Sünni ve Şia geleneğin hakim olduğu cemevlerinde yürütülen Hakk’a uğurlama erkanları konusunda tartışma sürüyor.
Seyit Veli Sultan Ocağı evladı Hüseyin Keskin, Kartal Cemevinde Hasan Saltık için yapılan Hakk’a yürüme erkanını eleştirdi. Dede Hüseyin Keskin, cübbe giyen kişilerin, fatiha okuyup İslami ritüeller altında Aleviliği özünden uzaklaştırdığını söyledi.
Isparta’nın Senirkent ilçesi Uluğbey köyündeki cemevinde hizmet yürüten Dede Hüseyin Keskin, “Kartal Cemevi’nde yapılanların tamamı yanlıştır. Söylenen ve yapılanlar Alevilikte yoktur” diyerek şu açıklamayı yaptı:
“Eğer Hasan Saltık canın varisleri ‘bizler böyle bir erkan istiyoruz’ dediler ise bilemem. Ama Alevilikte ne elbise vardır ne de taç. Alevilik geleneği doğallıktır. Yani Alevilikte göstermelik herhangi bir şey yoktur. Bizim Hakk’a yürüme erkanlarımızda aksi bir durum olmamalı. Pir Hacı Bektaş Veli Dergahı’nın da yıllarca uğraşıp hazırladığı Hakk’a yürüme erkanı var. Onu dahi yeri geldiğinde eleştiriyoruz. Bizim kendi gelenek-göreneklerimizden ziyade Aleviliğin vasfına uygun şekilde Hakk’a yürüme erkanlarının yapılması lazım. Aksi yapılanları şahsen kınıyorum.”
“CEMEVLERİ BİR AVUÇ ASİMİLASYONCUNUN ELİNE GEÇTİ”
“Maalesef Anadolu Aleviliğinin özü kalmadı” diyen Keskin, sözlerine şöyle devam etti:
“Neden? Çünkü bu kurulan vakıflarla birlikte cemevleri de kendi özelliklerini kaybetti. Maalesef buralardaki yönetimler bir avuç asimilasyoncunun eline geçti. Bu nedenle artık doğrunun değil de eğrinin peşinden gidilmeye başlandı. Doğru, eleştiriliyor ancak eğriye bir şey denildiği yok. O nedenle o cemevlerinde yapılanlara ‘erkan’ demeye de gerek yok. O yapılanların benim için bir özelliği yok.
O başlarına taktıkları taç meselesine gelince… Evet Hacı Bektaş Veli ve Abdal Musa’dan beri o taç vardır. Fakat onu kesinlikle biz dedelerin kullanması mümkün değildir. Yanlış buluyorum çünkü gösterişe giren bir durum.”
“ADRESLERE AİT DEDE OLMAZ”
Birçok cemevinin “Aleviliğin özünü boşalttığını” ifade eden Keskin, “Alevilikte bir öz vardır. Alevilikteki dedelik evrenseldir. Adreslere ait dede olmaz. Maalesef kimi dedeler, gidip o cemevlerindeki yöneticilerin esiri oldular. Yöneticinin söylemi ile ‘Dede şunu yapar, Dede bunu yapar’ denildi. Bu durum bana göre yanlıştır. Dede, aksine bildiğini yapar. Dedeye müdahale olmaz. Dedenin, Mürşid’ten başka izin alması gereken kimsesi yoktur” ifadelerini kullandı.
Eren GÜVEN/ANKARA