Tiyatro sanatçısı Nihat Mürşitpınar’ın başına gelenler AKP’li belediyelerin sanata bakışını da ortaya koyuyor
Altındağ Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü Baş Şöforlükte şikâyet memuru olarak görev yapan Nihat Mürşitpınar, AKP’li Veysel Tiryaki yönetimindeki Altındağ Belediyesi’nde 2000 yılından bu yana sorun yaşıyor. Mürşitpınar’ın 2000 yılından bu yana sürekli belediyedeki görev yeri değişiyor. Bugüne dek 24 kez görev yeri değişen ve söz konusu sürgünlerden ötürü Altındağ Belediyesi’ne 11 kez dava açan, bu davaların 8’ini kazanan ve 2 davası devam eden Mürşitpınar, “Bir şekilde bahaneler üretilerek görev yerim değiştiriyor. Dava açıyorum ve kazanıyorum. Sürgünlerle ve haksızlıklarla mücadelem devam edecek” diyor. Nihat Mürşitpınar aslen tiyatro sanatçısı. Milletlerarası Kukla ve Gölge Oyunları Birliği (UNIMA) Türkiye Milli Merkezi üyesi de olan Mürşitpınar, “Unutma Beni”, “Bizim Evin Halleri”, “Köprü”, “Göbek”, “Ferhunde Hanımlar”, “Kale İçi” gibi televizyon dizilerinde ve “Ellerin Türküsü”, “Yunus Emre” adlı belgesellerde rol almış.
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü’nden mezun olduktan sonra, tiyatro kurmak amacıyla, 1989 yılında Altındağ Belediyesi’nde göreve başlamış. Belediyede, drama ve tiyatro kursları vermiş. 1992 yılında, Altındağ Belediye Tiyatrosu’nda genel sanat yönetmeni olarak görevlendirilmiş. Ancak Mürşitpınar, 2000 yılından bu yana Altındağ Belediyesi ile sorun yaşıyor. Mürşitpınar, belediye ile yaşadığı sorunları Cumhuriyet Ankara’ya şöyle anlattı:
“Aslında benim belediyelerde çalışma gibi bir düşüncem yoktu. 1989 yılında Ali Rıza Koç, Altındağ Belediye Başkanlığı’nı kazanınca, belediyede bir tiyatro açmak istediğini ve burayı sanat yuvası haline getirmek istediğini söyledi. Bu fikir çok hoşuma gitti. 1989 yılında bu amaç doğrultusunda belediyede düz memur olarak göreve başladım. O dönem öğrencilerimiz oldu tiyatroda. Tiyatro üzerine çeşitli dersler veriyorduk. Karagöz de oynatıyorduk o dönem. Sonra, 1990’lı yılların sonuna doğru, Refah Partisi’nden Ziya Kahraman Altındağ Belediye Başkanı olarak seçilince benim de belediye ile ilgili sorunlarım başladı. Ziya Kahraman’ın ilk işi kültür müdürünü görevden almak oldu. Yeni kültür müdürü de sanattan anlayan bir adam değildi. Bizimle uğraşmaya başladı. Bir gün, ‘Nihat hocam, senin öğrenciler çıplakmış’ dediler. Şok oldum. Hangi öğrencim çıplakmış lütfen bana gösterin dedim. Gösterdikleri öğrenci, inanmayacaksınız, kısa kollu penye ve şort giyiyordu. Siz buna mı çıplak diyorsunuz dedim. Bu ve bunun gibi benzer olayların ardından 26 Ekim 2000’de görevden alınarak, Hesap İşleri Müdürlüğü’nde geçici göreve gönderildim. Çevre temizlik vergisi tebliği işi yaptırdılar.”
Mürşitpınar’ın görev yeri yine çeşitli nedenler bahane edilerek 24 Aralık 2001 yılında değiştirildi. Hesap İşleri Müdürlüğü’nden alınarak, Hesap İşleri Müdürlüğü’ndeki Gelir Şube Müdürlüğü’nde “Arşiv düzenlemesinde” yine geçici olarak görevlendirildi. Bunun üzerine Mürşitpınar, belediyede yaşadığı sorunları gazeteci arkadaşı Metin Uca’ya anlattı. Uca konuyu haberleştirdi. Haberinin ardından Mürşitpınar, 13 Ağustos 2002 yılında Eğitim Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’ndeki görevine iade edildi. 27 Ağustos 2008 tarihinde ise Eğitim Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü 29 Ekim Kültür Merkezi Kütüphanesi’nde “Kütüphane Memuru” olarak görevlendirildi.
‘İtiraz ettikçe sürüldüm’
MÜRŞİTPINAR’IN AKP’li Veysel Tiryaki’nin Altındağ Belediye Başkanı olarak seçilmesinin ardından belediye ile yaşadığı sorunlar da anlattı. Mürşitpınar, şunları söyledi:
“Kütüphane memuru olarak görev yaptıktan sonra, 2002 ve 2003 yıllarında önce Satınalma Müdürlüğü’ne ardından Altındağ Bölgesi’ndeki yoksulların tespiti için çeşitli yerlerde görevlendirildim. Sonra da beni 2004’te Çevre Koruma Müdürlüğü’ne sürdüler. Tiryaki göreve geldikten sonra ‘Çevre Müdürlüğü’nü dağıtacağım’ demiş. O dönemde babam rahatsızdı. Kanser tedavisi görüyordu. İzinden döner dönmez elime bir yazı tutuşturdular. ‘Altındağ İlçe Eğitim Müdürlüğü’nde görevlisin’ dediler. İtiraz ettim tabiii. ‘Yüksek dereceli memurum, bunu yapamazsınız’ dedim. Ardından da belediyeyi mahkemeye verdim, kazandım. Kendi müdürlüğüme geri döndüm. Belediyeye karşı itirazlarım sürdü. Ben itiraz ettikçe sürüldüm. Tiryaki beni 31 Aralık 2004’te, Milli Eğitim Bakanlığı, Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü Yenimahalle İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Batıkent Kooperatifler İlköğretim Okulu Müdürlüğü’ne re’sen Evrak Kayıt ve Telefon Santral Memuru olarak görevlendirdirdi. Bu duruma da dava açtım ve kazandım. Bu sırada belediyede başka olaylar da oluyordu. Ben bu süreçten geçerken belediye, güvenlik birimlerine benim ve birkaç arkadaşımın fotoğraflarını dağıtmış. ‘Bu adamlar gelirse içeri almayın’ demiş. Bunu da tespit ettirdik ve mücadele ettik. Düşünün belediyenin personelisiniz ama içeriye almayın diye talimat veriliyor. Yani benim mücadelem bu düşünce yapısına sahip kişilerle hep sürdü, sürecek de. Sürgünlerle ve haksızlıklarla mücadelem devam edecek. Ziya Kahraman döneminde 8 kez görev yerim değişti, Tiryaki döneminde de 16 kez. Toplam 24 kez. Bugüne dek belediyeye karşı 11 kez dava açtım. Bu davalardan 8’ini kazandım. 1 tanesini kaybettim ama onu da temyize gönderdim. Açılan 2 davam da sürüyor. Hepsi sürgünler üstüne. Aslen tiyatro oyuncusuyum ama şu anda belediyede, Temizlik İşleri Müdürlüğü Baş Şöforlükte şikâyet memuru olarak görev yapıyorum. Yani yurttaşlardan gelen şikâyetleri alıyorum.”
Selda GÜNEYSU / Cumhuriyet Ankara 29.08.2008