Yedi ayrı oturumda tamamlanan Alevi Çalıştayı’nın ön raporu tamamlanarak Başbakan Erdoğan’a sunuldu. Alevi örgütleri tarafından boykot edilen son oturum ardından hazırlanan rapor Alevilerin taleplerinin yakınından bile geçmiyor.
AKP’nin Alevilerin sorunlarını çözme hedefiyle başlattığını duyurduğu ve yedi ayrı oturum halinde düzenlediği çalıştaylardan çıkan ön raporda Alevilerin talepleri göz ardı edildi. Alevi örgütlerinin Madımak Oteli’nin müze yapılması; Alevi köylerine cami yapma, Sünni imam atama politikalarından vazgeçilmesi; zorunlu din derslerinin kaldırılması gibi temel talepleri görmezden gelindi.
Madımak park olsun!
Alevilerin temel taleplerinden biri Madımak Oteli’nin müze haline getirilmesiydi. Ancak bu talep hükümet tarafından tehlikeli bulundu. Hazırlanan raporda müze fikrinin tehlikeli olduğuna vurgu yapılırken getirilen öneri binanın yıkılarak parka dönüştürülmesi oldu. Hazırlanan rapor hakkında açıklama yapan Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Ali Balkız Madımak Oteli’nin park yapılması önerisine “böylece utançtan kurtulacaklarını sanıyorlar” dedi.
Aleviliğe çerçeve
Hazrılanan raporda Alevilik, Alevi örgütlerinin sürekli hassasiyetlerini dile getirmesine rağmen, tanımlanarak Hak-muhammed-Ali etrafında oluşan bir inanç yolu olarak çerçeveye alındı. Alevi örgütleri ise bu tanıma tepkili. Böyle bir tanımın Aleviliği kalıplamanın ve tanımlamanın Aleviliği sünnileştirme stratejisi olduğu belirtildi.
Diyanetin lağvedilmesi rasyonel değil
Başbakan Erdoğan’a sunulan ön raporda dikkat çeken diğer bir madde ise Diyanet İşleri Başkanlığı’nın lağvedilmesi hakkında. Raporda Alevilerin yaygın bir biçimde Diyanet’in meşruiyetini sorguladıkları ve lağvedilmesini istedikleri belirtilirken bu talebin rasyonel olmadığı iddia edildi.
Cemevlerinin statüsü
Aleviler cemevlerini ibadethane statüsüne kavuşturulmasını ve bu durumun yasalarca güvence altına alınmasını telep ederken bu talep de “uygun” bulunmadı. Hazırlanan raporda, Alevilerin srunları icin düzenlenen çalıştaya katılan Alevi olmayanların hassasiyetlerine öncelik verildi. Raporda Cemevlerinin birer ibadethane olarak tanımlanması konusunda Alevi olmayan katılımcılar da kaygılarını ifade ettiler. Çalıştayda, ilgili kanuna, ‘‘Birer inanç ve erkan merkezi olarak değerlendirilen cemevleri de kanunlarda ibadethanelere tanınan bütün imkanlardan yararlanır’’ veya ‘‘Cemevlerine de aynı imkanlar sağlanır’’ şeklinde bir ekleme yapılması önerildi.” denildi.
Sendika.Org - 09 Şubat 2010