Arguvan Belediyesi tarafından organize edilen 11. Uluslararası Arguvan Türkü Festivali’nde sahneye çıkan Kutsal Evciman ve Sinan Güngör’ün birlikte söylediği Âşık Kul Fakir’e (Rıza Karahan) ait “Satın Eşşek Sıpaları” türküsü öncesinde yaptığı konuşmada dönemin Başbakanı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a 'hakaret ettiği' gerekçesiyle açılan davanın ilk duruşması görüldü.
Arguvan Kaymakamlığı'nın ihbarıyla açılan kamu davası, Malatya 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya Türk Halk Müziği Sanatçısı Kutsal Evciman katılırken, türküyü birlikte seslendirdiği Sinan Güngör katılmadı. Davada katılan avukatı yer almadı.
"Hakaret amaçlı bu türkü söylenmedi"
Duruşmada ifade everen sanık Türk Halk Müziği Sanatçısı Kutsal Evciman, "Konuşmalarımdan dolayı konu olan bir bahis var. Kesinlikle saygısızlık yok. Sadece bir sitem. Sonuçta ben bir muhalif sanatçıyım. O gün festivalde sadece bir eleştiri, içerisinde biraz mizah olan bir eserle beraber muhalefet duygularımı ön plana çıkardım. Muhalif bir insan olarak o günkü koşullara göre sistemin eleştirisini de dile getirmek amacıyla içinde hicivde barındıran bu türküyü beraber söyledik.
Türkü içerisinde geçen ve nakaratlarda tekrarlanan 'Eşek Sıpaları' kelimesiyle doğrudan bir şahsı hedef göstermek gibi bir amacımız yoktu.
Türkü'nün bütünü de genel olarak olay tarihinde Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik değil, genel olarak sisteme yönelik bir eleştiriyi dile getirmek amacıyla söylenmiştir. Kesinlikle bir şahsı hedef göstererek, hakaret amaçlı bu türkü söylenmedi" dedi.
Türk Halk Müziği Sanatçıları Kutsal Evciman ve Sinan Güngör’ün avukatı Devrim Tekin ise, "Türkü'nün sözlerine bakılırsa genel bir anlayışı eleştiriyor. Müvekkilim türküden dolayı değil, öncesinde ve sonrasında söylediği sözlerden dolayı yargılanıyor. Müvekkilim o genel anlayışa denk düşen genel eleştirilerde bulunuyor. Bunu da düşünceyi açıklama hürriyetini kullanarak yapıyor. Burada Cumhurbaşkanı, Başbakan
ya da herhangi bir devlet büyüğüne kasıtla işlenmiş bir suç söz konusu değil. Hakaret suçu oluşmamıştır. Müvekkilimin beraatına karar verilmesini talep ediyorum. Sinan Güngör ise sadece türküye eşlik etme dışında herhangi bir düşünce açıklamamıştır. Müvekkilimin beraatını talep ediyorum" diye konuştu.
Sanıkların avukatı Yusuf Sürücü de, "Türkiye bir hukuk devletidir. Anayasamız bunu çok açık bir şekilde söylüyor. Bu tamamen düşünce özgürlüğünü açıklama eylemidir" dedi.
Türk Halk Müziği Sanatçıları Kutsal Evciman'ın avukatı Bayram Özcan ise, açılan davanın tahammülsüzlüğü gösterdiğini savunarak, "Suç kastı yoktur. Düşünce özgürlüğü içerisinde değerlendirilmelidir" ifadelerini kullandı.
Mahkeme duruşması 10 Mart 2016 tarihine erteledi.
"İktidardaki bir milletvekiline karşı dava kazanmanın bir bedeli olacak"
Adliye çıkışı gazetecilere açıklamada bulunan Türk Halk Müziği Sanatçıları Kutsal Evciman, "Yaklaşık bir buçuk iki sene olacak neredeyse. Arguvan Festivalinde sevgili başkanımızın da daveti üzerine geldik konsere Sinan Güngör arkadaşımla beraber katıldık. Konserde ‘satın eşek sıpaları’ diye bir türkü okuduk. Bu türkü Aşık Fakir Rıza Karahan'a ait, kendisi de aramızdan ayrıldı değerli ozanımız. Bu türküyü festivallerde okuyorduk zaten. Burada da okumuştuk.
Çünkü ülkenin yaşanılan genel durumu biz bir sanatçıyız muhalif bir sanatçıyız. Ve burada muhalif bir kitle var tabi ki.Onlarında duygularına tercüman olmamız lazım. Tabi ki dönem dönem böyle köklü ozanlarımızın türkülerine rağbet gösteriyoruz. Onları çalıp söylemek bizleri daha da hassaslaştırıyor bizi. O gün de onlardan biriydi İlk önce AKP Malatya Milletvekili Mustafa Şahin kendine göre kurgu kurarak çok farklı anlatarak bize bir dolu hakaretlerde bulundu. Ve ben bunun karşılığında dava ettim. Biz davayı ilk celsede kazandık ve kendisi bize 5 bin lira tazminat ödeme yapması şeklinde karar verildi. Kendisi sonra temyiz etti. Bu dava da hala devam ediyor. Ben davanın böyle bitmesinden dolayı, bu davanın açıldı diye düşünüyorum. Çünkü iktidarda bir milletvekiline karşı dava kazanmanın bir bedeli olacak. Tabi ki bizi daha üst tarafa havale ettiler. Ve resmen hiçbir hakaret yok.
Bugün çok değerli avukatlarımla teker teker inceleyip baktık hiçbir hakaret yok.
Bunları zaten savunmamızda da söyledik. Dönemin Başbakanı şimdiki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaretten yargılanıyoruz.
Ve biz İstanbul’da iki defa ifademizi verdik. Burada da söyledik fakat tekrar söylüyorum. Genel özet şudur; tahammülsüzlük var. Biz burada kimseyi eleştiremeyecek durumdayız. Bizim sanatçılar olarak, muhalif kesim olarak gıkımızın bile çıkmamasını istiyorlar. Buradaki olay tamamen budur. İnsan 'eşek sıpasını' gerçekten çocuğuna diyor yani. Bu kadar sevimli bir kelime. Burada hiçbir kasıt yok. Kesinlikle kişileri, makamları rencide edecek karşıya alacak bir durum yok. Ki ben sanatçıyım. Benimde kendime göre bir kitlem var sevenim var. Bu tür şeyler zaten bize de yakışmaz. Böyle bir amaç gütmüyoruz. Derdimizi gene. İnsanların huzuru. Sanat olarak ne kadar katkı sunabilirsek. Tabi ki ben Arguvan’ a gelmişim. Arguvan’ın burada yılar boyu ezilen, zorluklardan hiçbir türlü çıkmayan, kendi içinde kendi yağıyla kavrulan dediğimiz bir memleket. Burada bizim parçamız. Tabi ki burada Ankara’nın bağlarını söyleyecek halim yok. Bu türkü denk geldiyse bu türküyü söyleyeceğim ve düşüncelerimi söyleyeceğim.Düşüncelerimde hiçbir kasıt, hiçbir hakaret, hakaret unsuruna ait hiçbir şey yok" ifadelerini kullandı.
"Sanat ve Sanatçılar susturulursa, o toplum tamamen bitmiştir"
Davanın 10 Mart'a ertelendiğini kaydeden Evciman, şunları söyledi: "Herhalde birazcık daha dosyayı incelemek ve karşı tarafında burada olmasını istediği için sanırım böyle bir karar verdi. Saygıyla karşılıyoruz yapacak bir şey yok. Ama son olarak şunu söylemek istiyorum. Eğer bir toplumda sanat ve sanatçılar susturulursa o toplum
tamamen bitmiştir. Yani amaç buysa, beni istediğim gibi bir sanatçı olacaksınız, benim istediğim gibi Alevi olacaksınız, benim istediğim gibi Kürt olacaksınız, benim istediğim gibi milliyetçi olacaksın, işte ben nasıl istersem öyle olacaksınsa o zaman vay halimize. O yüzden bugün bizim için biraz haya kırıklığı diye düşünüyorum.
Çünkü söz konusu bu davanın bile söz konusu olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Ama yinede verilen kararları saygıyla karşılıyoruz."
-Festivalde ne demişti?
Evciman, festivaldeki konuşmasında "Biz, İstanbul’dan buraya aslında sizlere bir türkü söylemek için geldik. Hepimizin yüreği yandı yıllardan beri ama geçen seneden beri bir Taksim olayı vardı, Berkinlerimizi, Ali İsmaillerimizi, Abdullahlarımızı, nice canlarımızı kaybettiğimiz. İşte biz bu türküyü söylemek için buraya geldik. Çünkü aslında bu türkü yaşanılan haksızlıkları o kadar güzel bir dille anlatıyor ki, bu türküyü söyleyen kişi Âşık Kul Fakir kendi halinde biri. Ama bu ülkeye Başbakan, Cumhurbaşkanı olmuş bir insan bile derdini tatlı dille anlatamıyor. Bize bağırıyor, küfrediyor. Bizi eziyor. İşte insan ne demek bu türküden sonra bir daha düşünün" demişti.
kaynak:malatyahaber.com