Ünlü halk ozanlarından Âşık Mahsuni Şerif, memleketi Kahramanmaraş'ta düzenlenen programla anıldı. Mahsuni'nin Anadolu'nun sesi olduğunun sıklıkla vurgulandığı programda, vatandaşlar türkülerle coştu.
Aşık Mahsuni Şerif'i anma programı, Kahramanmaraş Valiliği, İl Özel İdaresi ve Alevi Kültür Dernekleri'nin organizesinde gerçekleştirildi. Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi'nde düzenlenen etkinliğe vatandaşlar da yoğun ilgi gösterdi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından başlayan programın açılış konuşmasını Alevi Kültür Dernekleri Kahramanmaraş Şube Başkanı Ünal Ateş yaptı. Aşık Mahsuni'yi sadece Alevi kültürü içerisinde değerlendirmenin ona çok büyük haksızlık olacağını anlatan Ateş, "Mahsuni Şerif sadece Alevilerin değil, tüm insanlığın, Kahramanmaraş'ın, Türkiye'nin, dünyanın ozanı. Çünkü o, 1998 yılında dünya üzerinde yaşayan 3 büyük ozan arasında dünyanın en büyük ozanı seçildi. O anlamda, Mahsuni'yi asla dar kalıplarda düşünmek, anlamaya çalışmak, ona yapılabilecek en büyük haksızlık olur." dedi. Programı düzenlerken validen büyük destek gördüklerini vurgulayan Ateş, Kahramanmaraş Valiliği'ne programla ilgili katkısından dolayı teşekkür etti.
Daha sonra konuşan Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Selahattin Özel, Mahsuni'yi anlatabilmek için, iyi bir sanatçı olmak gerektiğini söyledi. Mahsuni'nin Berçenek'ten çıkarak, sırasıyla, Kahramanmaraş'ın, Türkiye'nin, dünyanın ve özü itibariyle insanlığın Mahsuni'si olduğunu vurgulayan Özel, "Mahsuni kolay Mahsuni olmadı. Epey mücadele verdi. Halkın isteklerini, taleplerini, sıkıntılarını en iyi dile getiren ozanların başında yer aldı. Bu yüzden de güzel yurdumun insanları günümüzün, çağımızın Pir Sultan Abdal'ı damgasını vurdu. Bunu gönülden, isteyerek, bilerek verdi." diye konuştu.
Bir ülke gelişmişse, önce onun sanatçısının özgür olması gerektiğinin altını çizen Özel, "Mahsuni, ne düşüncesine, ne düşüncesini dile getirdiği diline, sesine, ne de sazının teline pranga vurulmasını kabul etmedi. Özgür yaşadı, özgür olarak da Hakk'a yürüdü, gitti. Biz de onun evlatları olarak, bize bıraktığı bu mirası alarak, buradan yola çıkarak, Türkiye'nin geleceğine, aydınlık ocağına ışık tutacağını inandığımız o felsefesini, o derin hümanizmasını Anadolu'da karış karış bilene bilmeye nakşetme görevi üstlendik." şeklinde konuştu.
Son olarak konuşan Kahramanmaraş Valisi Mehmet Niyazi Tanılır, Anadolu'nun sesinin bir senfoni olduğunu kaydederek, bu senfonide, inanç, güven, gerçeğe teslim oluş, acıma, sevme, hüzün ve zafer sesleri olduğunu ifade etti. Aşık Mahsuni'nin ardında, 400'ün üzerinde plak, 50 kaset, 9 tane kitap ve yüzlerce şiir bıraktığını aktaran Tanılır, "Söz ve besteleri Türk Halk Müziği sanatçıları tarafından sıklıkla kullanılmış, bir çok türküsü ülkenin ileri gelen sanatçıları tarafından okunmuş, dünyanın en büyük ozanları arasında gösterilen bir ozan. Şehrimizin sözlü kültürünün ve toplumsal ortamının yetiştirdiği bir Anadolu aşığı." tanımını yaptı.
Konuşmaların ardından, Türk Halk Müziği Devlet Sanatçısı Mihriban Türkmen, Mahsuni'nin sevilen üç türküsünü seslendirdi. Ardından, Mahsuni ile ilgili TRT tarafından hazırlanan belgeselin izletildiği programda, ikinci bölüme geçildi. İkinci bölümde de, Grup Çığ'ın solisti Mustafa Özarslan sahne aldı. Mahsuni'nin türkülerinin yanı sıra, kendi repertuvarından eserler seslendiren Özarslan, büyük ilgi gördü. Özarslan, türküleri davetlilerle birlikte seslendirdi.
Dikkathaber.com - 00.08.2010
Mahsuni Şerif'i Anma Gecesi
Halk ozanlarından Aşık Mahsuni Şerif memleketi Kahramanmaraş'ta bir program ile anıldı
Halk ozanlarından Aşık Mahsuni Şerif memleketi Kahramanmaraş'ta bir program ile anıldı. Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Selahattin Özel, "Mahsuni, ne düşüncesine ne sesine, ne de sazının teline pranga vurulmasını kabul etmedi. Özgür yaşadı ve özgür olarak Hakk'a yürüdü" dedi.
Türkiye'nin son yüz yılda yetiştirdiği en önemli halk ozanlarından olan Mahsuni Şerif Kahramanmaraş Valiliği, İl Özel İdaresi ve Alevi Dernekleri Kahramanmaraş Şubesi'nin düzenlediği programla anıldı. Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi'ndeki program saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.
Programın açılış konuşmasını yapan Alevi Dernekleri Kahramanmaraş Şube Başkanı Ünal Ateş, Mahsuni Şerif'in sadece ve sadece halk ozanı olduğunu söyledi. Mahsuni'nin şiirlerinde her şeyin bulunabileceğini ifade eden Ateş, "Dostluğu, sevgiyi, kardeşliği, baş kaldırıyı, zevzekliği onun şiirlerinde bulabilirsiniz. Çünkü O'nun temelinde insan var, bu nedenle önünde saygıyla eğiliyorum" dedi.
Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Selahattin Özel de Mahsuni Şerif'in ömrünün mücadelelerle geçtiğini ifade etti. Mahsuni Şerif'in tek düşüncesinin halkının taleplerini, sıkıntılarını eserlerine yansıtmak olduğuna vurgu yapan Özel, şunları söyledi: "Mahsuni kolay Mahsuni olmadı. Epey mücadele verdi. Halkının isteklerini taleplerini sıkıntılarını en iyi dile getiren ozanların başında yer aldı. Bu yüzden bu güzel yurdun insanları ona günümüzün çağımızın Pir Sultanı damgasını vurdu. Bunu gönülden verdi, isteyerek verdi, bilerek verdi."
Mahsuni'nin sözlerini esirgemeyen ve doğru bildiğinden ödün vermeyen bir kişi olduğunu dile getiren Özel, sözlerine şöyle devam etti: "Eğer bir ülke gelişmişse önce onun sanatçısının özgür olması gerekir. Mahsuni ne düşüncesine, ne düşüncesinin dile getirdiği sesine ne de sazının teline pranga vurulmasını kabul etmedi. Özgür yaşadı, özgür olarak da Hakk'a yürüdü gitti. Biz de onun evlatları olarak bize bıraktığı bu mirası alarak, buradan yola çıkarak, Türkiye'nin geleceğine aydınlık tutacağına, ışık tutacağına inandığımız o felsefesini, o derin hümanizmasını Anadolu'da karış karış bilene bilmeyene nakşetme görevi üstlendik."
MAHSUNİ BİR ANADOLU AŞIĞI
Kahramanmaraş Valisi Mehmet Niyazi Tanılır da Mahsuni Şerif'in her zaman birlikte hareket etme fikrini canlı tutmaya çalışan bir Anadolu aşığı olduğunu dile getirerek şunları söyledi: "Sanatçısının susması ya da daha kötüsü sanatçıya kulakların tıkanması, gerçeğin kuruması, anlamın bulanıklaşması, insanın ve fikrin çoraklaşması, kavramların içeriğinden uzaklaşarak birer kabuk halini alması demektir. Mahsuni, çeşmi siyahına işte gidiyorum derken, tek sermayesinin derdi, servetinin ise ahı olduğunu söyleyen, Hacı Bektaş ocağına diz çöken, Pir Sultan Abdal'ı rehber edinen, Aşık Veysel'den esintiler taşıyan, yaşadığı toprağın acılarına, sevdalarına, sitemlerine, sazıyla sözüyle tercümanlık yapmış bir şair."
Tanılır, Mahsuni'nin ardında 400 üzerinde plak, 50 kaset, 9 tane kitap ve yüzlerce şiir bırakmış, söz ve besteleri Türk halk müziği sanatçıları tarafından sıkça kullanılmış, birçok türküsü ülkenin ileri gelen sanatçıları tarafından okunmuş, dünyanın en büyük ozanları arasında gösterilen bir ozan olduğunu söyledi. Şehrimizin sözlü kültürünün ve şehrin toplumsal ortamının yetiştirdiği bir Anadolu aşığı. Mahsuni fikrini, inancını dizelerine taşırken çeşitli sıkıntılar çekmiş, kimi zamanda söyledikleri farklı zeminlere çekilmiştir. Ancak bunlar onun bir olma, birlik olma ümidini hiç bir zaman köreltmemiş, bilakis Mahsuni şu dizelerinde olduğu gibi ülke olarak birlikte hareket etme fikrini hep canlı tutmuştur. 'Karanlıklar dağılsın, sabahlara varılsın, birbirine sarılsın kollar birleşin. Haydi kollar birleşin."
Gecenin son bölümünde sahne alan Grup Çığ-Mustafa Özarslan ve TRT Sanatçısı Mihriban Sarı, Mahsuni Şerif'in eserlerini seslendirerek Kahramanmaraşlılara unutulmaz bir gece yaşattılar. Ayrıca, sinevizyon eşliğinde Mahsuni'nin hayatından kesitler sunuldu. Programa AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Cafer Tatlıbal, Adıyaman Valisi Ramazan Sodan, MHP İl Başkanı Mustafa Bastırmacı ve bürokratlar katıldı.
Dikkathaber.com - 00.08.2010
Ünlü Ozan Mahsuni Şerif Unutulmadı
Türkiye'nin önemli halk ozanlarından Aşık Mahsuni Şerif, memleketi Kahramanmaraş'ta eserleriyle anıldı.
Türkiye’nin önemli halk ozanlarından Aşık Mahsuni Şerif, memleketi Kahramanmaraş’ta anıldı. 60 yıllık yaşamına 400’ün üzerinde plak, 50 kaset, çok sayıda şiirler sığdıran ünlü halk ozan, 2002 yılında vefat etmişti.
Aşık Mahsuni Şerif, Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesine bağlı Berçenek köyünde dünyaya geldi.
Ünü Türkiye sınırlarını aşan büyük ozan 2002’de vefat ettiğinde 60 yıllık bir yaşamı geride bıraktı. Türkülerine, yaşadığı toprağın acılarını, sevdalarını, sevinçlerini yansıttı.
Aşık Mahsuni Şerif, ardında, 400’ün üzerinde plak, 50 kaset, 9 kitap ve çok sayıda şiir bırakmıştı.
Kahramanmaraş’ta adına düzenlenen etkinlikte konuşan Vali Niyazi Tanılır, "Mahsuni, ’çeşmi siyahına işte gidiyorum’ derken, tek sermayesinin derdi, servetinin ise ahı olduğunu söyleyen, Hacı Bektaş ocağına diz çöken, Pir Sultan Abdal’ı rehber edinen, Aşık Veysel’den esintiler taşıyan, yaşadığı toprağın acılarına, sevdalarına, sitemlerine, sazıyla sözüyle tercümanlık yapmış bir şair" diye konuştu.
Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Selahattin Özel de yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Halkının isteklerini taleplerini sıkıntılarını en iyi dile getiren ozanların başında yer aldı. Bu yüzden de bu güzel yurdun insanları ona günümüzün çağımızın Pir Sultanı damgasını vurdu. Bunu gönülden verdi, isteyerek verdi, bilerek verdi."
Anma etkinliğinde Mahsuni Şerif’in ölümsüz eserleri dile getirildi. Hayatından kesitlerin yeraldığı sinevizyon gösterisi sırasında ise duygusal anlar yaşandı.
TRT HABER - 08.08.2010