Kadri GÜRSEL : Alman TV'si neden hariçten gazel okudu?

Kadri GÜRSEL : Alman TV'si neden hariçten gazel okudu?Alevi baba kızına tecavüz ediyor... Sonra tecavüz kurbanı kız bir Sünni...

Kadri GÜRSEL : Alman TV'si neden hariçten gazel okudu?

Alevi baba kızına tecavüz ediyor... Sonra tecavüz kurbanı kız bir Sünni olan eniştesine sığınıyor ve tesettüre giriyor...

Haberi atlayanlar için: Bu sahneler Almanya'da devletin televizyon kanalı ARD'de geçen pazar günü, polisiye dizisi Tatort'un, Türkçe'ye "Namusuma Layık Olmak" şeklinde çevrilen son bölümünde yer aldı. Dizinin yapımcısı NDR de devlet kurumu.

"Tecavüz"le Alevilere "mum söndü" iftirası atılıyor, tesettürle de "Selamet Sünni İslam'da" mesajı veriliyor...

Böyle bir yapım Türkiye'de gösterilseydi, sonuçları ülke için hayırlı olmazdı.

İlk kez Aşk-ı Memnu'da

Türkiye'de "mum söndü" iması bir TV dizisinde ilk ve son kez 1975'te, TRT yapımı "Aşk-ı Memnu"da yapıldı. Dizinin bir bölümünde, yanındaki hemcinsiyle dedikodu yapan kadın, "Bunlarınki Kızılbaş töresini de geçti" diyordu... Seyretmiştim de, oradan hatırlıyorum.

Türkiye'yi karıştırmak isteyen bir fesat şebekesinden ziyade, TRT'nin şuursuzluğu yol açmıştı bu gafa. Tartışmalara ve protestolara neden olsa da, bu ilk gaf derin bir iz bırakmadan atlatıldı... Çünkü Aşk-ı Memnu zamanında Türkiye henüz masumiyetini yitirmemişti. Bir Alevi-Sünni fayı vardı ama, kırılmamıştı. 1978'de Maraş'ta düzenlenen Alevi pogromuyla bu fay kırıldı. Son büyük kötülük Sivas katliamıyla yapıldı.

Bugün ise Sünni İslamcı kökenli AKP'nin yönettiği Türkiye'nin değişik yörelerinden, özellikle okullardan, Alevilerin karşılaştığı çeşitli baskılarla ilgili haberler gelmektedir. Tabii bunlar münferit olaylardır... Ancak, bir araya getirildiklerinde, ülkedeki siyasi ve kültürel iklim değişikliğinin rengi hakkında ipuçları vermektedirler.

Fesat aramaya elverişli

Şimdi bu hassaslaşan ortamda, ARD'nin yaptığı fesatçılık mı, şuursuzluk mu? Hangisi?

Almanya'daki Türk gazeteciler, bir hafta boyunca Alevi derneklerinin protesto gösterilerini izlemekle yetinmeyip, ARD'nin neden "hariçten gazel okuduğunu" araştırsalardı, bu sorunun cevabını bugün belki de biliyor olacaktık.

Sorunun açıktaki sinir uçlarına "başarıyla" dokunabildiklerine göre dizinin Alman senarist ve yapımcıları ne cahil ne de şuursuz... ARD yöneticileri de, ilgili bölümü yayınlamaktan Alevi derneklerinin uyarılarına rağmen vazgeçmediklerine göre, neyi kaşıdıklarının farkında olmalılar.

Müptelanın ilk sorusu

Evet, "fesat" (konspirasyon) hayatın bir gerçeğidir; ama bu bahiste öyle hemen, "Bu, dış odakların Türkiye'nin iç barışını bozmayı amaçlayan bir komplosudur" demiyorum. Diyemem, çünkü elimde bunu kanıtlayacak somut veri yok. "Almanlar ne yaptıklarını biliyorlardı" diyebilirim, ama her ne yaptılarsa, bunu hangi amaçla yaptıklarını şimdilik bilmiyorum.

Oysa ki, bir fesat teorisi yaratmak için her şey mevcut bu vakada.

Kimilerine göre Almanya, Türkiye'yi istikrarsızlaştırıp bu yolla AB'den uzak tutmak için, dinsel fay hatlarındaki hareketi artırmak gibi bir fesadın içindedir. Alevilerin misyonerler tarafından bu amaçla hedef kitle olarak seçildiğini öne sürenler bile var.

Fesat teorisi müptelasının bir vaka karşısındaki ilk sorusu, "Bu iş kimin çıkarına hizmet ediyor?" ise, ARD dizisi bahsinde cevap zaten hazırdır.

Batı karşısındaki travmatik ve paranoid ruh halimiz "gizli gerçeği" görmekte büyük yardımcımızdır tabii bu arada!

Tabuları yıkmak

Önemli önemsiz her olayı fesat teorileriyle izah edenler için bilgiye ulaşmak ve bunu çözümlemek gereksiz bir iştir. Onlar öncelikle her olayın rasyonel bir nedeninin olduğunu varsayarak, bunu gerektiğinde icat eder; hata ve saçmalıklara rol hakkı vermezler.

Örneğin, AA'nın aktardığına göre dizinin senaryo yazarı Angelicina Maccarone kendisiyle görüşen Alevilere "tabuları yıkmak istediğini" söylemiş. Gerçekten saçmalıyor mu, yoksa "dahil olduğu fesadı gizlemek için" saçmalarmış gibi mi yapıyor?

Almanya'daki Türk gazeteciler bu sorunun cevabını bulmalı. Yoksa Türkiye'deki irrasyonel düşünce cephesi bir mevzi daha kazanacak!

Tepkilerini ARD'yi protesto etmekle sınırlı tutan Alevilerin ve tüm okurların yeni yılını kutlarım.

Kadri GÜRSEL

<!--

var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';

var path = 'hr' + 'ef' + '=';

var addy36877 = 'kgursel' + '@';

addy36877 = addy36877 + 'milliyet' + '.' + 'com' + '.' + 'tr';

var addy_text36877 = 'kgursel' + '@' + 'milliyet' + '.' + 'com' + '.' + 'tr';

( '' );

36877 );

( '' );

//-->n

<!--

( '' );

//-->

<!--

( '' );

//-->


MİLLİYET - 30 Aralık 2007

Makale Haberleri

Ölümsüz bir analiz olarak: Büfeci İslamı - Ufuk Güldemir
Ali mi Aleviliği, Alevilik mi Ali'yi yarattı?
Şebnem Korur FİNCANCI yazdı: Aralık 78
Alevi düşmanlığı yapan Rabia Mine'ye PSAKD yöneticisinden cevap
Din ortaklığının kitle kontrol silahı : Korku