"Arsız güçlü olunca haklı suçlu olurmuş "
Günümüzde Alevilerin içinde olduğu durum bunu ifade ediyor sanırım.
Alevilerin 90 larla birlikte örgütlenme içine girmesi ile birlikte yine kendi içinde, sisteme uşak olarak yetişen bir çok ucube tarihteki hortlamış Hınzırla yüzleşmek zorunda kaldı.
Geçmişten pek iyi örnekleri barındırmayan miras
60 ların sonuna doğru gelişme gösteren Aleviler adına siyasi parti olarak sahneye konan Birlik Partisi deneyimi ile AP hükümetine kendini pazarlayanları DENİZ lerin idamına kadar ya oylamaya katılmayarak yada Hacı Bektaş evladı olduğu söylenen YUSUF ULUSOY gibi evet diyerek destek olmuşlardır.
90 ların meşhur işbirlikçileri yine kendi ifadeleri ile nasıl uşaklığı görev edindiklerini kendi meşreplerince açıklamışlardır.
Ihanet hiç bitmedi...
Alevi Inancı pazar tezgahına sunanlar, bunu birde Alevilere iyilik yapıyoruz, emek veriyoruz havası içinde verdiler.
Günümüzde ise Aleviliği sermaye yapan bir çok sarı ağa türedi bunlar topluma nabza göre şerbet verenlerden oluşuyor.
Bu mühim münafıklar ve çanta taşıyan ayakçıları ile etrafında yalaka aymazlar sürüsü ile sesini çıkarmaya cesaret edenleri ya örgütlenmeler içinde hedef haline getiren, ihraç eden, bir çok yönlü mobing yöntemlerine maruz kalıyorlar.
Ülkede seçim öncelerinde turlara başlayan, siyasetin en dibine batağına dahi kapı açan bu mühim münafıklar, Mazlum ve masumlara zulm edenlerle, katline sebep olanlarla dahi görünmekten çekinmeyenler ortalıkta cirit atmaktadır.
İslami gericiliğin, Alevilerin içinde yaygınlaşmasıda, bunların zıni sessizliği ve elbette bilinçli desteği ile olmaktadır.
Soran ve sorguluyanların düşmanlaştırılması, itaat dayatması Amir memur ilişkisi, bu sebeple geliştirilmektedir.
Sözde demokratîk, gerçekte ise bunların iktidardaki hesabına göre planlanan genel kurullarda delegasyon sistemide yapıya göre işletilmektedir.
Devlet bürokrasinin şirin çocukları Belediyelerin, siyasi partilerin, arka bahçesisine hapsettikleri Alevi örgütlerinin iş yapamaz halde olmasınında en önemli nedenleridir.!
Bunlar devletin haksızlık ve kirli asimilasyon polikalarının karşı atıp tuttukları nutuklar, AKP nin İsrail karşıtlığı gibidir.
Gürleyen, ama yağmayan yalancı pehlivan güreşi yapmaktadırlar.
Ülke şartları öne sürülerek Alevilere yapılanlara sesiz kalmak, CEM EV, lerinde protokol ağırlamak, AKP, li veya değil devlet temsilcileri karşısında, çocuklarımıza semah döndürme, birlikte "CEM EVİ" temelleri atmak, kurdela kesmek, sofralara kurulmak, aşure lokması paylaşmak, ellerinden Kuran alıp eğilmek, bunların norm haline getirildiği döneme Alevilerin alıştırıldığını günlerden geçiyoruz.!
Alevi örgütlenmelerine sarı sendikal örgütlenme model gibi davranıyorlar.!
Bu bağlamda bu mühim münafıklara söylenecek sözü çoktur, ama asıl bunları görünce cesaretini yitiren Alevilerin bunu kaderi gibi algılayan sesiz yığınların bu ilgisizliği onlara en büyük manevra alanı yaratmaktadır.
Osmanlı Zulmüne boyun eğmeyen kadı fetvalarını paçavraya çeviren asırlardır YOL'U anlatan dizelerinin sesini Alevilerin gönlüne kulağına yetiren Pirim PİR SULTAN ne demişti..
Yürü bre Hızır paşa
Senin de çarkın kırılır
Güvendiğin padişahın
Gün gelir o da devrilir
Şahı sevmek suç mu bana
Kem bildirdin beni hana
Can için yalvarmam sana
Şehin şah bana darılır
Ben Musayım sen firavun
İkrarsız şeytanı lain
Üçüncü ölmem bu hain
Pir sultan ölür dirilir..
Boyun eğmeyenlere Pir Sultan pirimin yolunda yürüyenlere...
Gerçeklerin demine devranına
Aşk ile..
25.03.2022
Binali İpek