Devlet Adamlığı

Kemal Atalar

Devlet sınırları çizili toprak bütünlüğü üzerinde birlikte yaşamın idame ettirildiği halklar bütününü temsil eden erk.

Bu erkinde yönetim şekli ne olursa olsun ( demokrasi,teokrasi,din,sosyalist,kapitalist vs vs.. ) yönetimde görev alan yetkili ( ler ) makam ve mevkileri ne olursa olsun , gerek icerde gerek dışarda temsile yetkili olduğu ( yetkilendirildigi ) halklari temsil eden devleti temsil noktasinda olmasi hesabi ile oturmasi kalkmasi yemesi içmesi konuşmasi verdigi mesajlar vucut dili ile tamamen sorunlu ve ayni zamanda sorumluluk bilinci ile hareket etmek zorunda olması gerekir.

Devlet bir yaşayan canli degil ancak sınırları üzerinde yaşayan halkların kültür bakış açısı yaşam tarzi ve adabı üslubu ve dolayısı ile evrensel saygınlığı bu zat ( lar ) ın tavır ve davranışları ile insani vasıflarını ve evrensel dünya ülkelerinde ki konumunu belirlemesi bakımından Devlet adamı  statüsünü kendine yada ego'suna münhasır olmadığının bilincinde olmasi gerektiğidir.

Devlet adami olmak saga sola Hönkürmek,
bağırıp çağırmak veya astigim astik kestigim kestikle olmaz vede olmamalı, çağımızın kılıç kalkan çağı olmadığı aklın,bilimin ve teknolojinin üstünlüğü çağıdır , bu çağda ve hele ülkeler arası diyaloglarda yuvarlak masa toplantılarında zeka oyunlarinin doruk noktalara eriştiği ortamlarda kabadayılık veya ben bilirim sen kimsin gibi devlet ve devlet adamlığı onur ve vakarına yakişmayan tavir tutum ve davranışlar sergilemek ,söz konusu ülke nin kariyer ve soz sahibi olmasının önündeki en büyük engele ve devlet adamlığı yakışmayan bulunduğu makam ve mevkii yi dolayısı ile temsil ettigi devleti itibarsizlaştirmaktan başka hiç bir işe yaramaz devleti de yanlizlaştirir.

Bu durum ülke dışında olduğukadar ülke içinde de ayni durum geçerlidir.
Düşünün bir aile ve aile babası aile fertleri ve geniş aile içinde astığım astık demeden insani davranişlar sergilemesi sonucu aile bütünlüğü ve huzuru ve kendisinin kabul görülürlür oluşu saygınlığı ve sözüne itibat edilmesi ve birde bunun tam tersi
( Höst ulan ,sen ne anlarsın,sen kimsin,en iyisini ben yaparim,kabul etmiyorsan ..vs vs..) gibi agresif kavgaci kendini begenmislik ve dayatmaci tutumu ile ne kadar saygin ve guvenilir kalabilir.

Bunu asla unutmamak lazim
SAYGI KORKUDAN OLMAZ,KORKU GEÇİNCE SAYGIDA KALMAZ..

Alman Düşünür ( eylemci )
Martin Luther 19.yy da Sağlık emekçilerinin haklarının korunması için yapılan yürüyüşte
BEN BİR İNSANIM Pankartı ile Siyahi halk ile beraber yürüyordu..

İste mesele bu Önce İnsan ve insan olmanın verdiği ulviyet ve yücelikle de EMPATİ..
Makamlar ve koltuklar gelip geçer ancak insanlık Baki kalır..

Aşk ile canlar...