Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, özel uçakla İstanbul'dan Nevşehir Kapadokya Havalimanı'na geldi. Buradan karayolu ile Hacıbektaş ilçesine geçen Cumhurbaşkanı Gül, Cumhuriyet Meydanı'ndaki 45'inci Ulusal 19'uncu Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma törenleri Kültür ve Sanat etkinliklerinin açılışına katıldı.
Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri saat 10.30'da başladı.
Törenlere ,Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Milli Eğitim bakanı Canan Öztoprak, Kıbrıs Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş, Almanya Yeşiller Partisi milletvekili AB Parlemento üyesi Ozan Ceyhun, DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, DP Genel başkanı Süleyman Soylu, İşçi Partisi Genel başkanvekili Mehmet Bedri Gültekin, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, "Biz Kaç Kişiyiz" Platformu başkanı Tuncay Özkan, Makedonya Büyükelçisi Melpomeni Korneti, eski bakanlardan Yaşar Okuyan ve Seyfi Oktay'da katıldı. Etkinliklerde Kültür ve Turizm Bakanlığı Hacıbektaş Semah ekibi gösterisi, şiir ve öykü yarışması ardından da 15. Hacı Bektaş Veli Dostluk ve Barış ödülü, eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay'a verildi.
Cumhurbaşkanı Gül'ün Hacıbektaş'a gelmesi nedeniyle geniş güvenlik önlemleri alındı. Alan ve çevresinde polis köpekleri eşliğinde arama yapıldı. Alana girenlerin üzerleri de sıkı sıkıya arandı. Cumhurbaşkanlığı korumaları, polis ve özel hareket timleri çevrede kuş uçurtmadı. Yüksek binaların çatılarında özel harekat timleri ile polis helikopterleri devriye görevi yaptı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ilçeye gelir gelmez alandan önce külliyeye giderek ünlü düsünür Hacı Bektaş Veli'nin türbesini ziyaret ederek, külliye içindeki Aslanlı çeşmeden su içti. Gül, çeşmeden bardakla kendisine verilen suyu geri çevirerek , çeşmeden eliyle içmeyi tercih etti. Gül, daha sonra önlemler altında alanda kendine ayrılan yere 10.Yıl Marşı eşliğinde geldi.
Herkesi bir ve beraber kabul ediyoruz
Cumhurbaşkanı protokolda bulunanların ellerini tek tek sıktıktan sonra Kültür Bakanlığı semah ekibinin gösterisini izledi. Adalet eski bakanı Seyfi Oktay ödülünü almak için kürsüye gelip, knuşma yaparken Hacıbektaş Belediyesi önünde toplanan bir grup "Katiller hesap verecek. Türkiye Laiktir, laik kalacak" sloganı atıp "Cumhurbaşkanı sen buraya yakışmıyorsun" pankartı açtılar. Aynı grup, yüksek sesle ve ıslıkla protestoya devam edince Seyfi Oktay "Konuşma olanağım kalmadı" diyerek kürsüden indi. Bu sırada Hacıbektaş Belediye Başkanı Ali Rıza Selmanpakoğlu, grubun yanına geldi. Başkan kendisini de protesto edenlere "Atatürkçüler burada, bölücüler dışarı" diye bağırdı. Protestolar sürerke yuhlayanlara aldırmadan kürsüye gelen Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, " Ünlü düşürünü anma törenlerinde, berat kandili gününde Hacı Bektaş Veli'ye el bağlamaya geldik. Hacı Bektaş bize Anadolu'yu yurt yaptı. Anadolu kültürünün temellerini attı. Bugün insanlığın aradığı evrenselliği işaret etti. İnanan, inanmayan ayrmı yapmıyoruz. Herkesi eşit ve bir sayıp, tüm ayrımları ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. İnanç ayrımı yapmadan herkesi bir ve beraber kabul ediyoruz" diye konuştu
CUMHURBAŞKANINA DA PROTESTO
Törenlerin son konuşmacısı olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün adı anons edildiğinde sayıları 100 kadar olan grubun protestoları devam etti. Yuhh ve ıslıklamalar ile " Türkiye laiktir, laiktir " sloganları arasında kürsüye gelen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, sözlerine "Sevgili vatandaşlarım, Hacı Bektaş Veli dostları" diye seslenerek başladı. Bu sırada protestocu grup alan dışına çıkarıldı. Cumhurbaşkanı Gül, alandaki topluluğun Hacı Bektaş Velinin ögretileri ışığında bir araya geldiğini, ünlü düsünürün Anadolu insanının mayasını yogurup, hosgörü ve adaleti ögrettiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İncinsen de incinme sözü büyük ve çok veciz bir sözdür. Bunu düstür edinenler, kendilerini incitenleri affedip, bağırlarına basarlar. Anadolu kazanı içinde hepimiz kaynamışızdır. Elbette aramızda farklılar olacaktır. Ülkemizin her köşesinde farklılar vardır. Bundan çok doğaldır. Bu bizim zenğinliğimizdir. Hepimiz bir olmalıyız, iri olmalıyız, dirlik içinde olmalıyız. Herkesi kucaklamalıyız. Alevisi, sünnisi, Türk'üyle, Kürtüyle hepimiz biriz. Hepimiz bir milletiz. Bizi kimse ayıramaz. Elbette problemlermiz vardır. Bunları çözeceğiz. Çözebilme gayreti içinde olacağız. Tarihten bugüne kdar bizi inciten ve küstüren zaman zaman sıkıntılarımız olmuştur. Bunları da çözeceğiz. İncinsek de incitmeyeceğiz. Kendimizi onların yerine koyup düşüneceğiz. Türk mileti bunu gösterecek güçtedir. Türkiye Cumhuriyetini kuran Atatürk bize işaret verdi. Türkiye Cumhariyeti laik, sosyal, modern bir devlettir. Bu devlet daha da modern ve demokratik olacaktır. Aslında AB ile bütünleşme yolu, bunu kısaltmaktır. Bu yol almaza bile modern, çağdaş daha demokratik olmak, özgürlükler, insan hakları ve hukukun üstünlüğünü daha öteye götürmek zorundayız. Şeffaf bir ülke olacağız. Yeri geldiğinde herkes hesap verecektir. Askerimiz, plisimiz güçlü olacaktır. Kimse Öz yurdunda kendini garip hissetmeyecektir. Farklı dillere, dinlere sayğı duymuş, kimseyi asimile etmemiş bir milletiz. Hepimiz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız. Kimsenin birbirine üstünlüğü yoktur. Hepimizin başı dik olsun. Çok çalışıp, ülkemizi kalkındıralım"
Konuşmasının sonunda vatandaşların berat kandilini kutlayan Cumhurbaşkanı Gül, bölgenin tarihi ve turistik yerlrini kapsayan bir geziye çıktı.
MİLLİYET - 16 Ağustos 2008, Cumartesi