Aleviler, AKP, CHP ve somut durum

Aleviler, AKP, CHP ve somut durumSalman ALTUNDAL / Gerçek Gündem 2009 yılında AKP iktidarının başlattığı “Alevi Çalıştayları''nın...

Aleviler, AKP, CHP ve somut durum

Salman ALTUNDAL / Gerçek Gündem

2009 yılında AKP iktidarının başlattığı “Alevi Çalıştayları''nın sonuncusu geçen hafta yapıldı. Şimdiye kadar 7 etaptan oluşan toplantıların bitiminde “nihayi rapor” hazırlandı.

AKP, geçmiş iktidarlardan farkılı olarak, olgunlaşmış sorunları saptayıp gündemde tutuyor. Faydacı bir mantıkla toplumsal gelişmelerin önünü tıkayan temel konuları istismar ediyor. “Kürt Açılımı” “12 Eylül'le hesaplaşıyoruz”, “Anayasa referandumu”, darbelerden, darbecilerden hesap sormayı sulandıran “Ergenekon Davası” bunlardan bazıları.

AKP’nin “Alevi Çalıştayları” da tuzak özelliği taşıyor; yaklaşan 12 Haziran seçimlerine dönük yaptığı atraksiyonlardan birisi sadece. İktidar, sorunu, inanç özgürlüğünü evrensel hukuk normları çerçevesinde çözmek istemiyor. Öncelikle Aleviler dinlenmiyor, somut varlıkları, istemleri dikkate alınmıyor. Devlet Bakanı Faruk Çelik başkanlığında yürütülen toplantılara bolca yandaş medya mensubu, ağırlıklı olarak sarkaç nitelikte alevi temsilcileri yer alıyor. “Dekor saz” niteliğinde kimi “tarafsız” insanın davet edilmesi, işin gerçeğini değiştirmiyor.

ALEVİLERİN İSTEKLERİ ÇOK SOMUT

"Zorunlu din dersinin kaldırılması", "Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kaldırılması", "Madımak Oteli’nin müze yapılması", "Dergahların iade edilmesi",  "Cemevlerinin ibadethane sayılması" "Asimilasyona, ayrımcılığa son verilmesi", "Alevi köyüne cami yapılmaması."

Açıklanan "Alevi Çalıştayları Nihai Raporu" bu temel istemlere teğet geçiyor. En doğal taleplerin üzerinden atlanıyor. AKP, “güdük“ bir laikliğin temsilcisi olan, bu güne kadar inkarcı ve tekçi bir anlayışın temsilcisi olan Diyanet İşleri Başkanlığını'na Alevileri havale ediyor. Din anlayışı, felsefesi, kadroları kendilerine yabancı bir kurum içinde, Alevileri yeni bir asimilasyona sokmayı çözüm olarak öneriyor.

AKP’NİN GİRİŞİMLERİ TUZAKLARLA DOLU

Çarpık neo-liberal politikaların getirdiği ağır sorunlarla, emperyalist odaklarla özellikle Ortadoğu'ya dönük “lider yaratma” manevralarını izliyoruz. Bunun yanında gericileşme, pozitif bilimlerin dışlanması, tarikatlerin, cemaatlerin devlete monte edilmesi süreci yaşıyoruz. Bu sürecin önündeki engeller hızla kaldırılıyor. İşte bazı somut bilgiler;

- Diyanet İşleri Başkanlığı Teşkilat Kanunu meclisten geçti.

- Din ve inanç özgürlüğü Aile İmamlığı üzerinde dinsel tahakküm kurma mekanizmasına dönüştürülüyor.

- 55 bin okul var; bunun yanında cami sayısı 90 bini geçti.

- 3 bini geçmeyen Kuran kurslarının sayısı, AKP ile 10 bine ulaştı.

- İmam Hatiplere daha fazla avantaj sağlanmaya başlandı. Milli Eğitim Bakanlığı, il ve ilçe milli eğitim müdürleri ile okul müdürlerini din dersi öğretmeleri ve İlahiyatçılarla doldurmayı, kadrolaşmayı tamamladı.

-  İlahiyat fakültelerinin sayısı iki katına, öğrenci kontenjan sayısı üç katına çıktı.

- Zorunlu din dersi AİHM ve iç hukuka aykırılığına rağmen düzeltilmiyor.

- Sağlık Bakanlığı, "Klinik Araştırmalar Hakkında Yönetmelik" ile etik kuruluna ilahiyatçıların atanmasını karara bağladı.

-İçişleri Bakanlığı, imamlık eğitimi alan bürokratlardan vali atıyor. 81 valinin her 7’sinden biri imamlık eğitimi almıştır. 12 vali de doğrudan İmam Hatip mezunu.

İktidar kendi yargısını, kendi polisini, kendi YÖK’ünü, kendi medyasını, kendi iş adamını nasıl oluşturuyorsa şimdi de kendi Alevisini yaratma konusunda çabalarını yoğunlaştırıyor.

ALEVİLER AYAĞA KALKIYOR

Köprülerin altından çok sular aktı. Son yıllarda oluşan göreceli demokratik koşullarda, Alevi yurttaşlar kendilerini eskiye göre daha fazla ifade etmeye başladılar. Gerek kendi içlerinde gerek kendi dışlarında Alevilik üzerine tartışmalar yoğunlaşarak devam ediyor. Geleneksel görüşler, yeni anlayışlar ve bunların ifade edildiği yayınların sayısı artıyor. Aleviler gizlenerek, kendilerini saklayarak yapmak zorunda kaldıkları gelenklerini, ibadetlerini artık eskiye göre daha açık yapmaya başladılar.

Alevilerin ana damarını çatısı altında barındıran Alevi Bektaşi Federasyonu’nu ve birligi oluşturan kurumların kitleseleşmesi dikkat çekiyor. İstemlerini dile getirdikleri Kadıköy, Ankara’dan sonra İzmir Tandoğan’da yaptıkları mitinglere coşkulu yüz binler katıldı. Aleviler bu yığınsal gösterilerde yalnız kendi taleplerini dile getirmiyor, tüm ülke için özgürlük ve demokrasi istiyor, AKP’nin kendilerine dönük manevralarına gerekli cevabı veriyorlar.

ALEVİLERİN SORUMLULUĞU BÜYÜK

İnançlarından dolayı yüzyıllarca çile çekmiş, derin acılar yaşamış Anadolu topraklarının kadim yerlisi Aleviler, şimdi önümüzdeki seçimlerde ciddi bir sınavla karşı karşıyalar. Onlar, dün cumhuriyetimizin temeline harç taşıdılar, bu toprakların özgürleşmesi, çağdaşlaşması için hep önde oldular. Çağdaş, ilerici, sol hareketlerin kadroları arasında Alevilerin ciddi bir ağırlığı oldu. En zor koşullarda dinsel gericiliğe, yobazlığa karşı onlar bir anlamda ülkenin sigortası oldular. Bugün de durum farklı değil.

Tarihinde Alevilerden aldığı desteğin hakkını veremeyen CHP, Kılıçtaroğlu’yla birlikte bugün olumlu ve samimi bir yönelim içindedir. Yüzünü özgürlüklere, çağdaş değerlere, sola çeviren CHP’ye kimi marjinal çevreler dudak bükse de CHP, AKP’nin karşısında halk hareketinin ana gücü konumundadır ve bu ülkenin CHP’ye şiddetle ihtiyacı var. Alevilerin ana damarı, ezici çoğunlugunun yeni CHP ve liderine ilgili gösterdiğini hayatın içinde somut olarak gözlemliyoruz. İtiraz edenler sonucu 12 Hazirandan sonar görecekler.

Ülke normalleşmeli. Çağdaş, demokratik değerler, özgürlükler, insan hakları yerli yerine oturmalı. Otoriter bir devlet yapısına yönelen, iktidar savrulması içinde olan AKP’ye dur demek vakti çoktan geldi.

Aleviler kendi istemleri ve ülkenin geleceği için CHP ‘ye destek vermelidir. Sünni kardeşleriyle birlikte her türlü şövenizimden, ırkçılıktan uzak, çağdaş, demokratik, ilerici değerler için, tüm inançların kendini özgürce ifade ettiği laik bir Türkiye için, daha çok sorumluluk almalıdır.

SALMAN ALTUNDAL

<!--

var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';

var path = 'hr' + 'ef' + '=';

var addy98813 = 'salmanaltundal' + '@';

addy98813 = addy98813 + 'gmail' + '.' + 'com';

var addy_text98813 = 'salmanaltundal' + '@' + 'gmail' + '.' + 'com';

( '' );

98813 );

( '' );

//-->n

<!--

( '' );

//-->

<!--

( '' );

//-->


Gerçek Gündem - 4 Nisan 2011

Makale Haberleri

Ölümsüz bir analiz olarak: Büfeci İslamı - Ufuk Güldemir
Ali mi Aleviliği, Alevilik mi Ali'yi yarattı?
Şebnem Korur FİNCANCI yazdı: Aralık 78
Alevi düşmanlığı yapan Rabia Mine'ye PSAKD yöneticisinden cevap
Din ortaklığının kitle kontrol silahı : Korku