Dini baskı gördükleri için okul değiştirmek zorunda kalan 4 Alevi öğrencinin durumu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşınıyor. Hacıbektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Suluova Şubesi Başkanı Şahin, öğrencilerin ve ailelerinin baskı altında olduğuna dikkat çekerek "İnsanlar kabuğuna çekilmiş" dedi. Hacıbektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, dini baskı gören 4 Alevi kız öğrenci için rapor hazırladı.
Dosya AİHM'ye gidiyor
Öğrencilerin ve ailelerinin baskı altında olduğu ifade edilirken kızlardan Ş.D.'nin babası Cafer D., "Türbanlı öğrenci kürsüden indirilince Başbakan 24 saat geçmeden kendisini aradı. O kızcağız sadece kürsüden indirildi.. ama bizim kızlarımızın hayatı karardı" dedi.
AMASYA - Hacıbektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, dini baskı gördükleri için Anadolu Kız Meslek Lisesi'ni bırakıp beldelerindeki bir liseye geçen dört Alevi kız öğrencinin durumunu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşımaya hazırlanıyor. Vakfın Suluova Şube Başkanı İlyas Şahin, söz konusu olayla ilgili bir rapor hazırlayarak genel merkeze göndereceklerini, iç hukuk yollarının tıkanması halinde de konuyu uluslararası mahkemeye taşıyacaklarını söyledi.
Şahin, dini baskı nedeniyle okulu bırakmak zorunda kalan kız öğrencilerin merkeze bağlı Böke köyünde oturan aileleriyle görüştüğünü belirterek, konuyla ilgili bir rapor hazırlayacaklarını açıkladı. Raporları vakfın genel merkezine göndereceklerini anlatan Şahin, "Olayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşıyacağız" dedi. Öğrencilerin ve ailelerinin baskı altında olduğuna dikkat çeken Şahin, "Köyde bir korku hâkim. Bir şekilde bir şeyler yapılmış, insanlar kabuğuna çekilmiş ve sinmiş. Kime nasıl güveneceğini bilmiyorlar" diye konuştu.
Hacıbektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez de şunları söyledi:
"AKP, vur-kaç taktiği kullanarak bir şeyler yapmaya çalışıyor. Bizi deneyerek bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Alevileri sahipsiz sanıyorlar. Buradaki niyet de bizim için son derece önemli. Niyet, var olan Cumhuriyet devrimlerine karşı bir rövanştır. Biz bu rövanşın öyle kolay olmayacağını bunlara göstermek istiyoruz."
Bizim de Başbakanımız ama...
Tüm bu tartışmalar sürerken basının da ilgi odağı olan kızların aileleri durumdan rahatsız. Kızlardan Ş.D .'nin babası Cafer D., basına bilgi vermemeleri için baskı gördüklerini vurgulayarak, " Şimdi de 'Basına verdiniz de ne oldu. Kimseyle konuşmayın' deniyor" dedi. Ama asıl Başbakan Erdoğan' ın tavrına üzüldüğünü anlatan Cafer D. "Adana'da türbanlı bir öğrenci kürsüden indirilince Başbakan 24 saat geçmeden kendisini aradı. Ama o benim de Başbakanım. O kızcağız sadece kürsüden indirildi.. ama bizim kızlarımızın hayatı karardı. Ne arayan var ne de soran. Biz demokrat insanız. Bizim için önce insan olmak gerekiyor. Alevi-Sünni ayrımı yapmayız. Ama herkesin de böyle düşünmesini isteriz" diye konuştu. Kimliği meçhul kişiler tarafından arandıklarını belirten baba D., "Bu kişiler gazetecileri mahkemeye vermemezi istiyorlar. ' Eğer verirseniz sizlere her türlü kolaylıkları sağlarız' diyor. Ama biz gazetecilere teşekkür ediyoruz. Bizlerin sesini duyurdular. Yoksa bizi arayıp soran bile olmazdı " dedi.
Mehmet Menekşe
Cumhuriyet - 16 Aralık 2007