Avrupa ve Türkiye Alevi kurumlarının temsilcileri Hünkar Hacı Bektaş Veli Anma etkinliklerinde Alevilerin ortak taleplerinin dile getirldiği bir bildirge yayınladılar.
Alevi kurumlarının, Alevilerin ortak taleplerini dile getirildikleri bildirgenin tam metin şöyel::
56.Ulusal 30. Uluslararası düzenlenen Hacı Bektaş Veli Anma Etkinliği ile hak ve hakikat arayışını, hünkarın ışığı ile hakkın, barışın, adaletin, kardeşliğin, ırk , dil ,din farkı gözetmeden hak yolu inancını cümle canı hak gören yerden diyoruz ki;
Aleviliğin Bektaşiliğin yüz yıllardır candan, gönülden yaşandığı yaşatıldığı,/ yönü hakka doğru uzanan canların yolu sürdürdüğü,/ Hacı Bektaşı Veli, Pirsultan gibi pirlerin – erenlerin gönlümüzü yeşerttiği bu topraklarda,/ Serçeşme’mizde cemal cemale durduğumuz / ve dünyanın dört bir yanında gönül gönüle olduğumuz/ tüm Canları, Hacı Bektaş Veli’nin ve cümle erenlerin, pirlerin inancı direnci ile selamlıyoruz…
****
Bizler yüzyıllardır Alevi Bektaşi inancının; insanın gönlüne ulaşmanın, insanın ve Hakkın rızalığını kazanmanın, Hakk’a hizmet etmenin YOLU olduğuna inanırız.
Biz böyle aşk ile hizmet ederken, dünyayı güzelleştirmek isterken;/ zalime karşı mazlumu, /zulme karşı adaleti, /savaşa karşı barışı savunduğumuz için; /insanı sevmenin en büyük ibadet olduğuna inandığımız için; /yüzyıllardır ezilmiş horlanmış ve katliamlarla karşı karşıya kalmışız.
Tüm bu eziyetlere rağmen, Hünkar Hacı Bektaş Veli sultan gibi erenler, pirler, yolumuzun sevgi, insanlık ve barış üzerine kurulduğunu ve bu yolda hizmet etmeye devam etmemiz gerektiğini bize öğretmişlerdir.
Bizler Ulu Hünkarın bize gösterdiği yoldan; barış istemeye, kardeşlik istemeye, eşitlik istemeye, insanlığın huzur ve mutluluğunu istemeye devam edeceğiz.
Hünkar Hacı Bektaş Veli sultanımızın dediği gibi “erenlerin, pirlerin yolu hak yoludur” sözü hakkın sözüdür.
Burada bir kez daha ona talip olanların huzurunda ulu Hünkarı anarken; kurduğu, öğrettiği bu yolun, onun talipleri tarafından aşk ile sürdürüldüğünü, yaşatıldığını cümle alem bilmelidir.
***
Bugün Alevileri kendi içinde tartışmalara sürüklemeye çalışmaktadırlar. Yolumuz bellidir. Yolumuz Hak Muhammed Ali yoludur.
Aleviler bu ülkenin temel taşlarından biridir. Bizim, özünde; kendi kimliğimizle; kendi inancımız ve ibadetimizle birlikte; bu ülkede birlik, beraberlik ve barış içerisinde yaşamaktan başka amacımız yoktur.
Biz yıllardır zorunlu din dersleri kaldırılsın derken, yıllardır dinsel eğilimli eğitime karşı çıkarken, çağdaş, laik, bilimsel eğitimi savunurken devlet önümüze alevi toplumunu asimile etmek için Hacı Bektaş Veli Anadolu Proje lisesi gibi, içerisinde cemevi olan, sadece alevi çocuklarına eğitim verecek çağdışı bir eğitim kurumu çıkartmıştır. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir.
Amacımız bu ülkede toplumsal bir barışın tesisidir.
TOPLUMSAL BARIŞIN KURULABİLMESİ İÇİN BU ÜLKEYİ YÖNETENLERDEN; DEVLETTEN ALEVİLER OLARAK TALEPLERİMİZ VAR:
– Alevi kimliğini, inancını, ibadetini ve ibadethanesi olan Cemevlerinin yasal statüsünü tanıyın;
– Alevilerin el konulan, işgal edilen inanç merkezleri,(-tekkeleri, dergahlarını ve belediyeler elinde bulunan cemevlerini-) iade edilmeli;
– Alevilerin yaşadıkları katliamlardan dolayı devlet hakikatlerle yüzleşmeli ve Alevi toplumundan özür dilemeli;
– Aleviler bu ülkede yaşayan tüm inanç ve kimliklerle aynı hakları istiyor, yasalar, kurum ve devlet olanaklarından eşit olarak yararlanmak istiyor. Aleviler devletin tüm kurum ve kuruluşlarında, her alanda ayrımcılığa uğramaktadır. Alevilerin uğradığı ayrımcılığa son verilmeli;
– Devlet inanç alanından elini çekmeli, demokratik, eşitlikçi, özgürlükçü bir anayasal süreç başlatmalı ve Alevilere eşit yurttaşlık hakkı tanınmalı,
– Avrupa İnsan Hakları Mahkeme kararları bir an önce uygulanmalı.
– Zorunlu din dersleri kaldırılmalı ve seçmeli hale getirilmeli.
– Okullarda, kurumlarda karşılaşılan nefret diline son verilmeli.
– Cezaevlerinde hak ve hukuk mücadelesi veren insanlarımızın bir an önce özgürlüklerine kavuşmalıdır.
Bunlarla birlikte;
– Tüm insanlık için kutsal sayılan (Munzur, Kaz dağları, Hasankeyf) ve doğa katliamlarına son verilmelidir.
– Alevilerin temsilcileri, Alevilerin kurdukları kurumlardır. Alevi sorununda muhatap da bu kurumlardır. Sahte muhataplar yaratmak Alevi sorununu çözmez.
Sözün özü;
– Alevi sorunu bir barış ve demokrasi sorunudur. Gönlümüzdeki “Rıza Şehri” için;
Bu ülkede toplumsal bir barış devletin ana siyaseti, hedefi olmalıdır. Ekonomiden eğitime, sağlıktan kültüre bir ülkenin gelişmesi için halkının bir biri ile barışık yaşaması gerekir. Barış için en temel unsurlardan birisi, sosyal ve siyasal adalettir. Bu ülkenin birer yurttaşı olarak devletten bunları talep etmek en doğal hakkımızdır.Bu ülkedeki ayrımcılığın, ayrıştırılmanın, kin ve nefret dilinin son bulması, gerçek anlamda barış, gerçek anlamda kardeşlik ortamının sağlanması için; tüm dinlere, kimliklere eşit yaklaşan, barış ve eşitliği hedefleyen, adaleti sağlayan bir siyasal yönetimi olmazsa olmaz görüyoruz.
***
Demokratik, eşit, özgür bir ülke kurulana kadar Şah Hüseyin’in dediği gibi “Onursuz bir şekilde yüz gün yaşayacağıma , onurlu bir şekilde bir gün yaşarım” şiarı şiarımızdır.
Cümle canlarımıza aşk olsun.
ALEVİ BEKTAŞİ FEDERASYONU
ALEVİ DERNEKLERİ FEDERASYONU
ALEVİ VAKIFLAR FEDERASYONU
AVRUPA ALEVİ BEKTAŞİ KONFEDERASYONU
DEMOKRATİK ALEVİ DERNEKLERİ
HACI BEKTAŞ VELİ ANADOLU KÜLTÜR VAKFI
PİR SULTAN ABDAL KÜLTÜR DERNEKLERİ
ALEVİ KÜLTÜR DERNEKLERİ