HÜKÜMETİN, Alevi Dedelere maaş verilmesi ve bazı haklardan yararlanması yolundaki çalışmalarına, Muş’un Varto İlçesi'ndeki Alevi dedeleri karşı çıktı. İlçede yeni açılan Pir Sultan Abdal Derneği ve Cemevi’nin başkan ve yönetim kurulu üyelerinin seçimi için bir araya gelen Alevi dedeler, Diyanetin maaşını istemediklerini belirtti.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Varto Şube Başkanlığana seçilen Burhan Kaya, Dinayet İşleri Başkanlığı'nın kapatılmasını istediklerini söyledi. Başkan Kaya, “Cemevlerini cümbüş yeri olarak gören bir zihniyetin, bugün bunları söylemesi bizleri şaşırtmıştır. Dedelerimiz inançlarını para için satmazlar. Ancak, Cemeevlerinin camilerde olduğu gibi suyu ve elektriğinin parasız olmasına ve ihtiyaçlarının karşılanmasına karşı değiliz. Bize hangi konuda destek vereceklerini daha netleştirmediler. Acaba Alevileri Sünnileştirmek mi istiyorlar? AKP’nin politikası buysa biz buna karşıyız'' dedi.
Cem evindeki dedelerden Doğan Yılmaz da, sadece Muş’un Varto ilçesi ve köylerinde 100 dede ve 7 bin Alevi vatandaşın yaşadığını belirterek, “Biz, Alevilerin inançları dahilinde ibadetlerini yapacakları yerin anayasa güvencesi altına alınmasını istiyoruz. Bir tarafta Alevilerin cem evlerini ibadet yeri olarak kabul etmeyeceksiniz. Arkasından ‘Alevilere şöyle yaklaşacaksınız, böyle yaklaşacaksınız’ diyeceksiniz. Ben dede olarak inancın para karşılığında satılmayacağına inanıyor ve verilecek maaş ne olursa olsun kabul etmiyorum'' diye konuştu.
‘DEVLETİN DİNİ OLMAMALI’
Varto İlçe Belediye Başkanı DTP’li Demir Çelik ise, hükümetin son açılımıyla Alevilere yönelik neler yapılacağı yönünde kendi düşüncelerini kamu oyunda tartışmak üzere ileri sürdüğünü söyledi. Bu düşünceleri tümü ile kabul etmenin mümkün olamayacağını kaydeden Çelik şöyle konuştu:
“Yüzyıllardır inkar edilen, asimilasyona tabi tutulan bir toplumun gündeme alınması büyük bir değişimdir. Bu değişimi başta aleviler olarak Kürtler, ya da bütün ezilen sömürülen kesimlerin lehine sonlandırmak adına da bizlerin neler yapması gerektiği önemlidir. Bizim açımızdan beklentimizin adını koymak lazım. Bu yönü ile bu açılımların tümünü reddetme lüksüne de sahip değiliz. Aksine bir kazanımdır. Devlet öncelikle elini dinden çekmeli. Devletin dini olmamalı. Devlet dinler üstü, siyasal düşünceler üstü, siyasi fikirler üstü, ideolojiler üstü bir yapı arz etmeli. Ama dinlerin, ibadetlerin, inançların, düşüncelerin ve fikirlerin çatıştırılmadığın, birlikte barış içersinde bir ülke hepimizin özlemidir''
Mehmet AYDIN/MUŞ, (DHA)
03 / 12 / 2007 - MİLLİYET