Sevilay YÜKSELİR / Sabah
Mehmet Ali Erbil...
Sözüm ona Türk televizyonculuğunun en tecrübeli ve en yetkin ismi. Ancak bakınız ki bu tecrübeli televizyoncu Star TV'de yaptığı programda hani şu yobaz, bağnaz ve aşağılık bazı insanların sırf Alevileri aşağılamak adına kullandığı, "Aleviler cem törenlerinin sonunda toplu seks yapar. Bacı kardeş, ana baba bilmeden birbirlerini düzerler!" argümanı var ya!
İşte onu hatırlatmış bir kez daha!
Utanmaz herif, bağlantı kurduğu Erzincan'ın ekranı kararınca, "Ne yapıyorsunuz orada? Mum söndü mü oynuyorsunuz?" demiş naralar atarak!
Sadece utanmaz olan o değil tabii. Asıl utanmaz olan onun gibi ne dediğini bilmeyen, reyting uğruna stüdyosuna çağırdığı konuğunun donunu aşağı indiren böyle adamlara yol veren televizyonculardır!
Çünkü adam programın bir yerinde bu iğrenç lafları söylüyor, laf geçip gidiyor ancak şirinlik abidesi "Mali" hâlâ devam ediyor reyting yapmaya.
Yani Star TV'deki hiçbir yöneticinin aklına programı o anda sonlandırmak gelmiyor!
Ancak bizimkiler olayın farkına varıp, televizyon binasının önüne gidip bağırıp çağırınca harekete geçiyorlar. Bir zahmet kamuoyuna programı yayından kaldırdıklarını deklare ediyorlar.
Daha önce de Güner Ümit yapmıştı aynı terbiyesizliği. Tamam adamın meslek hayatı bitti ama bu arada sayıları 20 milyonu bulan Alevilerin çok canı yandı. Kalpleri incindi. Gururları kırıldı.
Şimdi de öyle oldu maalesef.
Mehmet Ali Erbil yaptı bir terbiyesizlik illaki cezasını çekecek ama ya biz Alevilerin bir kez daha aşağılanması?..
O ne olacak?
Şahsen ben artık yoruldum. Bunaldım bu iğrenç ve aşağılık yakıştırmaların Alevilere karşı kullanılmasından.
Çünkü kendimi bildim bileli bu salak saçma abuk sabuk lafları duymuşumdur!
Bugün gibi hatırlıyorum. Daha ilkokuldayken. Evine gittiğim bir arkadaşımın annesi Alevi olduğumuzu öğrenince, "Siz de mum söndü yapıyor musunuz?" diye sormuştu.
Kadının ne sorduğunu anlamamıştım. Akşam eve gelince anneme, "Biz de mum söndürüyor muyuz?" diye sormuştum.
10 yaşımda falandım herhalde.
Annem anlatmıştı o zaman uzun uzun. Acayip tiksinmiştim.
Sonraki zamanlarda da sık sık çıktı karşıma bu soru. Lise yıllarımda. Üniversite yıllarımda ve hatta Sünni kökenli olan eşimle evlendiğim yıllarda!
Hep çok öfkelenmişimdir.
Müsamaha gösterememişimdir.
Yani oturup, "Ya bu Yavuz Selim zamanından kalan koca bir yalan! Alevileri rencide etmek için, aşağılamak için uydurulmuş bir safsata! Nasıl inanırsınız böyle bir saçmalığa?" falan diye aklama çabalarına girişmemişimdir.
Çoğunlukla, "Ahh evet yapıyoruz! Haftada bir! Çok da keyifli olur valla. Al istersen ananı sen de katıl aramıza!" deyip soruyu sorana postayı koymuşumdur.
Çünkü Alevilerin böyle bir şey yaptığını düşünebilen, bir de karşılarına geçip pişkin pişkin bunu sorabilen hödüklerin ancak böyle bir cevapla tatmin olabileceğini düşünmüşümdür!
Haksız mıyım?
Sabah - 8 Ekim 2010