Roj TV'de zorunlu din dersi ve AKP Anayasası taslağı’yla ilgili düşüncelerini açılayan yazar Erdoğan Aydın'ın Cumhuriyet gazetesiyle ilişkisi kesildi.
Geçen hafta Roj TV'de yayımlanan bir programa katılan Cumhuriyet gazetesi yazarı ve kitap eleştirmeni Erdoğan Aydın işinden oldu.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) zorunlu din dersiyle ilgili bir Alevi yurttaşın başvurusuyla ilgili verdiği kararı ve hükümetin yeni Anayasa taslağı ile ilgili düşüncelerini Roj TV'de 23 Ekim'de yayımlanan bir programda açıklayan yazar Aydın'ın Cumhuriyet gazetesiyle ilişkisi kesildi.
Pir Sultan Abdal Derneği, kamuoyunu Aydın’ı işten çıkaran Cumhuriyet gazetesine tepki göstermeye çağran bir kampanya başlattı.
Açıklamada, “kendisine demokratım, düşünce özgürlüğünden yanayım, sosyal demokratım, sosyalistim diyen, özgürlüklerden ve insan haklarından yana olan kişi ve kurumları Aydın’a yapılan haksızlığa karşı sessiz kalmamaya çağırıyoruz” denildi.
Aydın: Cumhuriyet, fikir özgürlüğümü savunmalıydı
bianet'i ulaştığı yazar Aydın, "Yazılarımın içeriyle ilgili bir sorun olmadığını biliyorum. Cumhuriyet gazetesinden beklerdim ki insanların özellikle de kendi yazarlarının fikir özgürlüğünü, farklı olma haklarını savunsunlar" dedi.
Aralarında Senatör Düzgün Yıldırım’ın da bulunduğu Hollandalı parlamenterler ile Pir Sultan Abdal Derneği Genel Başkanı Kazım Genç'in de katıldığı programda Aydın, Anayasa taslağının sivil görünümlü bir tür 12 Eylül Anayasası olduğunu, gerçekte sivil olmadığını, Kürt Sorunu'nunsa mevcut durumda silahla çözülemeyeceğini, silahların gömülmesi gerektiğini ve istikrar bir barış siyasetinden başka bir çözüm bulunmadığını ifade etti.
“Türkiye’nin düşünsel hayatının temel yarasından biri”
Aydın'ın programa katılması İslamcı basın ve İnternet sitelerinde çarpıtılarak yer almasından sonra yazarın, Haçlı Seferleri üzerinden ötekileştirici, bağnazlığı eleştiren bir yazısıyla, Abdülhamit'i anlatan Fransız tarihçi François Georges'un kitabına ilişkin bir diğer yazısı yayımlanmadı.
"Özgürlük alanı çifte standartlarla genişletilebilir bir sorun değildir" diyen yazar, "Türkiye'nin en temel yarası da budur. Farklı ve hatta zıt cenahta bulunan kurumların ve fikirlerin evrensel özgürlük standartları karşısında zaman zaman aynı konuma düşmesi. Türkiye'de düşünsel ve siyasal hayatının en temel yaralarından bir tanesidir. Ve ben bunun son kurbanıyım. Ne yazık ki bu gidişle de bu son olmayacak" diyerek tepkisini dile getirdi.
Kitapları Cumhuriyet Kitap standında değildi
"Gazetedeki milliyetçi damar beni işten attı" diye ekleyen Aydın, gizlenmeyen bir barış tutumu nedeniyle işinden olduğunu, bu durumun kendisine tebliğ bile edilmediğini kaydetti:
"Daha kötüsü biricik özgürlükçü platformu olan TÜYAP Kitap Fuarı'na sekiz kitabını sergilenmesine izin verilmedi; panel ve imza günüm iptal edildi ve beni soranlara, 'bizimle ilişkimizi kesti' gibi başka açıklamalar yaptılar."
Yazar Aydın, TÜYAP’taki etkinliğini kendi çabasıyla sürdürmek zorunda kaldı. Kitapları, sekiz yıldır Cumhuriyet Yayınları'nda yayımlanan Aydın, Cumhuriyet Eki'nde Cumartesi günleri tarih yazıları yazıyor, Perşembe günleri de kitap eleştirmenliği yapıyordu. (EÖ)
Erol ÖNDEROĞLU
BİA Haber Merkezi - İstanbul
05 Kasım 2007, Pazartesi