakanı Faruk Çelik’in, Sivas Valisi, Sivas Belediye Başkanı, Sivas’ta bulunan çeşitli Sivil Toplum Örgütlerinin başkanları ve Sivas CEM Vakfı yöneticilerini de yanına alarak Madımak Oteli’ni ziyaret edeceği öğrenildi. Bu “birlik ve beraberlik!” görüntüsü içinde Madımak formülü kamuoyuna ilan edilecek. Yanına Sözde Alevi temsilcilerini de alan hükümet böylece plana meşruluk(!) kazandırmış olacak. Böylece kamuoyuna “Bakın Alevi-Sünni birlik olduk, bu sorunu çözdük” mesajı verilecek.
Alevi çalıştaylarının moderatörü Necdet Subaşı geçen haftalarda TRT’de katıldığı bir programda, “Yaklaşık 20 gün sonra, Madımak’la ilgili bir tasarrufun Sivas’ta açıklanacağını, Sivas Valisi, Sivas Belediye Başkanı ve Cem Vakfı Sivas Şube Başkanı’yla bir çalışma başlatılacağını” açıklamıştı. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Merkezinde Sivas Şehitlerinin aileleriyle görüşen Devlet Bakanı Faruk Çelik’e böyle bir çalışma olup olmadığı sorulmuş, bakan ise iddiaları yalanlamıştı.
Hatırlanacağı üzere Cem Vakfı Başkanı İzzettin Doğan, 29 Mart yerel seçimlerinden hemen önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Dolmabahçe’de bir görüşme gerçekleştirmişti. Alevi kamuoyunda büyük şüphe uyandıran ve içeriği konusunda çeşitli spekülasyonlara neden olan bu görüşme “Dolmabahçe Mutabakatı” olarak nitelendirilmişti. Kamuoyu, “Hangi konularda ve ne karşılığında bir mutabakat sağlandı?” sorusunun cevabını ararken “Dolmabahçe İttifakı” ilk meyvesini Tunceli’de verdi. İzzettin Doğan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve “Alevi Açılımı”ndan sorumlu Devlet Bakanı Faruk Çelik ile birlikte Tunceli’de bir cem evini ziyaret etti.
Dolmabahçe görüşmesinden sonra AKP’nin “Alevi Açılımı” adını verdiği çalışmayı Cem Vakfı ile yürüteceği iyice anlaşılmıştı. Alevi Çalıştayları sürecinde hükümete büyük destek veren Cem Vakfı, Madımak Oteli konusunda da AKP’ye tam destek veriyor. 7. Alevi Çalıştayı’ndan sonra yandaş basın tarafından kamuoyuna pompalanan “Çalıştaydan büyük uzlaşma çıktı” manşetlerinin mimarı da Cem Vakfı olmuştu. Zira çalıştayı protesto eden alevi örgütleri 7.Alevi Çalıştayına katılmamışlardı. “Alevisiz Alevi Çalıştayı” olarak nitelenen toplantıda sözde Alevilerle hükümet bir kez daha mutabakata varmıştı. 7.Alevi Çalıştayı’ndan sonra hazırlanan ve Başbakan Erdoğan’a sunulan Alevi Çalıştayı Ön Raporu ise bu mutabakatın çerçevesini gösteriyordu.
Aleviler içerisinde yüzde 1’lik bir temsil gücü bile olmayan Cem Vakfı’nın AKP tarafından muhatap kabul edilmesinin altında ise çeşitli ekonomik ve siyasi hesapların yattığı biliniyor. Alevi sorununu bir “güvenlik sorunu” olarak niteleyen İzzettin Doğan, bu söylemi ile Türk-İslam sentezci hakim sınıfta büyük kabul görüyor. “Bu iş Türkiye'nin güvenlik sorunu haline getirilecektir, gelin geç olmadan bizle mutabakat sağlayın, yoksa Alisiz Marksist Aleviler güçlenecek” yönündeki söylemi ile devlet katında yer bulan İzzettin Doğan’ı bundan sonraki süreçte de önemli bir aktör olarak sahnede görmeye devam edeceğiz. Fettullah Gülen'e övgüler yağdıran İzzettin Doğan'ın hükümet katında "makul ve makbul insan" görülmesi ise Alevilere hiçte şaşırtıcı gelmiyor.
2 Temmuz Sivas Katliamını anma törenlerinde ortalıkta pek gözükmeyen ve Sivas Şehitlerini anmak üzere Sivas’a gidenleri “gerginlik çıkarmak, provokasyon yaratmak ve Alevi-Sünni çatışması çıkarmaya çalışmak” gibi ithamlarla karalamaya çalışan Cem Vakfı’nın Madımak konusunda söz söylemesi ve muhatap kabul edilmesi ise olayın trajik boyutunu oluşturuyor.
9 Kasım 2008’de Ankara’da ve 8 Kasım 2009’da İstanbul’da Yüz binlerce Aleviyi alanlarda toplayan Alevi örgütlerini ve taleplerini görmezden gelen AKP hükümetinin bundan sonraki süreci de yandaş Alevilerle yürüteceği Madımak konusunda ki gelişmelerle bir kez daha ortaya çıkmış oldu.
KAYNAK : Alevihaber.com – 20 Şubat 2010