Bakan Yazıcıoğlu: Alevi vatandaşlarımıza elbise biçtik ama olmadı

Bakan Yazıcıoğlu: Alevi vatandaşlarımıza elbise biçtik ama olmadı Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu, Alevilerle ilgili olarak, ''Zamanında...

Bakan Yazıcıoğlu: Alevi vatandaşlarımıza elbise biçtik ama olmadı

Devlet Bakanı Said Yazıcıoğlu, Alevilerle ilgili olarak, ''Zamanında belki bu vatandaşlara biz bir elbise biçmeye çalıştık ama elbise uymadı. Şimdi hep birlikte yeni bir elbise dikip, onların da huzurlu, mutlu şekilde yaşamalarını sağlamak temel görevimizdir'' dedi.
     
TBMM Genel Kurulunda bütçe görüşmeleri sırasında konuşan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, 2002 yılından beri kişi başına mili gelirin arttığını, toplam borç ve kamu borcunun azaldığını söyledi.

Seçilmiş ve atanmış her bireyin seçilme ve atanma süreci, görev yetki ve sorumluluğu, denetimi, yargılanması, mahkumiyeti ve aklanmasının, yürürlükteki yasal çerçeve içinde başladığını ve sonuçlandırıldığını kaydeden Ekren, CHP'lilerin, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve kamu görevlilerine yönelik ifadelerini ''haksız, çirkin'' gördüğünü ve kendilerine yakıştıramadığını ifade etti. Ekren, bu tür yorumlama ve değerlendirmelerin, sadece muhatap aldıkları kişileri değil, bu süreci yöneten ve denetleyen kişi ve kurumları da töhmet altında bıraktığını belirtti.
     
CHP'lilerin kullandığı, ''parti memuru, müstemleke ülke, menfaat ilişkileri'' gibi kavramların, bunu kullanan vekillerin bireysel ve kurumsal bilgi birikimi, tecrübe ve uygulamalarının da yansıması olduğunu kaydeden Ekren, ''Siyasi ahlak ve yetkinliğin ölçüsünden bahsederken, tek kriter ve belirleyici olan, halkımızdır. 22 Temmuz seçimleri ve referandum sonucunun bu açıdan değerlendirilmesi önemlidir'' dedi.
  
''DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞININ YASASI...''
     
Yazıcıoğlu, yasanın, Diyanet İşleri Başkanlığının en önemli sorunu olduğunu belirterek, çalışmaların bittiğini, bütçenin ardından Meclis gündemine geleceğini anlattı. Başkanlığın kadrolarındaki eksikliğe işaret eden Yazıcıoğlu, bunun 13 binlerden 2 binlere indiğini bildirdi. Kadro konusundaki sıkıntıyı, zamanı gelince aşmaya çalışacaklarını ifade eden Yazıcıoğlu, ''4B ve 4C ile ilgili husus, 2008 yılında düzeliyor. 4C, 4B'ye geçirilerek bu hususlar yoluna girmiş oluyor. Bu konuda duyurular yapıldı, işlemler başlatıldı'' dedi.
     
Bazı milletvekilleri tarafından, ''ezan sesinin kısıldığı, 'hak dini İslam'dır' ifadesinin hutbelerden çıkarıldığının'' iddia edildiğini belirten Yazıcıoğlu, ''Bunlar defalarca dile getirildi. Diyanet İşleri Başkanlığımız da defalarca bunları yalanladı. Bütün bunlara rağmen yine gündeme getiriliyor. Seçim ortamında çok dinledik. Ama artık lütfen, bu tür aslı olmayan ifadeleri bırakalım'' diye konuştu.

MİSYONERLİK FAALİYETLERİ
     
Konuşmalarda, ''misyonerlik faaliyetlerinin, AB müktesebatı kapsamında Türkiye'nin yaptığı bazı düzenlemeler sonucu bu noktaya gelindiğinin kast edildiğine'' işaret eden Yazıcıoğlu, şöyle konuştu:
     
''Bu, önemli bir konudur. Ama bunun yasaklamalarla, yasal düzenlemelerle önüne geçme imkanı yoktur. İletişimin akıl almaz bir noktaya geldiği çağımızda, bir şeyleri yasaklayarak, üstünü örterek bunlarla mücadele imkanı geride kalmıştır. Bunlarla mücadeledeki anahtar cümle, Diyanet İşleri görevlilerinin eğitim seviyesini en üst düzeye çıkarmaktır. Onları, bilgili, donanımlı kılmaktır. Önemli olan, her şeyden, her inançtan üstün olduğuna inandığımız yüce dinimizin prensiplerini insanımıza, toplumumuza en iyi şekilde vermektir. Önemli olan kalitedir, sunumdur.''
    
ALEVİ VATANDAŞLARIN SORUNLARI...

     
Bakan Yazıcıoğlu, Alevi vatandaşlarla ilgili açılım etrafında bazı tartışmalar yaşandığına işaret ederek, şunları kaydetti:
     
''Bir yerde bir sorun varsa, onun çözümüyle ilgili çalışma yapmak, hem milletvekillerinin hem de Hükümetin görevidir. Bu nedenle konunun tartışılmasını ben olumlu değerlendiriyorum. Bu konu üzerinde siyaset yapmak, doğru ve uygun bir davranış değildir. Bu konunun çözümüyle ilgili kim, ne biliyorsa onu ortaya koymak durumundadır. Çünkü burada bir sorunun varlığını hepimiz kabul ediyoruz. Onu çözmek durumundayız. Bunun için herkes elbirliğiyle olumlu katkılarını ortaya koymak durumundadır. Bu tür inanç konularını bir takım siyasi düşüncelere bağlayarak ifade etmek doğru değildir. Dolayısıyla son haftalardaki tartışmaları böyle görüp, olumlu katkı vermek gereğine inanıyorum.
     
Bizim kimseyi etkileme, değiştirme ve dönüştürmeye niyetimiz yok. Bizim endişesini taşıdığımız şey; herkesin kendi düşünce ve inancı içinde bu ülkede mutlu yaşamasını temindir. Bu konuda yapılacak tüm çalışmaları saygıyla, takdirle karşılar, çözüme katkısı olur düşüncesiyle yaklaşır ve değerlendiririz.'' Diyanet İşleri Başkanlığının da bir kısım çalışmaları başlattığını, Alevi vatandaşların kendilerinin onayı alınarak, itibar ettikleri temel kaynakların basılarak, herkesin yararlanmasına sunduğunu anlatan Yazıcıoğlu, ''Bunlardan hedef, bu vatandaşlarımızın da ülkemizde kendi inançları içinde mutlu yaşamasını sağlamaktır. Çünkü ülkemizde mutsuz ve sıkıntılı insan oldukça hepimiz sıkıntı duyarız. Zamanında belki bu vatandaşlara biz bir elbise biçmeye çalıştık ama elbise uymadı. Ama şimdi hep birlikte yeni bir elbise dikip, onları de huzurlu, mutlu şekilde yaşamalarını sağlamak temel görevimizdir'' diye konuştu.
   
''DİYANET'İN BÜTÇESİ ARTIYOR, MİT VE MGK'NIN AZALIYOR''
     
DSP İstanbul Milletvekili Hüseyin Mert, Diyanet İşleri Başkanlığının bütçesi artarken MİT ve MGK bütçesinin azaldığını belirterek, şöyle konuştu:
     
''Bu gayet doğaldır. Çünkü Büyük Ortadoğu Projesi Başkanı ile Eşbaşkanının arasındaki konuşmalar, Sayın Başbakanımızın kendi deyimiyle mahrem olan konuşmalar, sanıyorum MİT ve MGK tarafından da tam olarak paylaşılamadı. Çünkü bunların tutanakları bile tutulmamış. Tutanak altına alınan görüşmelerde ABD, Irak'ın kuzeyi ve PKK ile ilgili bir takım istihbarat desteği vereceğini söylemiş. Terörle mücadelede istihbarat hizmetini ABD'ye emanet etmiş durumdayız.
     
Zaten artık sorun, büyükelçiliklerin sofrasında tartışılır hale gelmiştir. Artık gönül rahatlığıyla, ülkenin tüm stratejik kurumlarını özelleştirdiğimiz gibi, MİT'i de özelleştirebiliriz. AB isteğiyle lağvettiğimiz psikolojik hareket dairesi gibi, sivilleştirdiğimiz MGK'yı da tamamen ortadan kaldırabiliriz. Özelleşen MİT de 'eşi çarşaflıdır' ihbarı yapılan yönetici adaylarının gerçekten evli mi, bekar mı araştırmasını yapar.'' Nazım Ekren, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''BOP Eşbaşkanlığı'' gibi bir görev ve sıfatı bulunmadığını söyledi.
     
Devlet Bakanı Yazıcıoğlu, Diyanet İşleri Başkanlığına ilişkin yasa çalışmalarına ilişkin ''Mezhep ve meşrep üzerine yasa yapılmaz. Herkesin sıkıntılarını giderecek yasa çalışmaları sürüyor'' dedi.
     
Bazı ayetlerden bazı hükümlerin çıkarıldığına ilişkin iddiaların seçim öncesinde gündeme getirildiğini belirten Yazıcıoğlu, ''İddia edilen kitaplar, bizden önceki hükümetler dönemine ait olmasına rağmen savunduk. Kitapta kavram anlatılıyor. Bir ayetin içinden, ayet uzun olduğu için dua kısmı alınmış'' dedi.
     
Konuşmaların ardından, TBMM Genel Kurulunda, Başbakanlık, MİT, MGK, TİKA ve Diyanet İşleri Başkanlığı bütçeleri kabul edildi.
     
TBMM Başkanvekili Meral Akşener, yarın saat 11.00'de toplanmak üzere birleşimi kapattı. Genel Kurulun yarınki 3 ve 4. tur görüşmelerinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü, Gümrük Müsteşarlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü, DPT, TİKA, SPK, BDDK, GAP İdaresi, Dış Ticaret Müsteşarlığı ile İhracatı Geliştirme Etüd Merkezinin 2008 yılı bütçeleri ele alınacak.
     
Milliyet - 5 Aralık 2007

Basında Aleviler Haberleri

Can Dündar: Aleviler tarih yazıyor!
Hilal Nesin’e sistematik saldırı
Alevi Kadınların ilk ve tek dergisi PELGÜZAR