ROMANIN ADI: CEFR
SAYFA ADEDİ: 558
YAZARIN ADI: METİN AKTAŞ
YAYINEVİ: DOZ YAYINLARI
TELEFON: 0212 2972505
CEFR
AYDINLIK DOĞUDAN BAŞLAR
“Bizim davamız bir sırrı mustasırdır,
Ancak bir sırrın öğretilebileceği bir sır,
Sır üstü bir sır(sırrı ala sır), sır içinde
Kapalı kalan bir sırdır.”
Malkum
“Bir insan gördüm hayatım değişti.”
Roman bu sözlerle başlar. Soğuk bir kış günü yazar hasta yatağında yatarken içinde bir sesin kendisin çağırdığını his eder. Bu sesi unutmaya uğraşır ama başaramaz; bu ses onu kontrolüne alarak hasta yatağında çıkararak kentin sokaklarına salar. Yazar bir metre karla kaplı kentin sokaklarda kendisini çağıran sesin sahibini aramaya başlar. Ve bir sokakta onunla karşılaşır. Sanki yıllardır onu tanıyormuş gibi ona yaklaşır. O zaman polisler onların çevresini sarar. Yazarı çağıran sesin sahibi deli hastanesinden kaçmış bir delidir. Deli yazarla tek kelime konuşmaz. Sadece bakışırlar. Bir süre sonra polisler ve deli hastanesi personeli deliyi ambulansa bindirerek götürürler. Ama içindeki o ses ısrarla yazarı çağırmaktadır. Yazar öbür gün dostların yardımıyla sokakta karşılaştığı deliyle bir gece deli hastanesinde aynı odada kalır. Deli o gece ona bazı sırları açıklar. Delinin ona anlattığı sırlar ona şok eder. Delinin kendisine anlattıklarını dinledikten sonra karşısında ki adamın deli olmadığını günümüz insanın çok ötesine ulaşmış bir bilge, evliya olduğunu düşünmeye başlar. Ne diyeceğini, ne düşüneceğini bilmez bir halde yatağında yarı ölü halde donar kalır. Çünkü duyduğu şeyler aklın kabul edeceği şeyler değildir. O sabah beş yıldır aradığı delinin izini bularak onu tutuklamak için delinin hastanedeki odasına giren komiser deliyi odada bulmaz. Odanın, salonun, dış kapının kapısı kapalı olduğu halde deli odada yoktu. Peki, nasıl çıkmıştı odadan deli? Bunu kimse anlamaz. Komiser yazarı sorguya alır ama yazar delin kendisine anlattıklarından söz etmez. O günden sonra yazarın düşünceleri, inançları, yaşam tarzı değişir. Kendisine o gece o inanılmaz sırlar anlatan deliyi aramaya başlar.
Peki, o gece deli hastanesinde ki ne anlattı yazara? Yazarın düşüncelerini, inançlarını, yaşam tarzını değiştiren onu delinin peşine takan sır neydi?
Avrupa’dan gelip Alevilerin içerisinde örgütlenmiş gizli bir tarikatın elinde olduğu söylenen sırı arayan iyi bir dedektif olan Çorçil’le doğu dilleri ve kültürleri konusunda iyi bir uzman olan Cloadiya; Alevi mezhebi hakkında uzman olan Dersimli Pir Hıdır’la görüşmeye gittiklerinde Çorçil öldürülür. Bu olaydan sonra Hıdır, Cloadiya’yla kendini sonu nereye ulaşılacağını bilmediği tehlikeli zor bir serüvenin içerisinde bulur. Alevi dergâhlarında bu gizli tarikatın izlerini ararken kendilerini bu tarikatın mistik derinliğinde bulurlar. Şeriat, tarikat, marifet aşamalarını çok çetin inanılmaz mücadeleler sonucu tamamlayarak her müridin erişemediği hakikat aşamasına ulaşırlar. Tarikat içerisinde bu yolu alırken Alevi dergâhlarında peş peşe dedeler, pirler öldürülmektedir. Katiller kimdir, neden dedeler, pirler öldürülmektedir? Hıdır’la, Cloadiya Aleviler içerisinde örgütlenmiş gizli tarikatın elindeki sırrı araştırırken kendilerini sonu, başı, çıkışı bilinmeyen kadim bir labirentin içerisinde bulurlar. Aradıkları sırra ulaştıklarını his ettikleri an aslında sırdan çok uzaklaştıklarını görürler. Alevilerin içerisinde örgütlenmiş gizli tarikatın sakladığı sır nedir? Nereye ulaşılacağını bilmedikleri mistik, felsefi bulmacaları çözer gibi önüne çıkan sorunları aşarak ilerlerler ve binlerce yıldır halktan saklanan o kadim sırrın adını öğrenirler. Cefr… Peki, nedir Cefr? Neden binlerce yıldır halktan saklandı? Hazreti Muhammed’in ölüm döşeğindeyken Hazreti Aliye verdiği Cefr gücünü, gizemini nereden alıyor? Hz Muhammed gücünü Cefr den mi alıyordu yoksa Cefr gizini Hz Muhammed’in cemaatinden saklamış olmasından mı alıyordu? Peki Hz Muhammed neden Cefr’i cemaatinden sakladı, onun varlığından kimseye söz etmedi? Cefr’i ararken insanlığın hayıtın ve evrenin sırlarının derinliklerine gidecek insanoğlunun on bin yıllık inançsal, düşünsel yaşamsal yapısıyla yüzleşecek bu güne kadar gerçekmiş gibi anlatılan resmi tarih ve resmi din anlayışlarıyla hesaplaşacaksınız. İnsanlığın ve İslam dininin halktan saklanmış sırrı olan Cefr, Kuran’ın hangi surelilerin hangi ayetlerinde gizlenmiştir? İslam dininin batini yorumcularının anlattığı gibi Kuran’daki meseller bu kadim sırrı içerisinde saklayıp gelecek nesillere taşıyan kutsal sandıklar mı?
Kadim sır Cefr’in, izinde giderken insanlığın ve evrenin yaradılışına doğru yol alacaksınız? Peki nedir Cefr? Maddi bir nesnemi yoksa insanoğlunun asla ulaşamayacağı kadim bir ütopyamı? En önemlisi Sümer uygarlığından bu yana varlığı bilinen Cefr şimdi nerede? Bu yolculuğa çıkmak istiyorsanız Cefr romanı size sunulmuş iyi bir rehber.
Alevihaber.com - 15 Haziran 2009