Kemal BÜLBÜL : Halk ve Hak Ozanı..

Kemal BÜLBÜL : Halk ve Hak Ozanı.. O halkının dili, gözü, kulağı, bilinci, bir çağlayan gibi akan ve durmaksızın akacak olan sesidir....

Kemal BÜLBÜL : Halk ve Hak Ozanı..

O halkının dili, gözü, kulağı, bilinci, bir çağlayan gibi akan ve durmaksızın akacak olan sesidir. Bir anti emperyalist olarak, “Amerika katil katil” sözü onun türkülerinden halkın dilinde bir slogana dönüşmüş, o her zaman yoksulların, ezilenlerin, kimsesizlerin, işçi ve emekçilerin dostu, yareni ve ozanı olmuştur. Onun yüreğinden diline süzülen sözlerin sazındaki yanık melodi ile buluşmasında aşk bir erdemdir. Onun türküleri insanı, doğayı ve evreni içerir. İnsan, doğa ve evren onun türkülerinde bütünleşerek yaşam aşkını oluştururlar. O kimi zaman “Pir Sultanlar gibi dar ağacına yürür”, kimi zaman “hastanede rehin kalan yoksul bir köylü çocuğu” olur, kimi zaman köylü “Memed Emmi” olur, kimi zaman da yarinin “çeşmi siyahında” aşkı yüreğiyle görür. Alevi kültür ve felsefesini evrensel hümanist değerlerle yoğurarak Aşık Mahsuni’yi dünya kültürüne sunan büyük halk ozanı Anadolu’nun devrimci sesi, halkının çağdaş Pir Sultan Abdalı’dır.

O hakka yürüyüp Ser Çeşme ile buluşalı 6 yıl oldu. Ser Çeşme onun türkülerinde ve sanatında temel esin kaynağı idi. Mahsuni Şerif derin duyguları ve kültürel birikimi ile Anadolu tarihini ozan kişiliğinde yansıtan bir geçmiş, gelecek kavşağı ve doğu – batı sentezidir. Onun sanatındaki saz ögesi lirizmi ile insanı mest ederken, söz ögesi de derin bir felsefeyi, öğreticiliği ve siyasal kişiliği yansıtmaktadır. Mahsuni, bir kültürler ve halklar kavşağı olan Maraş’ı, Afşin ve Elbistan’ı ozan kişiliğine temel dayanaklardan biri yapmış, adım adım Türkiye’yi dolaşarak her çiçekten bal alan bir arı misali kendi halkına tadına doyulmaz bal bırakmıştır. Yunus Emre’den ve Nesimi’den insan – evren ilişkisini kuran “İnsan küçük bir evren, evren büyük bir insandır.” felsefesini şiiri ve sazıyla yaşama indirgeyen Mahsuni bir filozoftur. Dadaloğlu’ndan “Ferman padişahın, dağlar bizimdir.”, Pir Sultan Abdal’dan “Dönen dönsün, ben dönmezem yolumdan.” şiarını edinen Mahsuni bir halk önderidir. Aşık Veysel’den yaşamı bitimsiz bir “uzun ince yol”, yarin ve yar ile bağın aşkla var olduğunu ifade eden “Güzelliğin on par’ etmez, bu bendeki aşk olmasa; Eğlenecek yer bulama’n gönlümdeki köşk olmasa” söyleyişini yüreğinin imbiğinden süzen bir aşıktır. 1960’lı yılların sonlarında halkın siyasal, demokratik taleplerini içeren, dillere destan olmuş türküleri ile dönemin  önderleri ile buluşan siyasal bir kişiliktir. Özcesi Mahsuni tüm zamanların ozanıdır. Çünkü onda yaşamın bir yüzü değil, yaşamın tüm gerçekleri yani halk, hak ve aşk vardır.

Onu hakka yürüyüşünün 6. yılında aşkı muhabbetle anıyoruz. Sulucakarahöyük’te Halk ve Hak Ozanı Aşık Mahsuni ile Halkın ve Hakkın sesi, nefesi, bilgesi Ser Çeşme buluşalı 6 yıl oldu onlara aşkı niyaz olsun… 15. 05. 2008

Kemal BÜLBÜL
PSAKD Genel Sekreteri 
15 Mayıs 2008

Makale Haberleri

Ölümsüz bir analiz olarak: Büfeci İslamı - Ufuk Güldemir
Ali mi Aleviliği, Alevilik mi Ali'yi yarattı?
Şebnem Korur FİNCANCI yazdı: Aralık 78
Alevi düşmanlığı yapan Rabia Mine'ye PSAKD yöneticisinden cevap
Din ortaklığının kitle kontrol silahı : Korku