(Ekim 1653 - 20 Temmuz 1725): Şair, müfessir. Aydos'ta (Bulgaristan) doğdu. Celvetî Şeyhi Osman Fazlı'nın halifesi Ahmed Efendiden Arapça dersi aldı. Osman Fazlı'nın diğer halifesi Seyyid Abdülbaki Efendiyle Edirne'ye gitti (1664). Burada din ilimleri okudu ve hüsn-i hat dersleri aldı. İstanbul'a şeyh Osman Fazlı'nın yanına gönderilen İsmail Hakkı, tahsiline devam ederek kelâm, ferâiz ve fıkıh dalınlarında ilmini ilerletti, Farsça öğrendi. Ünlü hattat Hâfız Osman'dan hüsn-i hat meşketti. Şeyhi 1675'de onu halife olarak Üsküp'e, 1685'de Bursa'ya gönderdi. Tasavvufî yorumlar ve şiirler ekleyerek Arapça yazdığı Ünlü eseri Ruhu'l-Beyan'ı 1705'de tamamladı.
Askere moral vermek için 1696'da birinci ve ikinci Avusturya seferine katıldı. 1700'de ve 1710'da iki defa hacca gitti. 1717'de Şam'a giderek irşat faaliyetinde bulundu. 1720'de Şam dönüşü Üsküdar'a yerleşti. 1723'te de Bursa'ya geçti. Burada bir cami inşa ettirip vaz verdi ve bu şehirde vefat etti.
İsmail Hakkı, Bursevî yanında Üsküdarî ve Celvî nisbelerini de kullanmıştır. 100'den fazla eser yazdığı söylenir. Tasavufî çevrelerde eserleri çok yayılmış ve çok okunmuştur. En önemli eserlerinden Ruhu'l-Beyan Türkçeye de çevrilmiştir. Edebî eserleri arasında Divan'ı, Mi'aciyye'si ve Manzûmât'ı elimizdedir.
Divan'ı üzerine Murat Yurtsever doktora tezi hazırladı (1990). Mustafa Tatcı'nın çalışması: İsmail Hakkı Bursavî: Bitmedik Ot Dibinde Doğmadıcak Bir Göcen, Şerh-i Nazm-ı Ahmed (2000).