HDP, 6-7 Eylül olaylarının yıl dönümüne ilişkin açıklamada, “Bu saldırı Türkiye toplumunun ve devletinin hala hesaplaşmadığı, görmezden geldiği karanlık ve acı tertiplerden biridir” denildi.
HDP, 6-7 Eylül olaylarına ilişkin yazılı açıklama yayımladı. “6-7 Eylül Türkiye tarihinin utanç sayfalarından biridir” ifadelerinin kullanıldığı açıklamada, “Başta Rum yurttaşlarımız olmak üzere, Ermeni, Yahudi ve diğer Müslüman olmayan halklara yönelik bu saldırı Türkiye toplumunun ve devletinin hala hesaplaşmadığı, görmezden geldiği karanlık ve acı tertiplerden biridir” denildi.
Açıklama özetle şöyle:
“6-7 Eylül Türkiye tarihinin utanç sayfalarından biridir. Atatürk’ün Selanik’teki evinin kundaklandığı yalan haberleri üzerinden derin devlet eliyle harekete geçirilen ırkçı ve milliyetçi çevreler bir katliam ve yağma gerçekleştirdiler.
Başta Rum yurttaşlarımız olmak üzere, Ermeni, Yahudi ve diğer Müslüman olmayan halklara yönelik bu saldırı Türkiye toplumunun ve devletinin hala hesaplaşmadığı, görmezden geldiği karanlık ve acı tertiplerden biridir. Bir Özel Harp Dairesi işi olan 6-7 Eylül, insanlığa karşı işlenen bir suç olarak tarihe yazıldı. Ancak bu katliam hakkında hiçbir ciddi yargılama ve yüzleşme gerçekleştirilmedi.
Sıkıyönetim ilan edilip olaylar durdurulduğunda, artık Türkiye değişmişti. Farklı dillere, kültürlere, inançlara sahip insanların yaşadığı, tarih ve kültür mirasına sahip İstanbul, artık Cumhuriyet’in tek dilli, tek inançlı, tek kültürlü İstanbul’u olmuştu.”
‘Halkların kalıcı barışını inşa edelim’
“Nitekim bugün Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı sorunlardan biri de budur. Geçmişle yüzleşilmediği için bugün yaşananlar karşısında da suskun kalınmaktadır. Cizre, Silopi, Yüksekova, Şemdinli, Dersim, Nusaybin, Silvan, Sur ve diğer kentlerde Kürt halkına yönelik yaşanan saldırılar ve katliamlar karşısında toplumsal tepkiler yeterince yükseltilememektedir.
Aradan geçen 60 yıl boyunca unutturulmaya çalışılan 6-7 Eylül utancını bir kez daha hatırlatıyoruz. Farklı dillerden, kimlik, kültür ve inançlardan halklarımıza, tarihimizde yaşanmış olan ve bugün yaşanmakta olanlar karşısında barış, eşitlik ve özgürlük mücadelesini yükselterek, halkların kalıcı barışını, eşitliğini ve kardeşliğini inşa edelim diyoruz.”