Kalktı göç eyledi divane gönlüm
Yola varmak ister yoldaş kalmamış
Garip ilde kaldım ben de yalınız
Aradım gönlüme sırdaş bulunmaz
Sofu gevherini yabana atmaz
Yalınız sofunun ektiği bitmez
Kendinin kalbinde karası gitmez
Yapısın yapıma bir taş bulunmaz
Sofu kendi kendin bilmek gerektir
Düşünüp devranı sürmek gerektir
Fırsat elde iken görmek gerektir
Oğul ele geçer kardeş bulunmaz
Gurbet ilde bana neler oluptur
Ciğer aşk oduna delik deliktir
Müsahipsiz sofu düşmüş gariptir
Müsahip ele geçer sırdaş bulunmaz
Abdal Pir Sultan'ım doğrusu vardır
Harami çok gönül uğrusu vardır
Her başların da bir ağrısı vardır
Ağrıdan kurtulmuş bir baş bulunmaz