AKP’nin ‘Alevi açılımı’nın mimarı Reha Çamuroğlu, Başbakan Erdoğan’ın katılacağı matem iftarına Alevi derneklerinden gelen tepkilere kızıyor: Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu senelerce kaynakları boşa harcamıştır. Alevilik konusunda acınacak haldedirler. Bir tane araştırma metni ortaya koyamazlar. Problemin sürmesini ister onlar. Rant elde ediyorlar çünkü. Biz şimdi oyuncaklarını alıyoruz ellerinden, ondan telaş ediyorlar
Başbakan Erdoğan ile Alevi derneklerinin ocak ayındaki iftar buluşması öncesi Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu, Başbakan’ın Alevi kökenli danışmanı AKP İstanbul Milletvekili Reha Çamuroğlu’nu topa tuttu. “Sözde” Alevi derneklerinin özel iftara davet edilmediğini söyleyen Çamuroğlu, “Maddi ve manevi rantları kesilecek. Oyuncaklarını ellerinden alıyoruz” diyor. “AKP artık Milli Görüşçü değil” diyen Çamuroğlu’yla konuştuk...
Alevi programında somut adım var mı?
- Sayın Başbakan’a projelerimi anlattım. Bunun üzerine bana danışmanlık teklifinde bulundu. AKP ve Alevi cemaati arasındaki ilişkiler soğuk. Sıcaklaştırıcı bir noktadan başlayalım istedik. Alevilerin matem ayında, Sayın Başbakanımız, Alevi sivil toplum kuruluşlarını bir araya getirecek büyük bir iftar düzenleyecek. İnsanların karışık oturmasını ve görüş alışverişinde bulunmalarını istiyoruz. 9 ile 20 Ocak arasında bir tarihte.
Bütün Alevi dernekleri gelecek mi? Epey eleştiri aldınız...
- Asimilasyon harekatı diye bizi eleştirenler çoktan asimile olmuşlardır. “Ali’siz Alicilik” diyenler, “Alevilik, İslam dışıdır” diyenler zaten asimile olmuştur. Almanya’da Almanca cem yapanlar, zaten Alman hükümetlerinin entegrasyon politikalarına yeterince hizmet etmektedir. Bizim bu tür sözde Alevi STK’ları ile bir işimiz yok. Davetli değiller. Aleviliği İslam içi gören, otantik haliyle yaşatmaya çalışan bütün STK’lara kucağımız, kapımız sonuna kadar açıktır. Bel kemiksiz değiliz.
Avrupa Alevi dernekleri ile bir süredir tartışıyorsunuz. Onlara ‘zibidi’ dediniz hatta...
- Soyadımla uğraşıyorlar. Ayıp oluyor en azından. Avrupa Alevi Birlikleri Federasyonu’nun büyük ekonomik kaynakları vardır. Senelerce bu kaynaklar gecelere, şölenlere harcanmıştır. Çıksınlar, Alevilik konusundaki araştırmalara ne kadar bütçe ayırmışlar, burslara, doktorlara ne kadar para harcadıklarını bir açıklasınlar. Acınacak haldedirler. Bir tane araştırma metni ortaya koyamazlar. Çünkü aslında varolan problemin sürmesini ister onlar. Bunun üzerinden maddi ve manevi rant elde etmektedirler. Biz şimdi oyuncaklarını alıyoruz ellerinden, ondan telaş ediyorlar.
Projeleriniz ne?
- Biri şudur: Aleviler derler ki “Cemevlerinde ibadet yapıyoruz, buralar ibadethanedir.” Meseleleri dinsel sorunlara dönüştürmenin alemi yok. İbadethane mi, değil mi, 50 sene tartışılır.
Diyanet zaten kabul etmiyor...
- Burada biz sosyal bir problemle karşı karşıyayız. Alevi toplumunun talepleri önemli. 1996’da Fatsa’da bir bina yapıldı. Alt katı cemevi, üst katı camidir. “Aleviler dönüşsün öyle kabul edelim” gibi bir niyeti yok AKP’nin. Oy almak için yaptığımız iddiaları var. Siyasetçi oy almak, işadamı kar etmek ister. Tabii ki Alevi vatandaşlarımızın desteğini istiyoruz. Ama kısa vadeli oy hesabı değil. Cemevlerinde hizmet veren insanlar var. Dede ve zakirler. Zakir deyişlere eşlik eder. Bu insanlarımızın aynı imam ve müezzinlerimiz gibi sosyal şartlarının iyileştirilmesi, ücret almaları projemiz var.
LAİKLİKLE NE İLGİSİ VAR
Diyanet’e mi bağlı olacaklar?
- Hepsini tartışacağız. Diyanet’in yoğun görüşlerinin alınması gerek.
Kabul edecekler mi size göre?
- Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu ve yardımcısı Mehmet Görmez’in önemli bir şansımız olduğunu düşünüyorum. Her ikisi de çok çağdaş din adamlarıdır. ‘Dedeler, zakirler devletten maaş alırsa bu laikliğe aykırı olur’ tartışması var bir de. Cemaatlere bırakılsın deniliyor. Sünnilere yönelik İslam hizmetleri cemaatlere bırakılmamıştır. Ne Müslümanların kıblesi bölünür ne laiklik bundan bir zarar görür.
BAŞBAKAN DA ORUÇ TUTABİLİR
Başbakan da Alevilerin bu özel orucunu tutacak mı?
- Kimsenin inancına karışmayız. Başbakan’ın oruç tutup tutmayacağı kendi içtihadına bağlıdır.
‘İftar olmaz’ deniliyor?
- İftar, oruç açmanın özel adıdır. Stadyumda semah dönmek var mıydı Alevilik’te? Bin kişilik cem olur mu? Bu arkadaşlar, işlerine gelince yenilikçi, işlerine gelince gelenekçi oluyor.
Bize bu işleri öğretmeye kalkmasınlar.
DEVLET NAMAZ ÖĞRETMESİN
AİHM’de Alevi bir aile dava kazandı. Din dersleri meselesinde partinizle karşı karşıya gelir misiniz?
- Zorunlu din derslerinin anayasal bir konu olduğunu düşünmüyorum. Din dersi meselesini yasalarla düzenlemeliyiz. Din ve ahlak öğrenimi, karşılaştırmalı dinler ve ahlak teorileri olarak verilmeli. Öğrenciye namaz kılmayı, abdest almayı öğretmek devletin işi değildir. Bir aile de çıkıp ‘Cem öğretsin’ diyebilir.
BAYKAL DAHA İYİSİNİ YAPSAYDI
CHP ile Alevi kesim arasında bir küslük sürüyor...
- Sayın Baykal, ‘AKP’nin Alevi açılımı yetersizdir’ diyor. Daha iyisini yapsalardı. 30 yıldır siyasette Sayın Baykal. Hiçbir çözüm programı önerdiğini hatırlamıyorum.
Ne zaman yol ayrımına girildi size göre?
- Kahramanmaraş olaylarında 4 gün hiçbir şey yapılmadı. Sivas olaylarında CHP iktidar ortağıydı. CHP’li bakanlara zorlukla ulaşıyorduk. İstanbul İl Başkanı Kamer Gök hem Kürt hem Alevi kökenliydi. Sayın Baykal o zaman, ‘İstanbul’a ilk defa Kürt ve Alevi olmayan bir il başkanımız geliyor, çok mutluyum’ dedi. Ben eski Dev Genç’liyim. Bize o zaman sol böyle tanımlansa, solcu falan olmazdık.
Deniz GÜÇER / ANKARA
AKŞAM - 29 Kasım 2007