Alevi hareketi bünyesinde, bugünlerde, özellikle nazarlardan kaçırılmaması gerektiğini düşündüğümüz bir konuya, dikkatlerinizi çekmeyi uygun görerek, bu şikayetimizi saygı ve sorumluluk sınırları içerisinde kamuoyu ile paylaşıyorum.
FUAF 10. Yıl etkinlikleri çerçevesinde, dünyanının dört bir yanından davet ettiğimiz Alevi kurum başkanlarını ve Alevi dostlarını onur konuğumuz olarak ağırlamaya hazırlanırken, bir arada bulunmalarını vesile bilerek, « Aleviler birlik istiyor » konulu panelde duygu ve düşüncelerini kamuoyuyla paylaşmalarını ve « birlik » yolunda bir adımın atılmasını arzu ettik.
Bu adımdan, Alevi toplumunun, demokratik ve laik Türkiye’nin kazançlı çıkacağını düşündük.
« Mezhebimizi ne sorarsın be birader, biz mezhep bilmeyiz, yol’umuz vardır » diyen, Seyyid Nesimi’inin bu sağlam felsefesine tutunanarak inemeyeceğimiz derin kuyu yoktur bu yol’da.
Bu sağlam felsefenin ipinden tutunarak indiğimiz derin kuyularda, bazı kurum temsilcilerini görüyoruz ki ;
« Yol bir, sürek binbirdir » inancına ve felsefesine inanmıyorlar.
Savunduğu « bir kaç süreği » diğer « bin sürekli yol’dan » üstün görerek, kendi yorumunu ve tercihini diğerlerine dayatarak, kendi yerini sağlama almaya, taraftarlarını etrafında tutmaya, egolarını tatmine çalışırken, « Yol’a » derin yaralar açıyorlar.
Alevilerin, müşterek konularda birleşebileceği düşüncesine sıcak bakmayan kişi sayısı, bir elin parmak sayısını geçmiyor. Bu kişiler kendilerini kurumların ve toplumsal çıkarların önüne koyarak, toplumsal geleceği ve büyük fotoğrafı görmek istemiyorlar.
« Gönül kalsın, Yol kalmasın » öğretisinin varlığını unutarak, kendilerini Yol’dan üstün ve değerli görüyorlar.
Temsil ettikleri Alevi kurum ve ocaklarına yakışır davranış sergileme yerine, ben merkezci davranıyor, farklılıkları küçümsemeyi ve bencil şartlar dayatmayı seçiyorlar. Alevi toplumundan özür bile dilememiş suçlu fertlerle yanyana gelmekte geniş ufuklara sahip olurken, seçilmiş Alevi kurum başkanlarıyla yanyana gelemeyecek kadar katı prensipler ve kurallarla ufuklarını ve gönüllerini daraltıyorlar.
Siz, Alevi değeri taşıyan tüm can’lara, bu davranışı sergileme hakkını kendinde görenleri şikayet ediyorum.
Kim bu şahıslar diye soruyorsanız, 13-14-15 Haziran 2008 de Avrupanın başkentinde düzenleyeceğimiz « FUAF 10 yaşında » etkinliklerimizin son halkası olan « Aleviler birlik istiyor » konulu panelde konuşmacı olacak, Alevi kurum başkanlarının, yazarların, sanatçıların ve siyasetçilerin içinde, davetli oldukları halde, birilerini bahane ederek yer almayacak olanlardır.
Bu kişileri şimdiden Alevi toplumuna şikayet etme hakkımızı kullanıyorum.
Şikayetimizin maruz görüleceğini ve dikkate alınacağını ümit ediyorum.
Saygılarımla
Durak ARSLAN
FUAF Genel Başkanı
05.06.2008
www.alevi-fuaf.com