Cem TV’de Musa Özuğurlu’nun hazırlayıp sunduğu ana haber bültenine katılan Cem Vakfı Genel Başkanı Prof. Dr. İzzettin Doğan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Tunceli ziyareti ve 8 Kasım Alevi Mitingi’ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Abdullah Gül’ün Tunceli ziyaretinin çok önemli sonuçlar doğuracak nitelikte olduğunu söyleyen Doğan yaklaşık 17 yıla yakın bir süredir bir cumhurbaşkanının kendi ülkesinin bir parçasına gitmediğini, Gül’ün böyle bir karara imza atmasının Aleviler için çok önemli bir gelişme olduğunu söyledi.
Prof. Dr. İzzettin Doğan, Cumhurbaşkanı Gül’le birlikte karşılıklı görüş alışverişi içerisinde bulunduğunu belirtti. Doğan, Gül’ün Tunceli’deki üniversitenin açılışında bulunmasını, orada bulunan rektörün çok çalışkan ve girişimci olduğu için kabul ettiğini söyledi. Prof. Dr. Doğan 5 yıla yakın zamandır üniversitelerde ders vermediğini, ancak kendisinin de rektörün gayret ve çabalarından dolayı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le birlikte gitme teklifini kabul ettiğini söyledi.
Üniversitede yapılan açılıştan sonra Cumhurbaşkanı Gül’ün talebi üzerine cemevine gittiklerini kaydeden Prof. Dr. Doğan, Ahmet dede huzurunda düzenlenen sembolik cem töreninde Gül’ün ayakkabılarını çıkarıp bağdaş kurarak aralarına katılmasına dikkat çekti.
Bu ziyaretin Aleviler için ne anlama geldiği sorusu üzerine Prof. Dr. İzzettin Doğan Cumhurbaşkanı Gül’ün bu konuda çok samimi olduğunu, çok geç kalınmış olsa da Aleviler için olumlu bir gelişme olarak gördüğünü ve artık Alevilerle nifak tohumu olmaması gerektiğini belirtti.
CEM Vakfı Neden 8 Kasım 2009 Mitingi'ne katılmadı?
Prof. Dr. İzzettin Doğan bu konuda ‘Alevi kelimesini kullanarak hiç kimsenin, Alevilerin taleplerine 20 yıldır bizim savunduğumuz ve mahkemelere kadar taşıdığımız taleplerin arakasına sığınma ihtiyacı duymadan, kalkıp biz Alevilerin yürüyüşünü gerçekleştiriyoruz adı altında, kimliğine güvenmediğimiz ve bunu niçin yaptığını bilmediğimiz bir hareketin içine katılamazdık’ dedi.
Prof. Dr. Doğan, ‘Burada amaç Kürt hareketiyle Alevileri birbirine monte etmektir. Bu yapılan olay Alevilerin haklarını almaya yönelik bir hareket değil, net bir şekilde söylemek gerekirse Ali Balkız’ın Kürtlerle Alevileri birleştirme politikasıdır’ diye konuştu.
Prof. Dr. İzettin Doğan sözlerine ‘amacı vatandaşı siyasi açıdan kanalize etmek isteyen birisine CEM Vakfı peki diyemez. Siyaset siyasetin içinde kalmalı, parti kurmak isteyebilirler ona saygı duyarız, çok da iyi ederler. Ama Aleviliğin arkasına sığınarak yani Sayın Erbakan’ın zamanında yaptığı gibi Sünni İslam’ı kullanarak siyaset yapıp iktidara gelme çabalarınının Alevi versiyonunu yapmamalılar’ diye devam etti.
Prof. Dr. Doğan sözlerini, ‘biz Aleviliği İnanç bazındaki bir hareket olarak görüyoruz. Bize göre Alevilik Laik yapıyı güçlendiren bir harekettir, yani dini inançlarımızı siyasete alet etmeyeceğiz, siyasette kullanacağız. Biz 2002 seçimlerinde de ondan önceki seçimlerde de söyledik. Alevi yurttaşların haklarını vermeyi kim savunur, parti programına, parti tüzüğünü değiştirip kim koyarsa, biz onlara oy vermeyi düşüneceğiz. Diğer partilere kardeşim sen benim Anayasal haklarımı vermediğin sürece ben sana oy vermem kim olursan ol dedik’ diyerek tamamladı.
KAYNAK : Habercem - 12.11.2009