Hepimizin günümüzde bildiği bir gerçek vardır ki; özellikle Türkler kılıç zoruyla ve Emevi- Abbasi baskısıyla Müslüman olmuşlar; Mısır ve kuzey Afrika'da yaşayan halklar fakir oldukları için haraç (cizye) verememişler ve canlarını kurtarmak amacıyla zorla İslamı seçmişlerdir. Ancak günümüz gerçeklerinden birisi olan bu gerçek; aslında İslam'da olmayan bir olgu gibi yansıtılmış ve Peygamber Muhammed sonrası Arap döneminin, İslam'ı çarptığı ve saptırdığı iddiası ortaya atılmıştır. Bakara 256. ayette yazan "Dinde zorlama yoktur." tabiri ile Müslüman olmak veya olmamak çelişkisinde bir zorlama olmadığını ileri sürmektedirler. Her ne kadar Enfal süresi 39. ayette, "Fitne kalmayıp; din tamamıyla Allah'ın dini olunca kadar savaşın." gibi bir emir olsa da, Kur'an'ın bu emrine rağmen; İslam'ı ılımlaştırmak ve olduğundan daha iyi göstermek isteyen din hocaları bu konuyu açmayı pek uygun görmezler. Öte yandan Tevbe Suresi 5. ayette "Müşrikleri nerede bulursanız öldürün." yazmaktadır. Bu ayetin niçin indiğine ileride yine değineceğiz. Ancak bu ayetin ilk etapta savaşmak için inmiş olduğunu varsayarsak bile; "müşrik" olmanın cezasının ölüm olduğunu bariz olarak göstermektedir.Şimdi burada sorulması gereken soru "Müşrik kimdir"? sorusudur. Müşrik kelime anlamı ile Allah’a şirk koşan demektir. Ancak bu tabir sadece putperestler için değil; yine aynı süresinin 30. ayetine göre Yahudi ve Hıristiyanlar için de geçerlidir. Üstelik Allah, " onları kahretsin!" diye de eklemiştir. Her ne kadar beddua ve küfür Allah'ın tanrısallığına yakışmıyorsa da bu konuyu şimdilik es geçiyorum. Eğer İslam dışı tüm insanlar müşrik olarak nitelendiriliyorsa; müşrikleri nerede bulursanız öldürün tabiri veya hapsedin tabiri üzerine gelen eğer "Namaz kılarlarsa ve zekat verirlerse bırakın." ibaresinin olması insanları ayırımsız olarak ve cebren İslam'a itmekte eğer islamı kabul etmezsen müşriksen ölürsün veya en iyi ihtimalle esir edilirsin ibaresinin karşısında yatan gerçeğin bir zorlama olduğunu görür. Tabi dinde zorlama gerekçesi bununla da bitmez. Bir de Peygamber Muhammed’in Veda Hutbesi'nde "Allah'tan başka ilah yoktur." "Benim Allah'ın Resulü olduğumu kabul edinceye kadar, insanlarla mücadele etmen, savaşman emredildi.".
1. "Allah'tan başka ilah yoktur."Burada söylenilen Kuran’ın tanrısından başka bir tanrı olmadığı yönündedir. Her ne kadar Hıristiyanları ve Yahudileri bu kategoriye sokmak isteyenler varsa da, asıl olarak onlar bu kategoride değildirler. Yukarıda da belirttiğimiz gibi onlar Allah’a şirk koşmuşlardır. Nitekim Muhammed de bu yanlışlığı anlamış olacak ki sözünü şöyle devam ettirmiştir;
2. "...benim (Muhammed'in) Allah’ın resulü olduğumu kabul edinceye kadar" yani Yahudiler ve Hıristiyanlar da tâbi.
3. "...insanlarla mücadele etmem, savaşmam emredildi."Muhammed’e bu emri veren sözde Tanrı’dır, ancak tanrı Enam 125. ayetinde "Ancak istediği insanın İslam'a geçebileceğini" söylemiştir. Bunun bariz anlamı şu olmaktadır ki; "Sen Müslüman olmayanlarla savaş ben istediğimi Müslüman ederim etmediğimi öldürürsün haraca bağlarsın, esir veya köle edersin."dir. Kur'an müşrikleri nerede bulursanız öldürün ve "Muhammed’in peygamber olduğunu kabul edinceye kadar savaşın."demekte, Buna inanan biriyle nasıl komşu olunur veya beraber çalışırsın.!!!!
Saygılarımla,
Kazım DURSUN