TÜRK mizah edebiyatının en büyük isimlerinden Aziz Nesin, ölümünün 14'üncü yılında İzmir'in Çeşme İlçesi Alaçatı Beldesi'nde anıldı. Dost Kitabevi sahibi Ömer Ünal, Aziz Nesin’in ölümüyle ilgili bilgilerin çoğunun yanlış olduğunu söyledi. Ünlü yazarın Alaçatı’da değil, Çitlikköy’deki bir otelde hayatını kaybettiğini savundu.
Eserleri 20'den fazla yabancı dile çevrilen ve birçok uluslararası edebiyat ödülü sahibi Nesin, 5 Temmuz 1995'de söyleşi ve imza günü için geldiği Alaçatı Dost Kitabevi'nde okurlarıyla buluşmuş, aynı günün akşamında kalp krizi sonucu 79 yaşında hayatını kaybetmişti.
Ünlü yazar için Alaçatı’daki Dost Kitabevi'nde düzenlenen anmaya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP’li Aziz Kocaoğlu, Alaçatı Belediye Başkanı CHP’li Muhittin Dalgıç, 2 Temmuz 1993’de Sivas'taki Madımak Oteli katliamından Aziz Nesin ile birlikte sağ olarak kurtulan yazarlardan Hidayet Karakuş ve kitapseverler katıldı, yazarla ilgili anılar anlatıldı.
“ALAÇATI'DA DEĞİL, ÇİFTLİKKÖY'DE ÖLDÜ”
Dost Kitabevi sahibi Ömer Ünal, “İnternette Aziz Nesin'in ölüm yeri olarak Alaçatı'nın, ölüm saati olarak da imza gününden bir sonraki gün olan 6 Temmuz saat 01.05 veya sabaha karşı olduğu bilgileri yer almakta. Oysa bu doğru değil” diye konuştu. Aziz Nesin'in 5 Temmuz 1995'de Dost Kitabevi'nde saat 16.30 ile 20.00 saatleri arasında bulunduğunu, kitaplarını imzalayıp, okurlarıyla söyleşi yaptığını belirten Ünal, şunları söyledi:
“Saat 20.00'dan sonra Ahmet Piriştana ile eşi Mine Hanım, Aziz Bey'i ısrarla kendi evlerine yemeğe davet ettiler. Sadun Aren de onlarla birlikteydi. Aziz Nesin, ‘Ben Ömer Bey'in misafiriyim, Ömer Bey izin verirse gelirim, vermezse gelemem' dedi.
Biz de aslında Altın Yunus Oteli yolu üzerindeki Bani Restoran'da balık yiyip, bir kadeh rakı içecektik ama bu programı iptal ettik. Birlikte Alaçatı'dan ayrıldılar. Ahmet Piriştina'nın evindeki yemekte Aziz Bey'in rengi biraz kaçmış, yemek yiyememiş. Saat 22.00 civarında sekreteri Aydan Hanım'la beraber Çeşme Çiftlikköy'deki Kardia Otel'e geçmişler. Gündüz imza gününde üzerinde bulunan şort ve tişörtü bile çıkarmadan öylece yatağa uzanmış ve koroner kalp yetmezliğinden vefat etmiş.
Benim misafirim olduğu için jandarma bana haber verdi. Saat 23.45'te otele gittiğimde başında Ahmet Piriştina, Dr. Ali Rıza Bey, jandarma komutanı ve savcı vardı. Saat 02.30'da Çeşme Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.”
Ömer Ünal bu talihsiz olayın Çeşme'de olmasından üzüntü duyduğunu da belirtti.
HÜRRİYET - DHA - 7 Temmuz 2009